24 Ocak 2023 16:46
Yüz ölçümünün yüzde 89’u RES şirketleri tarafından parsellenen Karaburun’da halk ellerindeki yüzde 11'lik alanı da güneş enerji santrali (GES) projeleri ile paylaşmaya zorlanıyor.
Fotoğraf: Özer Akdemir
Özer AKDEMİR
Yüz ölçümünün yüzde 89’u rüzgar enerji santrali (RES) şirketleri tarafından parsellenen Karaburun’da kabus bitmiyor. İnsanlar ve diğer canlılar Yarımada’nın kalan yüzde 11’lik alanında sıkıştırılmışken, şimdi de bu alanı yeni güneş enerji santrali (GES) projeleri ile paylaşmaya zorlanıyorlar.
“RES, GES DERKEN BİZİM ALANIMIZ DARALIYOR”
İzmir Karaburun’un Eğlenhoca Mahallesi yakınlarındaki “GES Projesi için ÇED süreci duyurusu Çevre ve Şehircilik İklim Değişikliği İl Müdürlüğü web sayfasında geçen yıl kasım ayında yayımlandı. Duyuruya göre Mak Solar Enerji AŞ tarafından yapılması planlanan GES projesi orman ve tarım alanlarının yakınlarında yapılacak.
Eğlenhoca Mahallesi Muhtarı Çağlayan Devrim, GES projesinin zaten gittikçe daralan tarım ve mera alanlarına zarar vereceğinden endişeleniyor. GES’lerin dağlık alanlarda yapılmasına karşı olmadıklarını söyleyen Devrim, ancak bunların tarım alanı ve hayvan yetiştiriciliğinin olduğu yerlerde yapılmasının yanlış olduğunu söyledi.
Devrim, “Köyümüzde 12 hane vardı ve her hanede hayvancılık yapılırdı. Şu an bu 3-4 haneye düştü. Küçükbaş hayvancılık bitiyor. Bizim karakeçimiz var ve bu hayvanların sütlerindeki yağ oranı yüzde 11. Çok değerli bu. Piyasadaki sütlerdeki yağ oranı yüzde dörttür. En iyi olanı altıdır. Biz keçiciliğin artmasını isterken, özel ağaçlandırma alanı, RES, iletim hatları derken bizim alanımız daralıyor. Bir de bu GES ile kapladılar mı ovayı bizim orada hayvancılık bitti demektir” dedi. GES projelerinin iptal edilmesini istedikleri dilekçeleri il müdürlüğünün yanı sıra, belediyeye ve kaymakamlığa da verdiklerini belirten Devrim, “Bu kurumlar da bilsinler bizim bu işe karşı olduğumuzu. Bu şirketler santralleri kurduktan sonra gittikçe genişliyorlar ilerleyen zamanlarda” diye konuştu.
YUKARIOVACIK İÇİN BİR TEHDİT
GES proje tanıtım dosyasına göre GES yapılmak istenen alanın kuzey ve güneyinde orman alanı bulunuyor. Proje tanıdım dosyasında (PTD) proje inşası sırasında kazı çalışmaları yapılması ve ağaçların taşınmasından bahsedilirken, muhtarlık tarafından kurumlara verilen dilekçede projenin onaylanması ile marjinal tarım arazilerinin vasfını kaybetmesi, orman ve maki varlığına müdahale de söz konusu olabileceği ifade ediliyor. Dilekçede bu durumun Karaburun-Ildır Körfezi özel çevre koruma bölgesi flora-faunasını etkileyeceği belirtiliyor. Ayrıca üretilen elektriğin ulusal enerji şebekesine bağlantı noktasının henüz planlanmadığına dikkat çekilen dilekçede, bunun ileride projenin genişlemesi nedeniyle Yarımada’daki en verimli nadir tarımsal alanlardan olan Yukarıovacık için bir tehdit olacağı ifade edildi.
ŞİRKETLERE YÜZDE 89 YAŞAM İÇİN YÜZDE 11 YER AYRILDI!
Dilekçede mevcut RES’lerin yanında GES projesinin de kümülatif etkilerinin değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekilirken, “Yarımada’da mevcutta 140 rüzgar türbini bulunuyor. Karaburun Yarımadası’nın yüzde 89’unu kapsayacak şekilde 7 RES proje sahası bulunuyor. Bunun yanında Yarımada’nın geriye kalan yüzde 11’lik alanında Karaburun-Ildır Körfezi özel çevre koruma bölgesi koruma kararı sonrası inşası tamamlanan bir güneş enerji santrali, öneri veya ÇED aşamasında iki GES projesi mevcuttur. Yarımada insanıyla, kuşuyla, arısıyla, keçisiyle bu yüzde 11’lik payı şimdi de GES projeleri ile paylaşmak zorunda bırakılmaktadır” ifadelerine yer verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder