Mahkeme, Ilgın Termik Santrali için yöredeki üç höyüğün
kömür havzası yapılmasına izin vermedi.
27 Mart 2019 11:23
Belge: Konya Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu
Özer AKDEMİR
Arkeolojik sit alanında kömür çıkarılmasına yargı ‘dur’
dedi. Konya’da yapımı süren Ilgın Termik Santrali için yöredeki üç höyüğün kömür
havzası yapılmasına Konya 2. İdare Mahkemesinden izin çıkmadı.
TERMİK SANTRALE KÖMÜR ELDE ETMEK İÇİN SİT DERECELERİ
DÜŞÜRÜLDÜ
Konya ili, Ilgın ilçesinde yer alan Adatepe, Hareme ve
Sarayada Tepe höyüklerinin birinci derece arkeolojik sit alanı ilan edilmesine
rağmen yörede faaliyette bulunan Ilgın Termik Santrali’ne kömür elde etmek için
bu höyüklerin koruma derecesi üçüncü dereceye düşürülmüştü. Ekoloji Kolektifi,
bu höyüklerin birinci derece arkeolojik sit kararının iptal edilerek üçüncü
dereceye düşürülmesine karşı dava açmıştı.
Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun sit derecesini
düşüren 22 Ekim 2014 tarihli kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, bilimsel
temeli bulunmadığı; bilimsel araştırma ekiplerinin, Akşehir ya da Konya Bölge
Koruma Kurulu’nun görüşleri alınmadan karar verildiği iddialarıyla kurul
kararının iptali istemiyle Kültür Bakanlığına karşı açılan davaya termik
santral de Bakanlığın yanında müdahil olarak katıldı.
Bakanlık, mahkemeye verdiği savunmada Ekoloji Kolektifi’nin
dava ehliyeti olmadığı, davanın süresi içinde açılmadığı gibi gerekçeler ileri
sürdü.
Bakanlık yanında davaya müdahil olarak katılan termik
santral şirketi de santralin 1980 yılından beri kamu yararı gözetilerek
işletildiğini, projenin iptali durumunda kazı faaliyeti yapamayacakları için
kömür çıkaramayacaklarını ve projenin sekteye uğrayacağını iddia etti.
BİLİRKİŞİ: KESİNLİKLE KORUNMASI GEREKİR
Alanda 4 Nisan 2018 tarihinde yapılan bilirkişi keşfi
sonucunda hazırlanan raporda “Höyük üzerinde yoğun bir biçimde Geç Demir Çağı,
Helenistik, Roma Çağı’na ait seramik ve çakmaktaşı aletler görüldüğü, bölgede
günümüzden 900 bin yıla tarihlenen Dursunlu gibi Anadolu’nun en eski yerleşim
yerlerinden birisinin de bulunduğu göz önüne alındığında, bu höyüğün tek başına
değerlendirilmemesi ve havzadaki diğer eski yerleyim yerleri de dikkate
alınarak, bölgedeki kronolojik bütünlüğün bozulmaması için kesinlikle korunması
gerektiği…” yönünde görüş belirtildi.
Hareme Höyük’ün birinci derece arkeolojik sit tanımı ile
örtüştüğüne dair bilirkişi görüşünü hükme esas alınabilecek nitelikte bulan
mahkeme heyeti, “…dava konusu höyüğün korunması gerektiği anlaşıldığından,
Hareme Höyüğü’nün üçüncü derece arkeolojik sit alanı olarak tesciline ilişkin
dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” kararına vardı.
Mahkemenin bu kararı, bölgedeki höyüklerin kömür ocağı
yapılarak yok edilmesinin önüne geçmiş oldu.
“MAHKEME SIRA DIŞI BİR KÜLTÜREL MİRASI KORUDU”
Ekoloji Kolektifi Derneğinden davanın avukatı Fevzi Özlüer,
mahkeme kararına dair şu yorumu yaptı:
“Geçmişi tarih öncesi çağlara dayanan bu alanda yapılan
bilirkişi analizi, bölgenin sıra dışı bir kültür mirasına sahip olduğunu
gösterdi. Bu alana termik santral inşa edilmesi bir yana, ivedilikle kazı
çalışmalarına başlanarak bölgenin kronolojisinin ortaya çıkarılmasına çaba
harcanmalıdır. Konya mahkemesinin arkeolojik mirasına sahip çıkması çok
sevindirici.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder