27 Ekim 2019 04:00
Ekoloji Birliğinin 26 Ekim’de Ankara Tandoğan’da yapmak
istediği miting Ankara Valiliği tarafından, 25 Ekim’de yasaklandı. Valilik 11
Ekim tarihinde kendilerine iletilen miting başvurusuna son güne kadar yanıt
vermedi. Böylece, ülkenin dört bir yanında günler öncesinden hummalı bir
şekilde “İklim krizine ve ekolojik yıkıma DUR diyoruz” başlıklı mitinge
hazırlıklara başlayanlara son güne kadar mitinge izin çıkıp çıkmadığının
belirsizliğini yaşattı.
Mitinge izin verilmemesine yönelik Ekoloji Birliğinin ilk açıklamasında
antidemokratik yasağa karşı tepki gösterildi. Mitingin yasaklanmasına dönük
gerek Ekoloji Birliği yürütme kurulu, gerekse yerellerdeki bileşenleri bu
durumu protesto eden basın toplantıları ve açıklamalar yaptı.
Ekoloji Birliğinin miting kararı ile ilgili görüşü 3 Ağustos
2019 tarihinde Ankara’da yapılan yürütme kurulu toplantısında konuşuldu ilk
olarak. Kaz Dağları’ndaki ekolojik yıkıma karşı her geçen gün büyüyen bir tepki
vardı o günlerde. On binlerce insan hem bu ekolojik tahribatı protesto etmek,
hem de birkaç gün önce başlayan “Su ve Vicdan Nöbeti”ne destek olmak için
ülkenin değişik yerlerinden Kaz Dağları’na, Balaban Tepesi’ne gidiyordu.
Ülkenin baş döndüren bir hızla değişen gündemi içerisinde
ekolojik yıkıma kamuoyunun dikkatinin çekildiği Kaz Dağları mücadelesi aslında
birçok yerdeki ekolojik yıkım ve talan görüntülerinin de gündem olması
bakımından bir ivme yaratabilir miydi?
Yerel ekoloji mücadelelerinin dayanışması ve ortak mücadele
birliği amacıyla 2018 yılı mart ayında Eskişehir’de 60 yerel ekoloji örgütü
tarafından kuruluşunu ilan eden Ekoloji Birliğinin yürütme kurulu toplantısında
bu sorunun yanıtı tartışıldı. Tartışmalar sonucunda tüm bileşenlerine ülke
genelinde Kaz Dağları kadar diğer ekolojik mücadelelerin de katılımıyla büyük
bir Ekoloji Mitingi yapılmasına yönelik öneri götürülmesi kararı alındı.
14 Eylül tarihinde Kaz Dağları mücadelesi ile dayanışma
içinde olunduğu mesajını vermek, hem de devam eden Su ve Vicdan Nöbeti’ni
ziyaret etmek üzere Çanakkale’de toplanan Ekoloji Birliği Yürütme Kurulu
öğleden önceki oturumunda miting konusunu değerlendirdi. Bileşenlerden gelen
görüşler doğrultusunda mitingin 26 Ekim Cumartesi günü Ankara’da yapılması
kararı verildi.
Ne hazindir ki “Her ağacın kurdu özünden olur” atasözünü
doğrular nitelikte gelişmeler yaşandı ilerleyen süreçte. Türkiye’deki ekoloji
ve emek örgütlerinin dayanışma içerisinde ortak gerçekleştirme çabasına
girdikleri mitinge karşı ayak oyunları gecikmedi. Yalan yanlış gerekçelerle,
sosyal medya üzerinden açık açık mitinge katılmayın çağrısı yapan birkaç
kişinin bu “bozgunculuk” çabasına hiç kimsenin itibar etmemesi ekoloji
mücadelesi içerisinde yer alan yaşam savunucularının ve yerel direnişlerin
düşünsel anlamda da olgunluğunu ortaya koydu.
Öte yandan, mitinge dair görüşleri sorulan bazı siyasi parti
temsilcilerinin “Tüm ekoloji mücadelelerini destekliyoruz” dedikten sonra
kurdukları “ancak” cümlesi de Ekoloji Birliği mitingine destek konusunda
gösterdikleri ikircikli tutumun işaretiydi. “Bütün ekoloji mücadele ve
eylemlerini destekliyoruz” diyenler, parti programlarındaki ekoloji maddesi ile
övünenler Ekoloji Birliğinin Ankara mitingine hemen hemen hiçbir katkıda
bulunmayarak samimiyet testinden sınıfta kaldılar.
Bazı illerde ise kendisini “sol-sosyalist-özgürlükçü” gibi
tanımlarla ifade eden ve ekoloji mücadelesini önemsediğini her fırsatta ileri
süren partiler açıktan “Ekoloji Birliğinin mitingini desteklemiyoruz” diye
herhangi bir gerekçe ileri sürmeden miting karşıtı açıklamalar yapabildiler.
Tüm bu karşıt çabalara rağmen Ekoloji Birliğinin mitingine
açık destek emek ve meslek örgütlerinden geldi. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB
mitingi desteklediklerine dair açıklama yaparken, DİSK ve KESK bileşenlerine
mitinge olanaklar ölçüsünde katılım çağrısında bulundular. Ayrıca Emek Partisi
de tüm örgütlerine gönderdiği yazıda mitinge katılım ve destek çağrısında
bulundu.
Her şeye rağmen, Ekoloji Birliğinin ülkedeki tüm ekolojik
meselelere dair muhatabın kendisi olduğunu ortaya koyan bu cesur çıkışıyla,
irili ufaklı 60 bileşeninin önemli bölümü tarafından yapılan miting
çalışmasıyla, emek örgütlerinin konfederasyon düzeyinde desteğini alması ve
başta Kaz Dağı olmak üzere diğer ekolojik sorunları gündemde tutmasıyla daha
baştan bu mitingin başarılı olduğu söylenebilir.
Bu miting girişimi bir ilk oldu. İlk kez ülkenin dört bir
yanından yaşam savunucuları ile emek, meslek örgütleri, siyasi partiler omuz
omuza ekolojik odaklı bir mitingde meydana çıkma çabası içinde oldular. Emek,
demokrasi ve ekoloji alanındaki saldırılara karşı ortak bir direniş cephesinin
oluşturulması bakımından bu miting girişimi Ankara Valiliğinin engellemesine
rağmen başarılıdır denebilir. Valilik yasağı bir demokrasi ayıbıdır! Ekoloji
hareketinin gelişimini durdurmak bir yana daha da ileri taşıyacak ve ters
tepecektir.
https://www.evrensel.net/yazi/85008/yasaklanan-ekoloji-birligi-mitinginin-gosterdiklerihttps://ekolojibirligi.org/yasaklanan-ekoloji-birligi-mitinginin-gosterdikleri/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder