23 Nisan 2018 13:29
Manisa Salihli'deki Barış Mahallesi sakinleri, kurulmak
istenen jeotermal enerji santraline tepki göstererek, 'Kükürt solumak
istemiyoruz' dediler.
Özer AKDEMİR
Manisa
Manisa
Manisa Salihli'ye iki kilometre uzaklıktaki Barış
Mahallesine kurulmak istenen jeotermal enerji santraline (JES) karşı mahalleli
bir araya geldi. Yeşilçam Düğün Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıya
Barışkentlilerin yanı sıra, Caferbey köylüleri ve Salihliler de katıldı.
PARK ALANI JES ŞİRKETİNE KİRALANMIŞ
Toplantıda konuşan Barış mahallesinde oturan emekli öğretmen
Hakkı Uysal, JES kuyularının konutların yanı başına, birinci sınıf tarım
arazilerine açıldığını belirterek, "Belediye imarda park alanı olarak
gösterdiği yeri SANKO şirketine JES için kiralamış durumda. Bu usulsüz bir
işlem. Şirket hiçbir önlem almadan, doğayı kirleterek kuyu açma çalışmalarını
bir yıldır sürdürüyor. Caferbey Köyü'nden aldığı araziye kuracağı JES'te bizim
evlerimizin yanı başındaki kuyulardan çektiği suyu kullanacak. SANKO sondaj
sırasında çıkan içinde ağır metallerin olduğu çamurun üzerini bir gece de
toprakla örttü. Eğer bu JES çalışmalarını durduramazsak çok yakın bir gelecekte
bu güzel mahallede kokudan, pislikten oturamaz hale gelebiliriz"
dedi.
MÜCADELENİZ SON DERECE HAKLI VE MEŞRU
Toplantıya katılan EGEÇEP Yürütme Kurulu üyesi Özer Akdemir,
geçmiş yıllarda "temiz-yenilenebilir enerji kaynakları" diye termik
ve nükleer santrallere karşı alternatif olarak öneriler RES, JES, GES gibi
enerji üretim yöntemlerinin yarattığı çevresel-sağlık sorunlarının zaman
içerisinde ortaya çıkmaya başladığını belirtti. Ülkenin en güzel köşelerine,
halkın iznini, görüşünü almadan kurulmak istenen bu tür enerji üretim tesislerine
karşı halkın yaşam alanlarını koruma mücadelesi vermesinin Anayasal dayanakları
olduğunu ve son derece meşru bir zeminde bulunduğunu aktaran Akdemir, "Siz
izin vermediğiniz sürece buraya JES yapamazlar. Bunun için öncelikle bir araya
gelmek ve örgütlenmek gerekiyor" dedi. Gediz havzasında jeotermal ve
madencilik faaliyetlerinin yeraltı sularını kirlettiğine dair resmi raporları
gösteren Akdemir, konuşmasında yeni kurulan Ekoloji Birliği hakkında da
bilgiler verdi.
Fotoğraf: Özer Akdemir/EVRENSEL
ACİL GÖREV: ÖRGÜTLENMEK
Turgutludan gelen TURÇEP ve EGEÇEP Yürütme Kurulu üyesi
Metin Sert'de Salihli halkının geçtiğimiz yıllarda çevresel sorunlara karşı
gösterdiği duyarlılığın bir benzerinin Barışkent'teki JES'lere karşı ortaya
çıkmasının sevindirici olduğunu ifade etti. Örgütlenmenin en acil görev
olduğunu belirten Sert, Turgutlu'daki Çaldağı mücadelesi deneyiminden yola
çıkarak ekoloji mücadelesinin toplumsallaştırılmasının önemine dikkat çekti.
Toplantıda söz alan Barışkent ve Caferbey mahalleleri sakinleri de JES'lere karşşı düşüncelerini ifade ettiler.
Toplantıda söz alan Barışkent ve Caferbey mahalleleri sakinleri de JES'lere karşşı düşüncelerini ifade ettiler.
NAR AĞAÇLARIMIZ KURUDU
Mahalleliler şunları söyledi;
Hamdi Akgün: Burası eskiden narları ile ünlüydü. Narlar
İzmir'e, yurtdışına satılırdı. Sonra borlu su çıktı ve nar ağaçlarının hemen
hepsi kurudu. Ben evimin bahçesini betonladım, çünkü ağaç dikemiyorum, kuruyor.
Biz buraya sağlıklı yaşam için geldik, kanser olmak için değil.
EVLAT VEREBİLİR MİSİNİZ?
Mehmet Kahraman (Barış Mahallesi muhtarı): SANKO'nun
müdürü JES'in çevreye hiçbir zararı olmayacağını, olsa bile bütün zararı
karşılayacaklarını söyledi. Ben de ona "sen bana evlat verebilir misin?
Benim evladımın sağlığı bozulursa bunu nasıl karşılayabilirsin diye karşı
çıktım.
Tarık Baran: Şirket çalışma yapmak için geldiğinde hep
birlikte karşılarına dikilmeliyiz. Ben buna varım.
Hasan Namver: JES kuyusu açılan yer imarda park alanı
olarak gösteriliyor. Belediye kamuya, yani bize ait olan bir alanı bize
sormadan SANKO'ya nasıl kiralayabilir? Öncelikle belediyeden bunun hesabını
soralım, Meclis toplantısına katılıp. Sonra şirketin karşısına dikiliriz.
BİZİ YOK SAYAMAZLAR
Zülal Kiraz: Şirket bize bu JES'lerle ilgili hiç birşey
anlatmıyor. Milyar dolarlık yatırım yaptık diyorlar. İnsanız biz, insanca
yaşamak istiyorlar. İnsan sağlığının bedeli var mı? Bizi yok sayamazlar. Bu
topraklara sahip çıkmak vatan borcumuzdur.
TARLALARIN ORTASINDA KÜKÜRT KOKUSU
Toplantının ardından toplu olarak JES kuyularının olduğu
bölgeye giden vatandaşlar, kuyuların çevreye verdiği zararı gazetecilere
anlattılar. En yakın eve 20-30
metre uzaklıktaki kuyuların hemen yanı başı üzüm bağı ve
sebze tarlaları olduğu görülürken, kuyunun yanı başındaki altında plastik örtü
bulunan havuzdaki sudan kükürt kokusuna benzer bir kokunun yayıldığı dikkat
çekti. Kuyunun ve havuzun mahallelilerin ısrarlı çabaları sonrası tel örgü ile
çevrildiği dile getirildi.
JES HAVUZUNA DÜŞEN YILAN
Barış Mahallesi ile Caferbey köyü arasında kalan, yine
evlerin, yeni yapılan özel okulların yakınında bir yerde açılan kuyudan sürekli
olarak çevreye kükürt kokulu bir su akışı devam ediyordu. Herhangi bir koruyucu
tel örgünün olmadığı ve yaklaşık 40-50 metre uzunluğunda 5-6 metre genişliğindeki havuzun
çevresinde kuzu, keçi gibi hayvanların dolaşıyordu. Havuza düştüğü görülen bir
yılanın içindeki kükürt kokulu kirli sudan çıkmak için plastik örtüye tırmanmak
istemesi ancak kayarak düşmesi ise bu kuyu ve içinde kirli akışkan bulunan
çevre açısından ne derece tehlikeli olduğunu de ortaya koyuyor. Havuzların
hemen yakınlarında çocukların oyun oynaması da dikkat çekti.
Son Düzenlenme Tarihi: 23 Nisan 2018 14:41
https://www.evrensel.net/haber/350733/baris-mahallesinde-jese-tepkiler-suruyor-kukurt-solumak-istemiyoruz
http://sendika62.org/2018/04/salihlide-jeotermale-karsi-halk-bulusmasi-is-makinelerinin-calismasini-durdurmaliyiz-488064/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder