7 Nisan 2016 Perşembe

‘Kömürden kurtul geleceğini kurtar’ etkinliğinde çağrı: Bizi öldürüyorlar sokağa çıkmalıyız

Özer AKDEMİR
Küresel ısınma ve çevre kirliliğine karşı, Türkiye’nin de içinde yer aldığı 13 ülkede gerçekleştirilecek olan etkinliklerin bir adımı da önceki gün Foça’da düzenlenen “Kömürden Kurtul Geleceğini Kurtar” paneliyle atıldı. 
Aliağa Foça arasındaki kirli sanayilerin yanı sıra özellikle yapımı planlanan termik santrallerin yaratacağı çevre ve sağlık etkilerine dikkat çekmek için yapılan panelde yöredeki kirlilik bir kez daha gözler önüne serildi.
ENERJİ YALANLARI VE GERÇEKLER
Foça Reha Midilli Kültür Merkezinde gerçekleştirilen panelin ilk oturumda konuşan TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Küçük, enerji yalanları ve gerçeklerini anlattı. Enerji arzı konuşulurken, ‘Talep var mı bu talep kimden, nereden?’ diye kimsenin sormadığını belirten Küçük şu bilgileri verdi: “Ülkenin tükettiği enerjinin neredeyse yüzde 40-50’sini çimento, seramik, demir çelik sanayileri ve alışveriş merkezleri tüketiyor. Bunlar hiçbir katma değer üretmezken, doğayı da mahvediyor. Türkiye hükümeti Dünya Enerji Konseyinin kendisine biçtiği ‘enerji terminali’ olma misyonunu yerine getirebilmek için ülkenin dört bir yanını yoğun enerji tüketen sektörler ve bunu karşılamaya dönük enerji üretim yatırımları ile dolduruyor” dedi. 
Küçük, kömürden kurtulalım derken sermayeye ‘yenilenebilir enerji’ adı altında RES, GES gibi teknolojileri önermenin de yanlışlığına dikkat çekti. 
DURUM TAM BİR FACİA
Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa, termik santrallerin hiçbir yerde yapılmaması gerektiğini belirterek, bunların cüruflarının, yağmur sularıyla toprağı, baca atıklarıyla havayı, filtreleriyle deniz suyunu kirlettiğini dile getirdi. Karababa, “Bu tür santrallerin yapılması ve işletilmesi akıl dışıdır” dedi. Santraller ve petrokimya tesislerinden havaya salınan kimyasalların ve bırakılan cürufların, erken doğum, kısırlık ile başlayan, kanser ve kalp rahatsızlıklarına giden ölümcül hastalıklara yol açtığını anlatan Karababa; Türkiye’nin dünyanın en kirli ülkelerden biri olduğunu aktararak, “Durum tam bir faciadır” dedi.
ALİAĞA ÖLÜM TARLASI OLDU
Etkinliğin ikinci bölümünde konuşan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Erdem 1996 yılında Alman bilim insanları ile ortak yaptıkları Aliağa , İzmir hava kirliliği çalışmasını anlattı. 
O günden bu yana durumun çok daha kötüye gittiğini belirten Erdem,  Aliağa’nın ölüme terk edildiğini vurguladı. Erdem, “Bir demirci dükkanı bile açılmaması gerekirken, hiçbir önlem alınmadan yeni tesisler kuruluyor. Artık Aliağa ölüm tarlalarına dönüşmüş durumda. Bizi öldürüyorlar, sokağa inmekten başka çare yok”. 
YIRCA’NIN GÖZ YAŞLARI
‘Kömürden Kurtul Geleceğini Kurtar’ etkinliğin son konuşmasını geçtiğimiz yıl termik santrale karşı mücadele ederken 6 bin 600 zeytin ağaçları Kolin şirketince kesilen Soma Yırca Köyü Muhtarı Mustafa Akın yaptı. 
Termik santraller gelmeden önce köylerinin tarım ve tütüncülükle geçindiğini belirten şimdi bir tane bile tütün eken kalmadığını söyledi. Kolin Şirketinin kurmak istediği termik santrale karşı mücadelenin şirketin köylülere uyguladığı baskı nedeniyle her geçen gün büyüdüğünü kaydeden Akın, 6 bin 600 zeytinin kesildiği geceyi anlatırken göz yaşlarını tutamadı. Akın, “6 bin 600 zeytinimizi kestiler ama biz onların yerine 16 bin zeytin fidanı dikiyoruz. Bu süreçte öğrendiğimiz tek bir şey var; mücadele etmekten başka çıkar yolumuz yok” dedi.
 
AMASRA’DAN FOÇA’YA...

Bartın Platformundan Prof. Dr. Erdoğan Atmış, ülkemizde enerji politikasının ihtiyaçlar doğrultusunda değil yandaşlara rant dağıtmanın aracı olarak yapıldığını belirtti. Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki kömüre dayalı termik santrallerin kapatıldığını hatırlatan Atmış, Amasra ve Bartın’da verilen termik santral karşıtı mücadele sürecini aktardı. Atmış, bir bölgeye bir termik santral kurulduğunda mutlaka devamı geldiği uyarısını Zonguldak Çatalağzı örneği ile anlattı. Atmış, Amasra ile Foça’nın mücadelesinin birleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Eklenme Tarihi: 07 Nisan 2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...