07 Kasım 2016 13:57
Aydın'ın Germencik ilçesi Tekin köyü yakınlarında JES için
verilen 'ÇED gerekli değildir' kararı yargıdan döndü.
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
Jeotermal enerji santralleri (JES) nedeniyle zor günlerden
geçen Aydınlılar yaşam alanlarını koruma mücadelesini bırakmıyor. Germencik
ilçesi Tekin Köyü yakınlarında zeytinliklerin ve incir bahçelerinin ortasına
kurulmak istenen JES'e verilen "ÇED Gerekli Değildir" kararı yargıdan
döndü.
İLK DAVA ZAFERLE SONUÇLANDI
Tekin köylülerinin JES istemediklerini yetkililere defalarca
iletmelerine rağmen firmaya Aydın Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü
tarafından 2014 Eylülünde verilen "ÇED Gerekli Değildir" kararına
karşı köylüler dava açtı. Jeotermal kuyu ve santrallerinin işgaline uğrayan
Germencik'te açılan bu ilk jeotermal davasında mahkeme bilirkişi incelemesi
istemişti. Prof. Dr. Gültekin Tarcan (Dokuz Eylül Ü. Jeoloji Müh. Bölümü),
Prof. Dr. Sezai Delibacak (Ege Ü. Ziraat Fakültesi), Yard. Doç. Dr. Sevgi
Tokgöz Güneş'ten (Dokuz Eylül Ü. Çevre Müh. Bölümü) oluşan bilirkişi heyeti
hazırladığı raporunda proje tanıtım dosyasının son derece özensiz
hazırlandığını ortaya koymuştu.
Aydın 2. İdare Mahkemesi geçtiğimiz günlerde verdiği
kararında Aydın Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün bu jeotermal
santrali için verdiği “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir”
kararının iptal etti. Köylülerin avukatı Akın Yakan mahkemenin bu kararının
köylülerce sevinçle karşılandığını belirterek, "Halk inandı mı her şeyi
başarır. Önce halk inanmalı, sahip çıkmalı sorunlarına" dedi.
AYDIN'IN YÜZDE 80'İ JES ALANI
Aydın'da jeotermal santral ruhsat alanı , ilin yüzölçümünün
neredeyse yüzde 80'ini kaplıyor. Şimdiye kadar açılan kuyu sayısı 300'ü
geçerken, ovada kurulan santral sayısı 15'i buldu. Türkiye'nin en önemli
sermaye gruplarının Zorlu, Bereket, Çelikler, Maren, Güriş, Ken Kipas, Dora
vs'nin adeta üşüştüğü Aydın Ovası AKP hükümeti tarafından "jeotermalin
başkenti" yapılmak isteniyor. Çoğunlukla tarımla geçinen Aydınlılar daha
şimdiden tarım ürünlerindeki bozulmalarla, jeotermal çalışmaları sebebiyle
buhar, zehirli gazlar yayan akışkanların çevre ve sağlığa olumsuz etkileriyle
boğuşmaya başladılar.
BİLİRKİŞİLERDEN ÖNEMLİ TESPİTLER
Bilirkişilerin maddeler halinde sıraladığı proje tanıtım
dosyası raporundaki eksikliklerin bazıları şunlar;
- Rapor yazım düzeninin hatalı olduğu, metin içindeki şekil ve tablolar ile ilgili hiçbir kaynak belirtilmediği, bu nedenlerle bu verilerin bilimselliği kuşku yarattığı,
- Raporda yerleşim birimlerine uzaklıklar belirtilirken Gümüşyeniköy’e olan uzaklıklar dikkate alındığı,100 metre ötede olan Tekin Köyü yerleşim
yerinin dikkate alınmadığı, en yakın konut mesafenin 96 km olarak belirtildiği,
- Raporun özensiz ve eksik olduğu, yapılacak etkinlik ve bu etkinlik sonucu ortaya çıkacak çevresel etkilerin yeterince ortaya konmadığı, üretilecek akışkanın kalitesi ve oluşturacağı sorunlara, yüzey ve yeraltı suları kirlenmesi, toprak kirlenmesi, zirai ürünler kirlenmesi ve benzeri tehlikelere raporda hiç değinilmediği,
- Tarım arazilerinin korunması, tarım dışı kullanımlar için alternatif arazilerin düşünülmesi ile mümkün olduğu,
- Aydın ili ve çevre ilçeleri Türkiye’de ve dünyada en kaliteli incirlerin yetiştirildiği, incir bahçelerine sahip olduğu, incir bahçeleri yanında Türkiye’de zeytin yetiştiriciliği yapılan en önemli arazilerin bulunduğu bir il olduğu, tarımsal olarak çok önemli bu özel bitkilerin yetişme alanı olan arazi kullanım yetenek sınıfı 1. ve 2.sınıf arazilerin yasal olarak, özel korunması gereken araziler olarak, tarımsal sit alanı ilan edilmesi gerektiği,
- Türkiye’de en kaliteli ve verimli incirin en iyi yetiştirilebildiği yerin Aydın ve ilçeleri olduğu, jeotermal enerji için reenjeksiyon sisteminde oluşacak bir arızada yüksek miktarlarda tuz ve bor içeren suyun özellikle incir ve zeytin bahçeleri ile yakındaki derelere gitmesinin önlenemeyeceği, oluşturulacak havuzların bunları toplamasının mümkün olmadığı,
- İncelenen dava konusu alanın sınırında ve3 km lik daire içerisinde
zeytinlik alanların bulunduğu, bu nedenle dava konusu sahanın 3573 sayılı
Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkındaki Kanun kapsamında
kaldığı...
- Rapor yazım düzeninin hatalı olduğu, metin içindeki şekil ve tablolar ile ilgili hiçbir kaynak belirtilmediği, bu nedenlerle bu verilerin bilimselliği kuşku yarattığı,
- Raporda yerleşim birimlerine uzaklıklar belirtilirken Gümüşyeniköy’e olan uzaklıklar dikkate alındığı,
- Raporun özensiz ve eksik olduğu, yapılacak etkinlik ve bu etkinlik sonucu ortaya çıkacak çevresel etkilerin yeterince ortaya konmadığı, üretilecek akışkanın kalitesi ve oluşturacağı sorunlara, yüzey ve yeraltı suları kirlenmesi, toprak kirlenmesi, zirai ürünler kirlenmesi ve benzeri tehlikelere raporda hiç değinilmediği,
- Tarım arazilerinin korunması, tarım dışı kullanımlar için alternatif arazilerin düşünülmesi ile mümkün olduğu,
- Aydın ili ve çevre ilçeleri Türkiye’de ve dünyada en kaliteli incirlerin yetiştirildiği, incir bahçelerine sahip olduğu, incir bahçeleri yanında Türkiye’de zeytin yetiştiriciliği yapılan en önemli arazilerin bulunduğu bir il olduğu, tarımsal olarak çok önemli bu özel bitkilerin yetişme alanı olan arazi kullanım yetenek sınıfı 1. ve 2.sınıf arazilerin yasal olarak, özel korunması gereken araziler olarak, tarımsal sit alanı ilan edilmesi gerektiği,
- Türkiye’de en kaliteli ve verimli incirin en iyi yetiştirilebildiği yerin Aydın ve ilçeleri olduğu, jeotermal enerji için reenjeksiyon sisteminde oluşacak bir arızada yüksek miktarlarda tuz ve bor içeren suyun özellikle incir ve zeytin bahçeleri ile yakındaki derelere gitmesinin önlenemeyeceği, oluşturulacak havuzların bunları toplamasının mümkün olmadığı,
- İncelenen dava konusu alanın sınırında ve
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder