15 Haziran 2001 Cuma

"Aliağa Hakkı Ülkü'nün çiftliği değil"

Özer Akdemir


ALİAĞA - Ekonomik krizleri gerekçe göztererek 66 işçiyi 15 günlüğüne ücretsiz izne çıkarmak isteyen Aliağa Belediye Başkanı Hakkı Ülkü'yü protesto ederek Belediye binası önünde bekleyen işçiler, bugün bütün belediye birimlerinde üretimi durdurarak, iş başı yapmayacaklar. Yaklaşık 6 aydır ekonomik krizler ve işçi ücretleri nedeniyle belediyenin zarar ettiği gibi gerekçelerle, işçilerin ikramiye, prim v.s alacaklarını ödemeyen, maaşların da da yarısını keserek veren Aliağa Belediye Başkanı Hakkı Ülkü, dün yayınladığı bir duyuruyla yine aynı gerekçeleri göstererek, 66 işçiyi 15 günlüğüne ücretsiz izne ayıracağını açıkladı. Toplam 224 işçinin çalıştığı Aliağa Belediyesi'nde, işçileri üç gruba ayıran Belediye Başkanı Ülkü, 15-29 Haziran tarihleri arasında ücretsiz izne çıkmalarını istediği 66 işçinin isim listesini de duyuruya ekledi. Duyuru da 15-29 Haziran da izne çıkarılacak 1. grup işçilerden sonra, 30-14 Temmuz da 2. grup ve 15-29 Temmuzda da 3. grup olarak  ücretsiz izne çıkarılmaların devam edeceği belritildi. Belediyede çalışan her bir işçinin toplam 1.5 milyar lira alacaklarının bulunduğunu, ikramiyelerinin ödenmediğini, geçen ayki maaşlarının yarısının kesildiğini, tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de ücretsiz izin dayatmasıyla karşılaştıklarını söyleyen belediye işçileri, bu dayatmaları kabul etmeyeceklerini belirttiler.

Sadece işçiye gelince para yok

Belediye başkanının "Belediyede para yok" demesinin gerçeği yansıtmadığını aktaran işçiler, "Para yok da kendisi ABD'ye, Japonya'ya, Yunanistan'a nasıl gidiyor? İlgili ilgisiz yerlere, sosyal tesislere gelince milyarları aktaran belediye, işçinin hakkını ödemeye gelince mi para bulamıyor?" diye konuştular. Belediye işçilerinin örgütlü olduğu Genel-İş 5 Nolu Şube Başkanı Murat Hançer, işçi ücretleri dışında herşeye para bulabilen belediye başkanının işçi düşmanı tavırlarını kınadığını belirterek, "Ağzını her açtığında sosyal demokratlıktan dem vuran Belediye Başkanı, işçinin aylardır içerde biriken alacaklarını vermiyor, maaşını yarım veriyor, şimdi de ücretsiz izne çıkararak çalışmasını, ekmeğini kazanmasını önlemeye çalışıyor. İşini-ekmeğini elinden almak isteyenlere karşı Aliağa işçisinin kararlı mücadelesi devam edecektir. Burası Hakkı Ülkü'nün çiftliği değil" dedi. Belediyenin önünde bekleyişlerini sürdüren işçiler, Belediye başkanı Ülkü'nün 1999'da seçimlere denk gelen toplu sözleşmeyi imzaladıktan ve seçimleri tekrar kazandıktan sonra, "Ben bu sözleşmeyi okumadan imzaladım. Beni kandırdılar" türünden konuşmalar yaptığını ve sözleşmeyi budamaya çalıştığını aktararak, Ülkü'nün çok dediği işçi ücretlerinden 15 yıllık bir işçinin giydirilmiş maaşının 300 milyon lira olduğunu belirttiler. Bu ücretin açlık sınırıyla aynı, yoksulluk sınırının yarısından bile daha az olduğunu dile getiren işçiler, "Biz çoluğumuzla-çocuğumuzla insancı yaşamak istiyoruz. Ükü ise bizim ekmeğimizi çalmaya uğraşıyor" dediler.

PETKİM işçileri desetek verdi

Aileleriyle birlikte Belediye Binasının önündeki Demokrasi Meydanı'nda "İş ekmek yoksa barışta yok", "Sadaka değil hakkımızı istiyoruz", "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla Ülkü'yü protesto eden Belediye işçilerine Petrol-İş Aliağa Şubesi Başkanı İskender Büyükçolak, Yönetim Kurulu üyeleri, işyeri temsilcileri ve PETKİM işçileri de destek verdiler. Belediye Başkanı Ülkü'nün işçi düşmanı tavırları, yarım maaş, ikremiyelerin ödenmemesi ve son olarak ücretsiz izin gibi hak gasplar ve dayatmaları sona erene kadar eylemlerine devam edeceklerini vöurgulayan Genel-İş 5 Nolu Şube Yönetim Kurulu üyesi Şükrü Barut, "Belediye başkanı bize 'eğer ücretsiz izne çıkmayı kabul ederseniz içerdeki alacaklarınızı veririm' diyor. Bizim paramızla biimle pazarlık yapmaya çalışıyor. Hani belediye de para yoktu." diye konuştu. Barut, Hakkı Ülkü'nün belediyeyi zararda göstermek için gelirleri kısıp giderleri şişirdiğini de sözlerine ekledi. Ücretsiz izne ayrılmaya zorlanan belediye işçileri gazetemize şunları söylediler:
Mahir Özenç: (Genel İş 5 Nolu şube Yönetim Kurulu üyesi. 8 yıllık belediye işçisi): Bize izne çıkırsak içerdeki alacaklarımızı ödeyeceklerini söylüyorlar. Biz de bunu kabul etmiyoruz. Maaşlarımız ve ikramiyelerimiz sürekli kesilerek veriliyordu. Biz hakkımızı istiyoruz ve alacağız da.
İmam Kaya: (23 yıllık işçi): Bize sürekli baskı yapıyorlar, sendikadan ayrılmamız için. Maaşlarımız, diğer haklarımız ödenmiyor. Benim oğlum üniversitede okuyor, ona para gönderemiyorum. Bankalara, kredi kartlarına 1.5 milyar lira borcum birikti. Belediye başkanı iki yüzlü davranıyor. İnsanlara gerçekleri anlatmıyor.
Ali Gültekin: (20 yıllık belediye işçisi): Bir seneden beri maaşlarımızı doğru dürüst alamıyoruz. Benim kızım var dersaneye giden, onun dersane parasını ödeyemiyorum artık. Bir aydan beri borç borç borç... Bir aydan beri benim evimde yemek pişmiyor parasızlıktan. Durumumuz çok perişan. İçerde 1.5 milyar paramız var, vermiyorlar. Para yok da ABD'ye, Japonya'ya neyle gidiliyor. Bir sürü etkinlikler düzenleniyon, bunlara para nereden bulunuyor? Ben CHP'liyim ama bu adam yüzünden CHP'den de istifa edeceğim.
Çetin Çelik-Çoşkun Alev: (PETKİM işçileri): Arkadaşlara destek için geldik. Bu ülkede her şeye para bulunuyor, işçinin hakkını vermeye gelince bulunmuyor. İşçiye para yok diyorlar, diğer yandan kendi yandaşlarına ihalelerle milyarları akıtıyorlar. Türkiye'nin düzeni bu işte. (Evrensel)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...