19 Ekim 2019 17:49
“Gümüşhane’de ve ülkemizdeki altın madenlerinin çevre ve
toplum sağlığına etkileri” başlıklı panelde Evrensel İzmir temsilcisi ve
Ekoloji Birliği yürütme kurulu üyesi Özer Akdemir de konuşmacıydı.
Fotoğraf: Evrensel
Gümüşhaneliler Dayanışma Platformu (GÜDAP) tarafından
gerçekleştirilen “Gümüşhane'de ve ülkemizdeki altın madenlerinin çevre ve
toplum sağlığına etkileri” başlıklı panel dün akşam Avcılar Barış Manço Kültür
Merkezinde gerçekleştirildi.
Moderatörlüğünü maden mühendisi Süleyman Koç’un yaptığı
panelin ilk konuşmacısı Evrensel İzmir temsilcisi ve Ekoloji Birliği yürütme
kurulu üyesi Özer Akdemir oldu. Gümüşhanedeki altın madenleri ile ilgili
yaptığı haberlerden örnekler veren Akdemir, “2014 yılında yaptığım haberde Kara
Mustafa köyü deresine madenin atık sularını karıştığına dair köylülerin
iddialarını dile getirmiştim. Aradan 5 yıl geçtikten sonra dereye siyanürlü
atık karışması nedeniyle 192 köylü zehirlendi. Bir işçinin siyanürle öldüğü
tıbbi raporlarla ortaya konmasına rağmen savcılık dosyayı kapattı” dedi.
Yöredeki köylülerin ve madende çalışan işçilerin sahipsiz olduğunu belirten
Akdemir, “İşçiler aylardır maaşlarını alamadığı gibi tarımı, hayvancılığı bu
madenler tarafından bitme noktasına gelen köyüler de seslerini çıkaramıyor”
diye konuştu. Ülkedeki ekoloji mücadelelerinden başarılı olan direniş
örneklerini anlatan Akdemir, “Başarının yolu şu; yurttaş Anayasa’nın kendisine
verdiği ödevle yaşam alanını, çevreyi korumak için bu şirketleri topraklarına,
sularına sokmayacak. Yaşam nöbeti tutacak ve her koşulda çocuklarının geleceği
için direnecek” dedi. Akdemir konuşmasının sonunda Ekoloji Birliği tarafından
26 Ekim’de Ankara’da yapılacak olan “İklim Krizine ve Ekolojik Yıkıma DUR
diyoruz” mitingine katılım çağrısı yaptı.
"GÜMÜŞHANELİLER ZEHİRLENİYOR"
Panelin ikinci konuşmacısı olan TMMOB Yürütme Kurulu üyesi
Cemalettin Küçük, altın işletmeciliği ve kullanılan siyanürün çevreye ve
sağlığa etkilerini anlattı. Ülkenin dört bir yanında gidip gördüğü altın
madenlerin yol açtığı doğa tahribatının korkunç olduğunu ifade eden Küçük,
“Dünyanın hiçbir yerinde böylesine güzel bir coğrafyada bu kadar vahşi
madencilik faaliyeti yaptırmazlar. Gümüşhanede’ki madenlere defalarca gidip
çeşitli yıllarda basına yaptığıma açıklamalarda bu bölgede yaşayan insanların
zehirlendiklerini ifade ettim. Bugün bu çok açık biçimde ortaya çıkıyor ve
maalesef bir işçi canından oldu” dedi. Maden talanına karşı direnenlere
geçmişte Bergama’da olduğu gibi “arkalarında dış güçler var Alman vakıfları
var” iftiralarının atıldığını aktaran Küçük, “Oysa baktığımızda tam tersi bütün
altın madenciliğinin arkasında Alman sermayesini görürüz. Siyanürü üretip
dünyaya satanlar Almanlar” dedi. Gümüşhanelilerin yıllardır sahipsiz olduğunu,
gelmiş geçmiş yerel yönetici ve siyasilerin kendi memleketlerine sahip
çıkmadıklarını belirten Küçük, CHP lideri Kılıçdaroğlunu’da madencilerle
görüştüğü için eleştirdi.
"BERGAMA’DAKİ SİYANÜR SİGARADAKİNDEN DAHA AZ"
Panelin son konuşmacısı olan Ziraat mühendisi Cenk İsmail Akkuş,
madenciliğe sürdürülebilir kalkınma kavramı üzerinden yaklaştı. He türlü üretim
faaliyetinin çevre açısından olumsuzluk yaratacak riskler taşıdığı söyleyen
Akkuş, bunları koruyacak mevzuatın olmasına rağmen denetimde yaşanan
eksiklikler nedeniyle çevresel tahribatların boyutunun büyüdüğünü ileri sürdü.
Bergama’daki altın madenin atık havuzundaki siyanür oranının bir sigaradan bile
olduğunu iddia eden Akkuş’un madenciliği savunan sözleri salonda zaman zaman
tepkilerin yükselmesine neden oldu.
Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin de katılıp kısa
bir konuşma yaptığı panelde, çok sayıda milletvekili, siyasi parti temsilcileri
de söz alarak görüşlerini ifade ettiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder