24 Temmuz 2016 14:24
İzmir Çeşme’de SİT alanı içerisinde kurulmak istenen RES
için mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına rağmen alandaki ağaçlar
söküldü.
İzmir’in Çeşme ilçesinde bulunan SİT alanlarından biri olan
Germiyan Mahallesi’nde kurulmak istenen Rüzgar Enerji Santrali (RES) projesine,
aksi yöndeki yargı kararları dikkate alınmadan başlandı. Projeye karşı çevre
örgütleri ve ekolojistlerce açılan davaya bakan İzmir 4. İdare Mahkemesinin
proje için yürütmeyi durdurma kararı verip, alınan ÇED gerekli değildir
raporunu iptal etmesine rağmen, santral kurulumu için bölgedeki ağaçlar
söküldü.
‘HUKUK YAVAŞ HAREKET EDİYOR’
Ege Çevre Ve Kültür Platformu Derneği (EGEÇEP) Yürütme
Kurulu Üyesi Özer Akdemir, “Yargının verdiği halktan, doğadan yana kararlar
sonrası sermaye hükümetinin geliştirdiği bir taktik oldu. Bunun bir diğer
işlevsel yanı da halkın fiili karşı koyuşunun da önüne geçilmesi. Yani, yaşam
alanını korumak için iş makinelerinin önüne kendini siper eden vatandaşa,
‘hukuk var, ona güvenin’ denilerek direnişe engel olunuyor. O hukuk da
kaplumbağa hızıyla hareket ettirilip, öte yandan hukuki süreç beklenmeden
çalışmalara yol verilerek şirketlerin istediklerinin yapması sağlanıyor. Doğal
olarak olan doğaya, halkların yaşam alanlarına oluyor” dedi.
‘YARGININ ZAMANINDA KARAR VERMESİ ÖNEMLİ’
Ekolojist Sergen Sucu ise yargının bu tarz konularda
yürütmeyi durdurma kararını zamanında vermesinin önemine dikkat çekti. Sucu,
mahkeme kararı gelene kadar yaşanan tahribatın onarımının çok zor olduğunu
ifade etti.
Doğayı talan etmeyen enerji sistemlerinin yasal
düzenlemelerle de mümkün olabileceğini hatırlatan Sucu, “Ağaçlar kesiliyor
bölge kurak bir pozisyonda bırakılıyor. Kesilen ağacın yeri tekrar ağaç
dikilerek kurtarılmaz. O kesilen ağaçlar bir yaşam yuvasıdır. Bu nedenle bölge
halkının isteği ile birlikte doğayı talan etmeyen enerji sistemleri yasal
düzenlemelerle kurulabilir” dedi.
‘ÖNLEMLER ALINMALI’
Şirketlerin bölgeye girmeden yasal önlemler alınabileceğini
ifade eden Sucu, “Bu nedenle yasal düzenlemelerle birlikte sermaye bölgeye
girmeden önlemler alınıp halkı ve doğayı sömürmeden enerji sistemleri kurup
doğru kullanımla birlikte komünal enerji üretimleri sağlanabilir. Kapitalizmin
bu tüketim çılgınlığı ile insana hiçbir enerji sistemi yetmeyecektir” dedi. (İzmir/DİHA)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder