24 Ocak 2012 13:13
Bilim insanlarının doğaya ve canlı yaşamına yapacağı
zararlar konusunda defalarca uyarılarına ve kesinleşmiş yargı kararlarına
rağmen ülkemizin onlarca yerinde siyanürle altın işletmeciliği devam ediyor.
Bergama köylüsünün 15-20 yıllık direnişi psikolojik harp oyunları ile
söndürülürken, Bergama’da kapının aç
Özer Akdemir
NEWMONSTER – YENİ HORTLAK
Büyük bir ekolojik yıkıma yol açan, doğayı olduğu kadar
canlı yaşamını da geri dönülmez biçimde bozan altın işletmeciliğine karşı
yurdun dört bir yanında fiili ve hukuki mücadele de devam ediyor. Doğal
güzelliğinin yanı sıra, ekonomik girdileri ve tarihsel dokusu ile dünyanın en
önemli ekosistemlerinden birisi sayılan Kazdağlarında yapılmak istenen altın
işletmeciliğine karşı mücadele her geçen gün gelişiyor. Amerikan sermayeli
Newmont altın tekelinin şirketlerinden Pilot Gold’un Türkiyedeki taşeronu Truva
Bakır Madencilik tarafından Bayramiç’in Muratlar köyünde yapılmak istenen ÇED
toplantısına karşı geçtiğimiz pazar günü köyde gerçekleştirilen etkinlikte,
altın madenlerinin zararları kadar altın madencilerine karşı nasıl mücadele
edileceği tartışıldı. Çanakkale Çevre Platformu tarafından gerçekleştirilen
etkinliğe Çanakkalelilerin yanı sıra, Çan merkez, Halilağa Köyü, Evciler,
Söğütalan ve Etili köylülerinden de katılım oldu. Etkinliğe Evciler köylüleri
ünlü elmalarını getirirken, Muratlar köylüleri ise katılanlara hayır pilavı
ikram ettiler. Muratlardaki etkinlik öncesi Etili köyünde altın madenciliğine
karşı bildiri dağıtılırken, köyde ürünlerini satan pazarcıların söyledikleri,
henüz sondaj aşamasındaki altın işletmeciliğinin zararlarının şimdiden
görülmeye başlandığını ortaya koydu. Pazarcılar, eskiden evlerine dönerken son
derece kaliteli ve temiz olan Etili’nin suyunu bidonlarına
doldurduklarını, altın sondajlarından sonra ise suların bulandığını ve
içilemediğini söylediler. Etililer de bir yıldır suların bulanık olması
nedeniyle damacana sulardan almak zorunda olduklarından yakındılar.
ALTINCILARI KÖYÜNÜZE SOKMAYIN
Muratlar köyünde kadınların ve erkeklerin farklı olarak
toplandığı iki farklı kahvede gerçekleştirilen etkinlikte Çanakkale Çevre
Platformu Üyeleri Dr. Müjgan Pirinçciler ve Dr. İlhan Prinçciler altın
madenlerinin etkileri ile ilgili hazırladıkları slaytlar eşliğinde sunum
yaptılar. Türkiye de günümüzde yapılan vahşi madencilik nedeniyle tahrip edilen
yaşam alanlarının ve bu tahribatın canlı yaşamına etkilerinin ortaya konduğu
slaytların ardından, toplantı soru yanıt şeklinde devam etti. Yapılan
konuşmalarda altın işletmeciliğini önleyebilmek, yaşam alanlarını koruyabilmek
için ÇED toplantısının kesinlikle yaptırılmaması, bunun yanı sıra altın madencilerinin
hiçbir araç gerecinin köye girmelerine izin verilmemesi gerektiği
vurgulandı. Öteki adı Zehirkent: Balya belgeselinin de izlendiği
etkinliklerde Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Telat Koç ve
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hicri Nalbant’da birer konuşma yaptılar.
Muratlar köylülerine Kazdağlarındaki Söğütalan, Elmalı ve daha birçok köyün
madencilerin ÇED toplantısı yapmalarına izin vermediklerini aktararak,
“Kesinlikle oyuna gelmemeliyiz. Bu madencileri buradan çıkaracak güç,
sizlersiniz, yöre halkıdır” dedi. Konuşmaların ardından türküler ve harmandalı
ekibinin folklor gösterisi ile etkinlik sona erdi. (Çanakkale/EVRENSEL