Aydın Çine'ye bağlı Topçam köyünün başı maden işletmeleriyle
belada. Evine
Topçam köyündeki maden işletmesi | Fotoğraflar: Zeynep Coşkun
Özer AKDEMİR
Aydın Çine'ye bağlı Topçam köyünde, Eysim Madencilik
şirketinin taşeronu olan firma, Coşkun ailesinin evine sadece
YÜREKLERİ AĞIZLARINDA YAŞIYORLAR
Madran Dağı eteklerindeki Topçam Köyü, fıstık çamlarından elde edilen ekonomik değeri yüksek künar yetiştiriciliğinin yoğun yapıldığı bir köy. Aynı zamanda Türkiye'nin en kaliteli kaynak suları arasında sayılan suyun yüzeye çıktığı yer olan köyün başı yıllardır maden işletmeleriyle belada.
Coşkun ailesi, madenlerden en çok etkilenen köylüler
arasında yer alıyor. Ailenin evi, Eysim Madencilik tarafından işletilen ocağa
sadece
Şirket tarafından ölümle bile tehdit edildiğini söyleyen aile, adeta doğup büyüdükleri topraklardan kovulmak isteniyor.
Geçtiğimiz aylarda Eysim Madencilik tarafından taşeron bir firmaya devredildiği ileri sürülen madendeki patlamalar, ocağın dibindeki evlerinde yaşam mücadelesi veren ailenin hayatını kabusa çeviriyor. Defalarca çatılarına ve avlularına taşlar düşen ailenin hayvanları da korkudan düşük yapıyor. Cennet Coşkun ise yaşadıkları stres sebebiyle panik atak krizleri geçiriyor.
JANDARMA TUTUNAK BİLE TUTMAMIŞ
Defalarca şikayet dilekçeleri veren, madene karşı davalar açan ailenin sorununa şu ana kadar kulak veren resmi bir kurum olmadı.
Dün madendeki patlatmayı cep telefonu kamerasıyla görüntüleyen Cennet Coşkun, kısa bir süre sonra panik atak geçirerek bayıldı.
Coşkun ailesinin kızları Zeynep Coşkun, patlatma öncesi evlerinin yakınına gelerek, çalışmalara engel olmalarına karşı önlem alan jandarmanın, kendilerine yaşatılanlara hiçbir müdahalede bulunmadığı söyledi.
Zeynep Coşkun, "Taşlar havada uçuşup evin üzerine yağarken bırakın ses çıkarmayı, tutanak bile tutmamış jandarma. Biz bir şey yapamayız demişler" dedi.
Kendisi Aydın'da çalıştığı için patlatma sırasında orada olmadığını ancak anne ve babasıyla görüştüğünü aktaran Zeynep Coşkun, "Babam dışarıda olduğu için annem patlatma anından hemen sonra ona bir şey olacak kaygısıyla kayıttan çıkmış. Patlatmanın ardından bazı firma çalışanları annemi tehdit ederken içlerinden bir mühendis ise yaşattıkları korku nedeniyle özür dilemiş" dedi.
"MADENCİYE SATSAK SORUN YOK AMA SATMAZSAK..."
Dünkü patlatmanın ardından taşeron şirket görevlileriyle tartıştıklarını belirten Ali Coşkun ise Orman İdaresinin de kendilerini arazilerini satmaya zorladığını iddia etti. Coşkun şunları söyledi:
"Bana bu arazi dedemden, babamdan miras kalma. Yıllardır ekip diker otururum. Üretim için beş farklı devlet kurumundan iznim, elektrik ve suyum var. Burayı madencilere satmak istesem hiçbir sıkıntı yok ama satmayacağız dedik mi Orman İdaresi bize 'Burası orman arazisi, devletin malı, hiçbir hakkınız yok' diyor. Maden burası orman idaresinin, bu köyün tamamı öyle, orman köylerinin hemen hepsi öyle, çıkarsınlar o zaman köyü buradan."
ÇİYAP: DEVLET KURUMLARI KADAR BELEDİYE DE SUÇA ORTAK
Coşkun ailesinin aylardır madencilerin taciz ve tehditleri altında yaşam savaşı verdiklerini belirten Çine Yaşam Platformu (ÇİYAP) Sözcüsü Ahmet Uslu, devlet kurumlarına tepki gösterdi.
Uslu, "Devlet kurumları üç maymunu oynuyorlar buradaki
hukuksuzluk karşısında. Evlere, insanların ve hayvanların yaşadığı bir yere 50-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder