Eda AKTAŞ
İzmir
İzmir
Efemçukuru Altın Madeni’ne karşı köyünde tek başına direnen
Keçi Çobanı Ahmet Karaçam’ın yaşamını ve mücadelesini anlatan “Yalnız Efe”
belgeselinin ilk gösterimi Documentarist 12. İstanbul Belgesel Günlerinde
yapıldı. Belgeselin yönetmenliğini İzmirli iki gazeteci Sevgi Halime Özçelik ve
Özer Akdemir yaptı. Belgeselin yönetmenlerinden Sevgi Halime Özçelik
yurtdışında olduğu için diğer yönetmeni, aynı zamanda Evrensel gazetesi İzmir
temsilcisi Özer Akdemir ile belgesel üzerine söyleştik.
"Yalnız Efe" Ahmet Karaçam | Fotoğraf: Barış Özel
Belgeselinizin konusunu kısaca anlatır mısınız?
İzmir’in 20 kilometre uzağındaki Efemçukuru köyünde
yapılan altın madenciliğine karşı direnen tek köylü Çoban Ahmet Karaçam’ın hem
yaşamını hem de direnişinin öyküsünü anlatmaya çalıştık. Efemçukuru Altın
Madeni İzmir’in su havzasında yer alıyor. Kentin içme suyu açısından çok önemli
bir noktada olan altın maden şirketinin içme sularını kirlettiği bilimsel
olarak kanıtlanmış durumda. İlk sondaj ile başlayan yaklaşık 15 yılı aşkın bir
süreci var altın madeninin. Maden fiili olarak 6-7 yıldır üretimini sürdürüyor.
Bir gazetci olarak süreci başından bugüne kadar izlemeye çalışıyorum. İlk başta
oradaki köylüler madene karşı çıktılar, aylarca direndiler. Sonra, iktidarın
arazilerini satmayan köylülerin arazilerine acele kamulaştırma kararı ile el
koymasının ardından köylülerin direnci kırıldı. Sadece bir köylü, Keçi Çobanı
Ahmet Karçam madene bağını satmadı. Biz o köylünün öyküsünü anlatmaya çalıştık
belgeselde. Ahmet Karaçam’ın bağı maden galerisinin giriş kapısına 100 metre uzaklıkta
yıllardır çobanlık yapıyor yoksul bir insan ve bulunduğu arazide maden
açısından son derece stratejik bir yerde. Ahmet ağabey şirketin vermeyi teklif
ettiği astronomik paralara rağmen bağını satmadı, kamulaştırma kararına dava
açarak direndi ve hâlâ direniyor.
Belgeselin ismi neden “Yalnız Efe”?
Efemçukuru Köyü, Kurtuluş Savaşı döneminde Yunan işgaline
karşı Efelerin karargahı, direnişçilerin yurt edindiği bir yer. Hâlâ köyde o
günlere ait direniş öyküleri anlatılıyor. Maden, köyde istediği bütün
arazileri, iktidarın açık desteği ile almasına rağmen sadece Ahmet Karaçam’ın
bağını alamadı. Ahmet Karaçam, hem uluslararası bir altın tekeline, hem onu
destekleyen iktidara tek başına direndi. Efemçukuru mücadelesini bilen
İzmirliler ve kendi köylüleri bu nedenle Karaçam’a “Yalnız Efe” adını taktılar.
Belgeselin adı oradan geliyor.
"Yalnız Efe" Ahmet Karaçam ve belgesel ekibi. |
Fotoğraf: Barış Özel
Belgeseli çekerken zorluklar yaşadınız mı?
Öncelikle teknik açıdan son derece yetersiz ekipmanlarımızla
ve tam anlamıyla “sıfır bütçe” ile bir çekim süreci yaşadık. İkincisi
köylülerin büyük çoğunluğunun direnişi bırakıp madenle ekonomik ilişki
içerisinde olması nedeniyle onlarla yaptığımız çekimlerde de bir takım
sıkıntılar yaşadık. Eskiden direnişçi olan birçok köylü madene işçi olarak
girmişti. Ama belki de yaşadığımız en önemli sorun Ahmet ağabeye ulaşmak oldu.
Kendisi cep telefonu da kullanmıyor ve çobanlık yaptığı için sabahtan gece
yarısına kadar dağlarda. Bir yerde 15 dakikadan fazla duramıyor, çünkü keçiler
durmuyor. Biz Ahmet ağabeyin geçtiği güzergahları ezberleyip nerede mola
verdiğini öğrendik. Sonra onunla mola verdiği yerlerde 15-20 dakikalık
söyleşiler yaptık. Tabii bir de o bölgenin doğa koşulları, coğrafi şartlar var.
Dağlar, tepeler, ormanlık içerisinde yaptık çekimlerimizi.
"HEM SORUNLAR HEM DE İLGİ ÇOĞALDI"
Son dönemde ekoloji sorununu gündem alan birçok belgesel
çekildi. Bu ilgi artışını nasıl yorumluyorsunuz?
Ekoloji mücadelesini konu alan belgeseller son yıllarda
arttı, bu sevindirici bir şey. Bir konuda belgesel sayısı artıyorsa aslında o
konuya dair hem sorunlar hem de ilgi çoğalmıştır demek ki. Ekolojik sorunlar
özellikle AKP iktidarları döneminde her geçen yıl arttı. Buna karşı verilen
mücadeleler de artıyor. Sanat, bilim ve edebiyatta bunlara kayıtsız kalmıyor.
Doğal olarak bunları anlatma çabası içerisinde. Bu anlamda baktığımızda
ekolojik sorunlar ve mücadelenin sanatla, edebiyatla anlatılmaya başlanması son
derece olumlu. Bizim belgesel de bunlardan birisi.
"SON DERECE DUYGUSALLAŞTI"
Yalnız Efe Ahmet Karaçam belgeseli izlediğinde tepkisi ne
oldu?
Ahmet ağabeye belgeselin son halini dağlarda keçilerini
gezdirirken kısıtlı imkanlarda izettik.
Birkaç arkadaşla birlikte gittik ve arkadaşlar keçiler ile
ilgilenirken Ahmet ağabey aracın içerisinde laptop ile belgeseli izledi. Son
derece duygusallaştı. Çok beğendiğini söyleyip bize teşekkür etti. Umarım
izleyiciler de beğenir.
Son olarak belgeseliniz ekoloji mücadelesi verenlere ne
söylüyor, nasıl bir mesaj veriyor?
Tek kelimeyle bir direniş güzellemesi denebilir “Yalnız
Efe”ye. Tek kişi de kalınsa direnmeye devam edilmesinin önemine dikkat çekmek
istedik. Çünkü Ahmet Karaçam’ın tek başına direnişe devam etmesi sonucu iktidar
koyduğu yasaları değiştirmek zorunda kaldı. Bir kişinin bile direndiği yerde
umut vardır. Direnişler sadece mücadeleden vazgeçildiğinde kaybedilir. Ahmet
Karaçam’ın bu direniş öyküsü ülkemizde çok zor koşullarda devam eden ekoloji
mücadelelerine olumlu bir örnek, bir moral motivasyon desteğidir diye düşünüyoruz.
Fragman: https://www.youtube.com/watch?v=lRdpQ9jIjac&feature=youtu.be
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder