Burak Şefkat
Boğazpınar köyü yakınlarındaki Karasu Irmağı üzerinde
yapılmak istenen HES’e karşı köylüler protesto yürüyüşü yaptı. Köyün girişinde
toplanan köylüler, yaklaşık 4
kilometre uzaklıktaki Karasu Şelaleleri’ne yürüdü. Son
derece sarp ve eğimli bir arazide yapılan yürüyüş yaklaşık 2 saat sürdü.
Yürüyüşün ardından, köylülerin mesire yeri olarak kullandığı
şelalelerde suyun soğukluğuna aldırmadan nehre girenler oldu. Kayaların birçok
yerinden fışkıran ve Karasuya karışan lezzetli sular da doyasıya içildi.
BÜTÜN DERELER ŞİRKETLERE SATILIYOR
Dik kayaların içinde kaynayan ve küçük küçük şelaleler
oluşturan Karasu Nehri kaynağının önünde açıklama yapıldı. Boğazpınar HES
Karşıtı Platform Sözcüsü Ahmet Öztürk, yaşamın temel kaynağı olan suyun ticari
bir meta olarak görülemeyeceğini ifade ederek, “Enerji kılıfı altında bütün
dereler, ırmaklar şirketlere satılmaktadır. Suyun kullanım hakkı şirketlere
geçmektedir suyu şirketlerin kullanmasına izin veriliyor ancak o sudan
insanların doğadaki kuşların böceklerin kullanılmasına izin verilmi-yor” dedi.
HES YAPILIRSA BİR TAS SU VERMEZLER BİZE
Boğazpınar köylülerinden Hakan Mert, “Irmağımızı bize
sormadan şirketlere veriyorlar. Oysa ki ırmak da toprak da bizimdir. Biz
biliyoruz ki yarın bu ırmaklara el konduğunda, o sudan bir tas bile
alamayacağız. Bu nedenle Karasu üzerinde HES kurulmasına karşıyız. Şirket
yetkilileri hukuki süreç tamamlanmadan gelecek olursa direneceğiz, onların
çalışmalarına izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
TOROSLAR BİZİM YURDUMUZ
Yürüyüş ve basın açıklamasına Tarsus, Mersin ve Adana’dan
otobüslerle vatandaşların yanı sıra Sarıkeçililer Derneği Başkanı Pervin Çoban
Savran’da yöresel giysileri ile katılarak destek verdi. Savran “Bütün Toroslar
biz göçerlerin yurdudur. Bu dağlara, sulara, topraklara zarar verecek hür türlü
faaliyete karşı biz de direneceğiz ve bu faaliyetlere izin vermeyeceğiz” dedi.
Etkinlikte Hayat Televizyonu Çepeçevre Yaşam Program çekimleri de yapıldı.
Karasu’dan köye dönüldükten sonra ise festival yapıldı. Köy
meydanında yapılan etkinlik boyunca kadınlar, yöreye özgü sıkma, yüksük aşı ve
ayranlarını ikram ederken, şenlik gece saatlerine kadar müzik ve halaylarla
sürdü.
(Tarsus/EVRENSEL)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder