9 Eylül 2022
KAPADOKYA’DA YAPIMI SÜREN ORTAHİSAR-GÖREME YOLU BÖLGEDEKİ TARİHİ YAPILARI VE JEOLOJİK OLUŞUMLARI TAHRİP ETME RİSKİ OLUŞTURUYOR. SAKLI KİLİSE, PERİ BACASI VE MANASTIR YAPISI GİBİ HASSAS ESERLER YOLUN ÇOK YAKININDA YA DA ÜZERİNDE
UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan Kapadokya’da
milyonlarca yılda oluşmuş peri bacaları, binlerce yıllık manastır ve kilise
yapılarının ortasından geçen bir karayolu yapılıyor. Ortahisar-Göreme arasında
yapımı süren yol tamamlandığında
Gerçekten de inşaat sürecindeki yolun Göreme Açı Hava Müzesi’nden geçen eski yolla birleşeceği güzergâhta bin 600 yıllık bir manastır yapısı, hemen onun sağında bir şapel ve bu iki tarihi eserin ortasında ise bir peri bacası yer alıyor. Eğer nitelikli bir mühendislik çözümü üretilemezse yolun bu yapılara ve peri bacasına zarar vermeden eski yolla birleşmesi neredeyse olanaksız.
Göreme’nin Milli Park ilan edilmesi ve sonrası
İç Anadolu’nun iki eski volkanı Erciyes ile Hasan Dağı arasında yer alan Kapadokya’daki jeolojik oluşumların yaşı 60 milyon yıl öncesine kadar gidiyor. Kapadokya’daki bu jeolojik oluşumların en çok yoğunlaştığı bölgeler arasında bulunan Göreme ve çevresinin milli park ilan edilmesi için 1967’de yapılan planlamalar, zamanın yasal düzenlemelerinin sadece ormanlık alanların milli park ilân edilebilmesine olanak tanıması nedeniyle yaşama geçirilemedi. UNESCO’nun 1985’te Kapadokya’yı dünya mirası listesine almasının ardından bölgenin eşsiz yapısının ve tarihi dokusunun korunabilmesi için Bakanlar Kurulu kararı ile Kapadokya’ya 1986’da milli park statüsü verildi. Göreme Tarihi Milli Parkı bu tarihten itibaren 1-Mili Park, 2-Arkeolojik ve Doğal Sit ve 3-UNESCO Dünya Miras Listesi olmak üzere üç yasal statüye aynı anda sahip olarak ciddi bir yasal korumaya kavuştu. Ancak zamanla “Kapadokya Alanı’nda arkeolojik, kentsel, doğal sit alanları, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgesi ve milli park gibi birçok farklı koruma statüsünün bir arada bulunmasının zamanla yetki karmaşasına neden olduğu” iddialarının eşliğinde bölge 23 Mayıs 2019’da Kapadokya Alanı Hakkında Kanun ile ‘Kapadokya Alanı’ ilân edildi. Birkaç ay sonra da bölgenin milli park statüsü 22 Ekim 2019’da kaldırıldı.
Kapadokya Alanı ve Alan Başkanlığı’nın kurulmasını, yörede yıllarca tıbbi jeolojik çalışmalar yapan Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Eşref Atabey kaleme aldığı bir yazıda şu şekilde yorumluyor: “Kapadokya’da bütüncül bir korumadan ziyade yatırımcıların turizme yönelik talepleriyle ilgili uygulamaların olduğunu görmekteyiz. Daha önceki farklı statülerin karmaşaya ve yatırımcıların ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı, Alan Başkanlığı uygulamalarıyla yatırımlara hızlı cevap verme ilkesi benimsendiği belirtilmekte, böyle olduğunda da bütüncül bir koruma ne yazık ki sağlanamamaktadır.”
ZENGİNJEOMORFOLOJİKVETARİHSELDOKUSUNAZARARVERMEDENYAPILMASIGEREKENBUYOLPERİBACALARIYLADOLUVADİLERİNORTASINDAYÜKSELENBİRPLATONUNÜZERİNDE
Göreme Milli Parkı’ndan devam ederek eski yolla birleşecek olan yeni yol çalışmasının geldiği son nokta. | Fotoğraf: Özer Akdemir. 12 Ağustos, 2022
Alan Başkanlığı’nın kuruluşunu destekleyenlerden birisi de Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan’dı. Sarıaslan yetkilerin tek elde toplanması ile bölgenin daha etkin şekilde korunacağını ileri sürüyordu, ancak daha sonra bölgenin milli park statüsünün kaldırılmasına karşı çıktı. Sarıaslan, Kapadokya’nın milli park statüsünden çıkarılması ile yapılaşmanın önünün açılacağı uyarısında bulunuyordu. Gelinen noktada gelişmeler Sarıaslan’ı haklı çıkarmış görünüyor ki kendisi bu konuda TBMM’ye yazılı-sözlü soru önergeleri verdi. Bölgenin milli park statüsünün kaldırılmasına dair Cumhurbaşkanlığı kararına karşı Danıştay’da da dava açmasına rağmen Sarıaslan hâlâ o zamanlar yasal düzenlemeyi savunmakta haklı olduğunu düşünüyor. Ağustos ayında sorularımı yanıtlarken “Yanlış uygulayacaklar diye doğru bir yasayı çıkarmayalım mı?” diyen Sarıaslan’a göre Alan Başkanlığı doğru bir yasal düzenleme yapıyor ama AK Parti bunu kötüye kullanıyor.
Göreme’nin milli park statüsünden çıkarılması ve yöredeki yol ve maden çalışmaları arasındaki ilişkiye değinen ODTÜ Kentsel Politika Planlaması ve Yerel Yönetimler Ana Bilim Dalı doktora öğrencisi Ceren Gamze Yaşar tarafından 2019’da kaleme alınan “Göreme Milli Parkı Statüsünün kaldırılması: Mekânsal Bir Değerlendirme” adlı rapor daha o tarihte Kapadokya’yı bekleyen tehlikenin altını çiziyordu: “Göreme, milli parkı alanını statüsünden ve koruma kalkanından mahrum bırakarak, daha esnetilebilir kurallara sahip olan Kapadokya Alanı statüsüne indiriyor. Kapadokya Alanı içinde genişlemekte olan kentsel alanlar (Nevşehir başta olmak üzere) madenler ve taş ocakları, hızlı tren için önerilen ve ciddi bir jeolojik müdahale gerektiren güzergâh da bulunmakta…”
Ortahisar-Göreme arasına yeni yol
Bölgede halen devam eden Ortahisar-Göreme yolu ile ilgili tartışmalara dönecek olursak; yeni yol aslında Göreme’yi Ortahisar’a bağlayan 2,8 km’lik mevcut yolun yörenin tarihi ve jeolojik yapısına zarar verdiği gerekçesiyle yapılıyor. Peri bacalarının ortasından, Tokalı Kilisesi’nin hemen önünden geçen parke taşı döşeli yoldaki trafikten kaynaklanan titreşimlerin Kızlar Manastırı’yla Tokalı, Elmalı, Yılanlı ve Karanlık kiliselerini olumsuz yönde etkilediği Nevşehir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün 2011 tarihli raporunda belirtilerek yolun kapatılması gerektiği savunulmuş. Koruma Bölge Kurulu’nun 2019’da da benzer bir görüşü var. İşte yeni yol, Nevşehir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu raporundan 11 yıl sonra gündeme getiriliyor.
Eskisine göre
Bu alternatif yolun bir ihtiyaç olmadığına, yapımında zorunluluk bulunmadığına dair ciddi eleştiriler var. Dr. Eşref Atabey alternatif yol yerine Ortahisar’ı Uçhisar üzerinden Göreme’ye bağlayan karayolunun daha uygun olduğu görüşünde. Atabey ayrıca, Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün mevcut yol için gösterdiği titreşim sorunu gerekçesinin yeni yol için de geçerli olacağını belirtiyor. “Mevcut yol parke taşı döşemedir. Sismik iletkenliği nedeniyle bu taşların asfalta göre titreşimleri artıran özelliği bulunmaktadır. Mevcut yolda titreşimi sönümleyen pomza sergi malzemesi kullanılarak, üzeri asfalt kaplama yapıldığında titreşim sorunu çözülmüş olurdu; böylece yeni yola ihtiyaç kalmazdı. Yeni yolda, aynı yöntem uygulanmadığında da yine titreşim sorunu yaşanacaktır” diyor.
ALANBAŞKANLIĞI’NIN“YOK”DEDİĞİ,ORTAHİSARBELEDİYEBAŞKANI’NINİSE“8-10KAYADAMI”DİYEKÜÇÜMSEDİĞİMANASTIRKOMPLEKSİNİBİZZATGÖRÜNTÜLEDİM
Göreme Açıkhava Müzesi sınırları içinde bulunan manastır kompleksi. | Fotoğraf: Özer Akdemir. 12 Ağustos, 2022
Yol öncesi bilimsel çalışmalar yapıldı mı?
Alan Başkanlığı’nın açıklamalarına göre 2021 Ekim ayında
Kapadokya Alan Komisyonu’nca onaylanan bu yolun 5-
Alan Başkanlığı açıklamasında şunları belirtmekle yetiniliyor: “Güzergâh çalışmalarından sonra arkeolojik jeoradar çalışmaları yapılmış herhangi bir taşınmaz kültür ve tabiat varlığına rastlanmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca yol çalışmaları devam ederken bir bütün olarak Göreme Açık Hava Müzesi ile çevresine yönelik Çevre Düzenleme Projesi ve ulaşım planlaması çalışmalarına başlanılmıştır. Söz konusu haberler kamuoyunu yanlış yönlendirmekte ve manipülatif olup, yapılan yol çalışması ile sorunların giderilmesi amaçlanmıştır.”
Yolla ilgili tartışmaların kamuoyunda yayılması üzerine konuya dair Alan Başkanlığı’ndan yapılan iki açıklamada da yol yapımı öncesi gerçekleştirildiği söylenen bilimsel bilgilere yönelik bir paylaşım yapılmadı. Aksine, bugünlerde Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan’ın tartışmalı bir şekilde memuriyetten çıkarılması ile gündemde olan TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi yolla ilgili çeşitli bilgileri istemelerine rağmen Alan Başkanlığı’nın bunları kendilerine vermediğini dile getirerek suç duyurusunda bulundu.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi açıklamasında, “Ortahisar-Göreme
beldeleri arasında yapılması planlanan yol çalışmaları Göreme Açık Hava Müzesi
başta olmak üzere peri bacaları oluşumlarını, yer altı zenginliklerini, Saklı
Kilise’yi ve arkeolojik sit alanlarını tehdit etmektedir” diyerek yol inşaatının
yörede yarattığı tehditleri sıraladı. Oysa Alan Başkanlığı’nın 10 Ağustos’ta
yaptığı açıklamada “Planlanan yol, kaya oluşumların uzağından geçmekte ve Saklı
Kilise’ye
29 Ağustos’ta Alan Başkanı Birol İnceciköz’ün basına verdiği
demeçte ise yapımı süren yolun Saklı Kilise’ye
Alan Başkanlığı yolun bölgedeki en önemli arkeolojik
yapılardan birisi olan Saklı Kilise’ye 18-
Bilimsel makaleler gerçekleri sunuyor
Video çekimlerini yaptığım ve fotoğrafladığım kadarıyla yol, Göreme Açıkhava Müzesi sınırları içinde bulunan manastır kompleksi ve peri bacalarına dayanmış durumda. Yolun geldiği yerdeki manastır yapısı ile ilgili kısa bir literatür taraması yaptığımda iki makaleye erişebildim. Yolun geldiği noktanın tam önünde bulunan manastır yemekhanesi ve şapelle ilgili Erciyes Üniversitesi Fen Bilimleri Bölümü’nden Yüksek Mimar Sümeyye Ertürk ve Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Leyla Kaderli’nin 21-22 Ağustos 2020 tarihinde Trabzon’da yapılan 8. Uluslararası Kültür ve Medeniyet Kongresi’ne sundukları makaleleri bölgedeki tarihi dokunun önemini ortaya koyuyor.
Social Science Development Journal adlı dergide yayınlanan “Göreme, Saklı Kilise, Manastır Yemekhanelerinin Değerlendirilmesi” başlıklı makalede yolun geçeceği güzergâhta bulunan manastır yemekhaneleri ve kilise “yapıldıkları dönemin sosyal, ekonomik ve dini yapısını gösteren, tarihi ve estetik değerleri ile korunmaları gereken kültürel birer varlık olarak önemli bir yere sahiptir” diye anlatılıyor. Doğu Roma İmparatorluğu Dönemi’nde yapılan kilise ve manastırlarla birlikte Kapadokya bölgesinin Hristiyanlar için önemli bir dini merkez olduğuna dikkat çekilen makalede, yeni yolun üzerinden geçtiği Saklı Kilise’nin yanı sıra yukarı ve aşağı vadide birçok önemli dini yapının bulunduğu vurgulanıyor.
DRONEVEBALONÇEKİMLERİNEGÖRESAKLIKİLİSE,PERİBACASIVEMANASTIRYAPISIGİBİHASSASESERLERYOLUNÇOKYAKININDAYADAÜZERİNDE
Ortahisar-Göreme arasında yapımı süren yol çalışması. | Fotoğraf: Kapadokya Çevre Platformu. 9 Ağustos, 2022
“Vandalizm” suçlaması
Kapadokya Alan Başkanlığı’nın yol yapımının peri bacalarına
ve tarihe zarar vermediğini ileri süren açıklaması, yol yapımına karşı çıkanlar
tarafından “kamuoyunu yanıltıcı” olarak nitelendirildi. Kapadokya Çevre
Platformu’ndan mimar Zeynep Çöloğlu, Alan Başkanlığı’nın jeoradar ölçümleri ve
kuş bakışı bir harita eşliğinde yaptığı açıklamaya dair şu görüşleri ileri
sürüyordu: “Koydukları haritada sadece yolun temiz kısmını göstermişler, asıl
tahribat yapılan ve yapılacak yeri keserek göstermemişler. Kapadokya Alan
Başkanlığı açıklamasında ‘Kaya oluşumlarına zarar verilmiyor’ diye belirtmiş;
fotoğraflar ortada, yolun güzergâh haritası ortada, kültür varlıkları ve
jeopark ortada. Zarar gözler önündeyken nasıl inkâr edebiliyorlar?” Çöloğlu
ayrıca jeoradarın “temiz” olduğunu göstermek için yalnızca çok kısa bir görüntü
paylaşıldığına da işaret ediyor. “Yeraltında yapılaşma yoksa da yerüstünde yer
alan kültür varlıklarına, peri bacalarına, jeoparka, kiliselere yapılacak
yoldan geçen araçların ve yol yapım çalışmalarının sismik etkisi, titrasyon
etkisi ile ilgili raporları var mı? Eksik bilimsel çalışmalar jeoparkı olumsuz
olarak etkilemeye şimdiden başlamış durumda. Kayaoyma kiliseye
Yolun tıpkı mevcut Ortahisar-Göreme yolunda olduğu gibi
gereken bilimsel alt yapı olmadan aceleyle açılmasının kabul edilemez olduğunu
dile getiren Çöloğlu, bir altyapı çalışması uğruna Kapadokya gibi eşi benzeri
olmayan bir doğa harikasının feda edilemeyeceğini söylüyor. Çöloğlu, bu
görüşüne dair Almanya’dan bir örnek veriyor: “Dünyada bir çok örnekte böylesi
özel yerlere araç girişi yasak ya da bir çok kurala bağlı. Almanya’da ufacık
bir şelâle ve jeoparka giderken (Dreimühlen Şelalesi)
“UÇHİSAR’DANDOĞALGAZIGETİRSELERYOLDÜZANCAKÇOKUZUNVEENERYAENERJİŞİRKETİNEMALİYETİÇOKARTIYOR”
Yol çalışmasına tepeden bakış. | Fotoğraf: Kapadokya Çevre Platformu. 12 Ağustos, 2022
Ortahisar’a doğalgaz yolu iddiası
Çöloğlu, Kapadokya Alan Başkanlığı’nın koruması gereken yeri korumayarak “vandalizme” teslim ettiğini savunuyor. “Bölgenin üst ölçek planlarına daha doğru düzgün başlanmadı. Sit irdelemesi daha yapılmadı. Alt ölçek plan kararları bile durdurulmuşken neye dayanarak ana aks yoluna karar verdiler? Sebep doğalgaz hattı mı?” diye soruyor. “Kapadokya alanı için doğalgaz unsuru tehlike arz etmiyor mu? Bu konunun riskleri, aksi bir durumda vereceği zararlar düşünüldü mü?”
Kapadokya Çevre Platformu sözcüsü Mükremin Tokmak yolun
doğalgaz hattı için yapıldığı iddiasını yüksek sesle dille getirenlerden.
