10 Mart 2015 Salı

Manisa'daki radyasyondan hiçbir bakanlığın haberi yok

Özer AKDEMİR
İzmir
Manisa Köprübaşı ilçesi Kasar köyü yakınlarındaki eski uranyum madeninin yarattığı kirlilikle ilgili HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel’in soru önergesine Sağlık Bakanlığından yanıt geldi. Sağlık Bakanlığı da Tüzel’in soru önergesine daha önce yanıt veren diğer bakanlıklar gibi kirliliğin bilimsel olarak ortaya konduğu 2008 yılında hazırlanan TÜBİTAK Raporundan haberleri olmadığını ileri sürdü.
TOPU TAEK’E ATIYORLAR
Evrensel'in gündeme taşıdığı Manisa’nın Köprübaşı ilçesi yakınlarındaki eski uranyum madeninden kaynaklanan radyoaktif kirlilikle ilgili TBMM’ye çok sayıda soru önergesi verildi. Bu önergelerden birisi de HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel’e aitti. Bilimsel raporlarla kirliliğin ortaya konduğu ve bilimin “Acil önlem alınmalı” dediği kirlilikle ilgili Tüzel’in sorularını, Tarım, Köy İşleri ve Hayvancılık Bakanlığı “O işlere Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) bakıyor” diye geçiştirirken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ise limit değerin 140 katına ulaşan radyasyon miktarının ‘normal’ olduğunu savunmuştu.
Tüzel’in sorularına geçtiğimiz günlerde yanıt gönderen Sağlık Bakanlığı madenin radyoaktif kirliliğe yol açtığına dair bilimsel raporların; Türkiye Halk Sağlığı Kurumuna ulaşmadığını ileri sürdü. Bakanlık “Radyoaktif kirliliğin izlenmesi ve bertarafından öncelikle TAEK ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sorumludur” yanıtını verdi. 
BAKANLIK: ‘İSTATİSTİK YAPIYORUZ’
TAEK ve işin uzmanlarından oluşan heyetin 24.01.2014 tarihinde yörede incelemeler yaptığı ve örnekler aldığını aktaran Bakanlık, alınan örnek sonuçlarının “Dünya Sağlık Örgütü tarafından içme suları için tavsiye edilen izleme değerlerinin altında olup, İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelikte içme suları için belirlenen standartları da karşıladığı”nı iddia etti. Bakanlık radyoaktif kirlilikten kaynaklı kanser ve anomali olayları ile ilgili durum konusundaki soruya ise, Manisa ilindeki kanser olaylarının Türkiye ortalamasının altında olduğu yanıtını vermekle yetindi. Bakanlık Türkiye Ölüm İstatistikleri çalışması başlatıldığını belirterek, yöredeki kanser, anomalili doğum, ölüm yaşı ortalaması ve daha uzak köylerdeki vatandaşların ölüm yaşı ortalamasına ilişkin değerlendirmenin, yapılacak bu çalışma dahilinde planlandığını dile getirdi. 
‘NE DERECE GÜVENİLİR BİLEMİYORUM’
Soru önergesini ve bakanlığın yanıtlarını yorumlayan, yörede 2007-2008 yılları arasında yaptığı TÜBİTAK destekli çalışma ile bitkilerde, sularda, hayvanlardaki uranyum kaynaklı radyoaktif kirliliği ortaya koyan raporun sahibi Prof. Dr. Ahmet Şaşmaz, şunları söyledi; “Bakanlık tarafından verilen cevaplarda bir tutarsızlık yok, ancak bu rakamlara ne derece güvenebiliriz bilmiyorum. Bu durumda sanırım bölge insanı uranyumla yasamaya alışmış olmalı! Söylenebilecek tek sonuç bu çıkıyor.”
‘TAEK, HALKI YANILTIYOR’
Nükleer Enerji uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, Köprübaşındaki durumla ilgili değerlendirmesinde TAEK’in halkı yanılttığını dile getirdi. Kılış, TAEK’i, konuyla ilgili ilk basın açıklamasında milyonlarca yıl yeraltında olan uranyum kaynaklı radyasyon sızmaları ile çıkarılmış maden yataklarının yol açtığı radyasyonu aynı kefeye koymakla suçladı. Kılıç, dünyada birkaç özel yerdeki volkanik hareketler ve termal kaynaklar sonucu oluşan radyoaktivite ile Manisa’da maden çıkarılması sırasında yüzeye dağılan uranyum ve diğer izotopların meydana getirdiği radyokimyasal kirlilik ile karşılaştırılamayacağını söyledi.  Kılıç, uranyumun hem radyoaktif hem de yüksek seviyeli toksik bir metal olduğunu vurgulayarak, “Dolayısıyla da kan ve kemik kanserlerine neden olur” dedi. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...