30 Ocak 2001 Salı

Ulucan'lar F Tipinin habercisiydi

foto kodu:Ulucan


İZMİR - Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde gerçekleştirilen katliamda ölenlerden Nevzat Çiftçi'nin cenaze töreni sırasında , törene katılmak isteyen çeşetli sendika, meslek odası, dernek ve siyasi parti yönetici ve üyelerine müdahele eden jandarma 68 kişiyi döverek gözaltına almıştı. Aralarında EMEP İl Başkanı Haydar Cenan, THİV'den Dr. Alp Ayan ve Günseli Kaya'nın da bulunduğu 14 kişi, 2911 sayılı kanuna muhalefet gerekçesiyle tutuklanarak, 4 aya yakın cezaevinde kalmışlardı. Tutuklu olanların bırakıldığı 20 Ocak 2000 tarihindeki ilk duruşmadan sonra davanın dün yapılan 7. duruşması Aliağa Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Duruşma sırasında savunma avukatlarının talebiyle dinlenen iki tanık, olay günü Helvacı Köyü girişine barikat kuran jandarmanın uyarı yapmadan sanıklara saldırdığını, gözaltına aldıkları sanıklara kötü muamelede bulununduğunu ve sanıkların jandarmaya herhangi bir mukavemet göstermediklerini söylediler. Mahkeme gazete ve televizyonlardan istenen görüntü ve fotoğrafların incelenmesi için duruşmayı 27 Mart 2001 tarihine erteledi. Duruşmaya gözlemci ve dayanışma amacıyla; Danimarka'dan Uluslararası İşkence Kurbanları için Tedavi Konseyi (IRCT) üyeleri Prof. Dr. Bent Sorenson ve Dr. Henrik Marcussen,  Nükleer Savaş Karşıtı Hekimler Birliği Almanya Seksiyonu Yönetim Kurulu Başkanı (IPPNW) Dr. Angelika Claussen, Berlin Tabip Odası adına Beritta Jenkins, İnsan Hakları Savunucuları Destekleme Platformu'ndan Dany Cohen, Almanya Konsolos Yardımcısı Suzanne Gentejohann, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı İskender Büyükçolak ve TİHV İzmir Temsilcisi Prof. Dr.Veli Lök katıldılar. Öğleden sonra yurtdışından duruşmaya gözlemci olarak gelenlerle birlikte TİHV'de bir basın açıklaması yapan TİHV İzmir Temsilcisi Prof. Dr. Veli Lök, TBMM İnsan Hakları Komisyonunun hazırladığı raporun Ulucanlar Katliamının sorumlularını tüm çıplaklığıyla ortaya koyduğunu belirterek, Ulucanlar'ın F Tipi uygulamasının habercisi olduğunu söyledi. Lök, "Ulucanlar'dan başlayarak insan ölümleri ile sonuçlanan tüm operasyonların ağır sorumluluğu hükümet yetkililerinin omuzlarında durmaktadır. Yetkilileri daha fazla ölüm olmadan, 9 Aralık 2000'de verilen sözleri de anımsatarak, görüşmeleri tekrar başlatmaya çağırıyorum" dedi. Yurt dışından duruşmaya gözlemci olarak gelenlerde, Türkiye'de işkence ve kötü muamelenin devam ettiğinin çeşitli olaylarla anlaşıldığını vurgulayarak, uluslararası kamuoyunun Türkiye'nin insan hakları durumunu düzeltmek istediğine inanmadığını söylediler. Yurtdışından gelen heyet, Türkiye'de doktorlara yapılan baskıyı da kınayarak, baskının durdurulmasını, açlık grevlerinin insani bir çözümle bitirilmesini ve sürmekte olan işkence uygulamalarına son verilmesini istediler. (Evrensel)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...