07 Temmuz 2022 14:54
Çanakkale’ye bağlı Ayvacık ilçesi halkı, Arıklı köyü topraklarında uranyum-toryum madeni sondajları açan MTA hakkında suç duyurusunda bulundu.
Fotoğraf: Arıklı Dayanışması
Özer AKDEMİR
İzmir
Çanakkale’ye bağlı Ayvacık ilçesi halkı, Arıklı köyü topraklarında MTA tarafından yapılan uranyum-toryum madeni sondajlarına karşı seslerini yükseltiyorlar. Geçtiğimiz günlerde köyde bir toplantı gerçekleştiren Nusratlı, Hasanobası, Ahmetçe, Sazlı, Kozlu, Büyükhusun, Demirci ve Hüseyinfakı köylüleri dün de sondaj çalışmaları nedeniyle MTA hakkında suç duyurusunda bulundular.
MTA SONDAJLARINA KARŞI SUÇ DUYURUSU
Bir süredir Ayvacık Arıklı köyü yakınlarındaki ormanlı alanda sondaj çalışmalarını yürüten MTA’nın uranyum ve toryum gibi radyoaktif madenler aradığının öğrenilmesi üzerine köyüler harekete geçti. 5 Temmuz Salı akşam saatlerinde köyde Arıklı Dayanışması ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından köy meydanında bilim insanlarının ve uzmanların çevrimiçi katıldığı bir toplantı yapıldı. Toplantıda uranyum madenciliğini çevre ve sağlığa yapabileceği olumsuz etkileri öğrenen köylüler, ertesi gün sondaj çalışmalarının durdurulması ve 1970-80’lerde yapılan sondaj alanlarının rehabilite edilmesi taleplerini içeren dilekçeleri kaymakamlığa verdiler. Ayvacık Cumhuriyet Başsavcılığına da giden vatandaşlar Çevre Etki Değerlendirme Raporu ve herhangi bir ÇED kararı olmayan arama sondajlarına izin verenler ve MTA hakkında soruşturma açılması talebiyle suç duyurusunda bulundular.
JANDARMADAN KÖYLÜLERİN ÖNÜNE BARİKAT
Yöre halkı daha sonra Arıklı Köyü meydanında toplanarak bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklamasında da yetkililerden maden sondajlarının derhal durdurulması, MTA’nın ise köyü terk etmesini istediler. Basın açıklamasını sondaj alanında da yapmak isteyen köyüler jandarma engeli ile karşılaştı. Köyden sondaj alanına doğru yola çıkan araçların yolu jandarma tarafından kesilerek köylülerin sondajlara gitmelerine engel olundu.
Köylüler durumu protesto ederek “Jandarma Yolu Aç” diye slogan atarken, jandarmanın yolu açmaması üzerine basın açıklaması yol üzerinde gerçekleştirildi. Cansu Alkaya Çam tarafından okunan basın açıklamasında bölgede daha önce uranyum sondajlarının yapıldığı hatırlatılarak, “Çok sayıda bilimsel rapora göre 2000’li yıllarda bölgede yapılan ölçümlerde hem çeşitli kayaçlarda hem de eski sondaj alanlarında yüksek oranlarda radyasyon saptanmıştır. Sağlık Bakanlığı tarafından da bölgedeki köylerde ölçümler yapıldığı, evlerdeki ölçümlerin sınır değerler altında olduğu ancak evlerin zaman zaman havalandırılması gerektiğinin halka söylendiği belirtilmektedir. Ancak ne yazık ki yörede yaşayan halka, bizlere bu bilgiler anlatılmamaktadır” denildi.
ÇOK ENDİŞELİYİZ!
Eski sondaj alanlarında radyasyon tehdidi olduğu ve henüz bu bölgelerde herhangi bir iyileştirme, rehabilitasyon yapılmadığının belirtildiği açıklamada; “ÇED Raporu alınmadan yeni sondajlara başlanmasını kabul etmiyoruz. Bu sondajlar köyümüze, bölgemize, burada yaşayan bizlere, hayvanlara, su kaynaklarımıza, havamıza, toprağımıza zarar verecektir. Manisa’nın Köprübaşı İlçesi’nde, Söke’nin Kısır Köyü’nde uranyum arama ve işletmesi yapılan yerlerde yüksek radyasyon değerleri ölçüldüğünü ve yöre halkının kansere yakalandığını duyuyoruz. Çok endişeliyiz. Kanser olmak, ölmek istemiyoruz. Topraklarımızda sağlıklı yaşamak ve çocuklarımıza temiz toprak, hava ve su bırakmak istiyoruz” ifadelerine yer verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder