4 Ekim 2022 Salı

Bornova Kitap Günlerinde ekoloji söyleşisi: Ege Bölgesindeki çevre direnişlerinin kısa tarihi

 

04 Ekim 2022 15:42


Bornova 3. Kitap Günleri kapsamında gerçekleştirilen söyleşide Ege Bölgesindeki çevre mücadelelerinden kestiler konuşuldu.

 

Bornova 3. Kitap Günleri kapsamında gerçekleştirilen “Bergama’dan Sao Paulo Gemisi’ne Ege Bölgesindeki çevre mücadelelerini kısa tarihi” söyleşisinde Evrensel Gazetesi İzmir Temsilcisi Özer Akdemir, Ege Bölgesindeki ekoloji mücadelelerinden kesitler anlattı.

BERGAMA KÖYLÜLERİ NEDEN “MİLLİ TEHDİT UNSURU” SAYILDI?

Odysseia sahnesinde gerçekleştirilen söyleşide Akdemir, Ege Bölgesindeki çevre koruma mücadelelerinin ve özellikle Bergama köylülerinin altın madeni karşıtı direnişinin Türkiye’deki ekoloji mücadelesini önemli ölçüde etkilediğini dile getirdi. Akdemir, ulusal ve uluslararası düzeyde sempati uyandıran Bergama köylülerinin siyanürlü altın madeni karşıtı mücadelesinin toplumun diğer kesimlerinin taleplerini de dillendirmeye başladığını ve toplumsal muhalefette önemli bir soluk borusu olduğunu belirtti. Hareketin altın madencilerin önünde ciddi bir barikat görevi de görmesi ile hedef tahtasına oturtulduğunu aktaran Akdemir, bu nedenle köylü hareketinin MGK’da “Milli Güvenliği tehdit” olarak tanımlandığını ve bertaraf edilmesi için bir psikolojik savaş taktiği uygulandığını dile getirdi.

HABLEMİTOĞLU’NUN KATİLİNİ NEREDE ARAMAK LAZIM?

Dr. Necip Hablemitoğlu’nun yazdığı “Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası” kitabının bu psikolojik savaşın çok önemli bir unsuru olduğunu aktaran Akdemir, “Sahte belgeler, hayali kişiler ve gerçek dışı veriler üzerine kurgulanan bu kitabın ve kitabın suç duyurusu kabul edilerek DGM’de Bergama köylülerinin önderlerini Alman casusluğu ile yargılanmasının büyük etkisi ile Bergama köylü hareketi sönümlendirildi. Hablemitoğlu, kitabındaki sahte bilgilerin sorgulanacağı DGM’deki ilk duruşmadan 8 gün önce öldürüldü ve hala suikastı faili meçhul bırakıldı. Bu zamana kadar bir siyasi suikast faili meçhul kalmışsa tetikçiyi devletin koruduğunu çok açık söylemek gerekiyor. Altın madeni bir süre sonra Fethullah Gülen cemaatinin bir şirketine geçti ve Hablemitoğlu suikastında Gülen’cilerin parmağı olabileceğini 2011 yılındaki Kuyudaki Taş kitabımda yazmıştım. Yıllar sonra yaşanan gelişmeler kitabımdaki iddiaları doğrular nitelikte” diye konuştu.

 


Fotoğraf: Evrensel

BERGAMA KAPISI AÇILINCA…

Bergama direnişinin sönümlendirilmesi ile Anadolu’nun altın madenciliğine açıldığını ifade eden Akdemir, Kışladağ ve Efemçukuru altın madenleri ile ilgili süreçleri özetledi. Kışladağ’daki siyanür zehirlenmesi nedeniyle 1700 yurttaşın ölümün kıyısından döndüğünü aktaran Akdemir, zehirlenmenin üstünün valilik tarafından kapatıldığını dile getirdi. İzmir’in içme suyu havzasındaki Efemçukuru altın madeninin suları ağır metallerle kirlettiğinin bilirkişi raporu ile kanıtlandığını vurgulayan Akdemir, buna rağmen 12 yıldır işletilen madene karşı yerel yöneticilerin sessizliğini eleştirdi. Aynı şekilde Bornova’da, İzmir’in göbeğinde yıllardır iki çimento fabrikasının faaliyet gösterildiğini ve yerel yöneticilerin bu vahşete de sessiz kaldığını belirten Akdemir, “bu kent suçudur, milyonlarca yurttaşın sağlık hakkının birkaç sermayedara çiğnetilmesidir. Halktan yana, doğadan yana bir siyasi iktidar kurulmadan ne dünyada, ne ülkemizde insan ve diğer canlı yaşamı için sağlıklı bir çevrede yaşama hakkından söz edemeyeceğiz. Sorunların kaynağı kapitalist sistemdir ve insan türü dünya üzerinde varlığını devam ettirmek istiyorsa kapitalizmden kurtulmak, doğayla barışık bir yaşamı kurmak zorundadır” dedi.

KARABURUN, LATMOS, ALLİANOİ

Akdemir konuşmasında Karaburun yarımadasındaki RES ve GES talanına, Aydınlılara kapı-pencere açamaz hale getiren, suları, havayı ve toprağı kirleten JES faaliyetlerine de dikkat çekti. Gördes Barajının Ege Bölgesi’nin en önemli göllerinden olan Marmara Gölü’nü kuruttuğunu, Aliağa Çaltıdere’deki sulak alanın ise yat limanı yapılabilmesi için sulak alan korumasında çıkarılarak doldurulduğu anlatan Akdemir, baraj suları altında bırakılan Allianoi antik kenti, Çine İnce Kemer köprüsü ve Latmos dağında madencilerce yok edilen 8500 yıllı kaya resimlerine de değindi. Söyleşinin ardından Akdemir, Kor/Ginko yayınevinde kitaplarını imzaladı. (İzmir/EVRENSEL)

 https://www.evrensel.net/haber/471460/bornova-kitap-gunlerinde-ekoloji-soylesisi-ege-bolgesindeki-cevre-direnislerinin-kisa-tarihi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...