Tokmak bu konuda şunları söylüyor: “Uçhisar’da doğalgaz var, Ürgüp’te var,
Göreme’de var. Uçhisar’dan doğalgazı getirseler yol düz aslında, asfaltın
kenarından döşenir borular. Ancak yol çok uzun ve Enerya adındaki enerji
şirketine maliyeti çok artıyor. Ürgüp’ten getirseler yine 4-
Yolun Ortahisar’a en kısa yoldan doğalgaz hattı döşenmesi için yapıldığı iddiası sadece Kapadokya Çevre Platformu üyelerinin değil, CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan’ın da iddiaları arasında. “Ortahisar Belediye Başkanı sıkışmış durumda. Doğalgaz sözü vermiş, doğalgazı da getiremiyor. Doğalgazın Ortahisar’a getirilmesi için iki tane yol var: Bir tanesi o yol yapacaklarını söyledikleri güzergâh, diğeri de Nevşehir’den ve Ürgüp’ten direkt olarak gelecek doğalgaz” diyor Sarıaslan. “Bu doğalgaz şirketi Ürgüp’le Nevşehir güzergâhından getirilecek doğalgazı maliyeti yüksek olduğu için getirmek istemiyor. Onun yerine kısa mesafede Göreme’den Ortahisar’a geçirmek istiyor. ‘Biz doğalgaz geçireceğiz’ gerekçesiyle orada bir şey yapamayacakları için yol yapmak istiyorlar.”
Kapadokya Çevre Platformu üyeleri, hafriyatın yol açtığı görüntünün gizlenebilmesi için hafriyat üzerine hayvan gübresi döküldüğünü gösteren bu görüntüleri sosyal medyada paylaştı. 6 Eylül, 2022
Gübreli kamuflaj
Yörenin tarihi ve doğal yapısına zarar vereceği iddiaları drone ve balon fotoğrafları ile basında geniş yer buldu. Ardından bir süre duran yol yapım çalışmaları geçtiğimiz günlerde yeniden başladı. Tonaj ve teker yapısı nedeniyle Kapadokya’ya girişinin yasak olduğu belirtilen iş makineleri ve kepçe yardımıyla yapımı süren yol çalışmalarında bir başka tartışma da yol hafriyatının döküldüğü yer.
Kapadokya Çevre Platformu üyeleri yol hafriyatının döküldüğü yere gidip yaptıkları çekimlerde, hafriyat dökülerek doldurulan vadinin ucunun Kapadokya’daki en bilindik yürüyüş güzergâhlarından birisi olan, yörenin jeolojik ve tarihi karakterinin en iyi görülebildiği alanlardan Zemi Vadisi’ne ulaştığını ileri sürüyorlar. Yolun üzüm bağları ve meyve bahçeleri arasından geçtiğini ve buraları yok ederek ilerlediğini belirten platform üyelerinin bir başka iddiası ise “ancak şeytanın aklına gelecek cinsten” diye yorumladıkları bir uygulama: Platform üyelerinin paylaştıkları video görüntüleri ve fotoğraflara göre hafriyatın gizlenebilmesi için üzerine hayvan gübresi döküldü.
Kapadokya nasıl korunur?
Göreme ile Ortahisar arasında yapımı süren yeni yol, adeta göz bebeğimiz gibi korumamız gereken Kapadokya’nın doğal ve tarihi güzelliklerini tehdit eden projelerden sadece birisi. Avanos ile Ürgüp arasında devam eden enerji nakil hattı çalışması, yöredeki taş ocağı, mermer, pomza, kil, bentonit gibi madencilik faaliyetleri, turizm tesislerinin yol açtığı tahribatlar, yapımı süren oteller, AVM inşaatları, balon turizminin tetiklediği vadilere kontrolsüzce giren arazi araçları, hızlı tren hattı projesi gibi çok sayıda proje ve faaliyet bölgede tahribatlara yol açıyor.
Tüm bu olan bitenler kuşkusuz Kapadokya’ya ciddi zararlar veriyor. Kapadokya’nın gelecek kuşaklara korunarak taşınabilmesi için bu tahribatların önlenmesi ve alanın bütüncül bir koruma kalkanı ile korunması şart. Aksi takdirde “koruma-kullanma dengesinin en hızlı biçimde yerine getirilmesi” amacıyla oluşturulan Alan Başkanlığı gibi kurumların asıl işlevi Kapadokya’yı korumaktan çok, sermayenin turizme yönelik taleplerinin ivedilikle yerine getirilmesinin altyapısını hazırlamak gibi görünüyor. Her halükârda olan Kapadokya’ya oluyor ve olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder