14 Mart 2016 Pazartesi

Kent bilirkişi keşfine hazır: Artvin sakin ama kararlı

Özer AKDEMİR
Artvin
Artvinli Cerattepe’de işletilmek istene altın-bakır madenine karşı yaşam alanlarını korumakta kararlı. Bilirkişi keşfi için hazırlanan Artvinliler önceki keşifinden sonra açıklanan rapordaki gibi “Ya maden ya Artvin” cümlesini görmek istiyorlar.

YAŞAMIN ORTAK SİYASETİ
Akşam üzeri geldiğimiz Artvin’de kentin ana caddelerini üzerine “Geldikleri gibi gidecekler”, “Cerattepeyi yağmacılara talan ettirmeyeceğiz” yazılı pankartlar göze çarpıyordu. Günlerdir maden karşıtı eylemlerin toplanma yeri otoparkın hemen yanındaki Yeşil Artvin Derneği yine hareketliydi. Derneğin bulunduğu binada Atatürkçü Düşünce Derneği, Ülkü Ocakları ve Yeşil Artvin Derneği’nin yan yana bulunması altın madenine karşı kentteki siyasi birlik atmosferinin  de bir yansıması gibiydi. Birçok dernek yöneticisi ve kente bilirkişi keşfi için gelen kurum temsilcileri Eğitim Sen’de yapılacak keşif öncesi planlama yapabilmek için toplantı yapıyordu. Her zamanki konukseverliği ile Artvinliler kendilerine destek için gelen konuklarını sıcak çay, sohbet ve ikramlarla ağırladılar. 

ANKARA PATLAMASI HABERİ
Ankara’dan aynı uçakla geldiğimiz TMMOB yönetim kurulu üyeleri ve avukatlarla Artvin’e yaptığımız keyifli yolculuk ne yazık ki kente girerken yerini endişe ve üzüntüye bıraktı. Ankara’dan gelen patlama haberi gerek bizlerde gerekse Artvinliler de büyük bir üzüntü yaratmıştı. Ayağımızın tozuyla gittiğimiz Yeşil Artvin Derneği’ndeki ana konu da bir gün sonra yapılacak çok önemli Cerattepe keşfi değil, Ankara patlaması oldu.
'HUKUKİ SÜREÇTEN HİÇ UMUDUM YOK'
Yeşil Artvin Derneği’nin bir önceki yöneticilerinden Göksel Öztürk’ün berber dükkanında sohbet ettiğimiz CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, bilirkişi keşfinden ve hukuki süreçten hiç de umutlu olmadığını gizlemedi. Kendisi de bir hukukçu olan ve yıllarca Cerattepe davasının avukatlığını yaptığını söyleyen Bayraktutan, davanın ardında çok büyük bir siyasi kararın ve baskının olduğunu söyledi. Cerattepe altın madeninin 25 yıla varan öyküsünü özetleyen Bayraktutan, madenin Cengiz Holdinge verilmesindeki “Ali Cengiz oyununu” da anlattı; “İhalenin öyle şartları vardı ki adrese teslim bir ihale olduğu hemen belliydi. Bunu o dönem açıkladım da, bu ihale Cengiz’e verilecek” dedim. Bunun üzerine bir oyuna başvurarak ihaleyi Özaltınlara verdiler ve Başbakan ihale ile ilgili spekülasyonlar boşa çıktı diye açıklama yaptı. “Göreceğiz” dedim ve çok kısa bir süre sonra rödovans usulüyle alan Cengiz’e bırakıldı” dedi. Bayraktutan Cerattepe’nin Cengiz’e verilmesinin ardında yatan kişinin eskiden Maden İşleri Genel Müdürlüğünde çalışan ve şu anda Başbakanlık müsteşar yardımcılığı görevinde bulunan bir bürokratın olduğu iddiasını ortaya atarken, bunu Başbakanın yüzüne söylediğini aktardı. 

'BURASI CİZRE DEĞİL SÖZÜM YANLIŞ ANLAŞILDI'
Jandarma, polis saldırıları ve halkın direnişi sürecinde sarfettiği “Burası Cizre, Silopi değil, Artvin. Bir cumhuriyet kenti” sözünün de yanlış yererle çekildiğini ileri süren Bayraktar, “Ben orada gidin bu şiddeti Cizrelilere yapın demedim, asla demem de. Ben yıllardır Türkiye’nin en sakin kenti olan Artvin’lileri birer terörist gibi görmeyin dedim. HDP’liler başka yöne çektiler bunu ve eleştirdiler” diye konuştu. 
'HDP’Lİ VEKİLLERE ‘ARTVİN’E GELMEYİN’ DEDİM'
HDP’lilerin siyasi hesaplar peşindi olduklarını, Mecliste bu nedenle kendilerinden önce soru önergesi teklifi verdiklerini ileri süren Bayraktutan’ın bu siyasi harekete mesafeli yaklaşımı da dikkat çekti. Kendisinin de eski bir devrimci gelenekten geldiğini söyleyen Bayraktutan Kürt siyasi hareketi ile ilgili Artvin’deki algının yıllardır değişmediğini iddia etti. Bayraktutan; “Açıkçası Artvin’e gelmelerini de istemedim HDP vekillerinin. Burasının yapısı çok farklı. HDP’lilerin anlayışına  karşı büyük bir anti-pati var. İş hemen başka noktalara çekilebiliyor. Bu yüzden üzülerek HDP’li vekillere Artvin’e gelmeyin dedim” diye konuştu. 
'DIŞARDAN DESTEK İSTEMİYORUZ'
Artvinlilerin dışarıdan destek istemediği sözlerine de açıklık getiren Bayraktutan, “Burası küçük bir yer. Herkes birbirini tanır, bilir. O yüzden kötü amaçlı, provokasyon amacıyla gelenler hemen belli olur. Biz zaten bütün bir kent direniyoruz madene karşı. Bu provokasyonları, kışkırtmaları önlemek için böyle bir düşüncemiz var” diye konuştu. Bayraktutan gibi kentte görüştüğüm birçok kişinin de benzer görüşü paylaştığını, Artvin direnişine destek olmanın en iyi yolunun Artvine gelmek değil, herkesin bulundukları yerlerde Artvin’e destek eylemleri yapmaları olduğunu gördük.
SAKİN AMA KARARLI
Artvin, hava durumu yağışlı görünmesine rağmen güne güneşli başladı. Kurumlar hariç, sadece 750’ye yakın vatandaşın bizzat davacı olduğu, Türkiye’nin en büyük çevre davasının bilirkişi keşfi öncesi kent sakin ama kararlı. Ortak bir amaç üzerinde birleşen halk olmanın, haklı olmanın, yaşam alanlarına sahip çıkmanın bilinçli kararlılığı bu. 
Eklenme Tarihi: 14 Mart 2016


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...