Sinop Gerzelilerin termik santrale karşı direnişine yıllar sonra ceza verildi. Davanın avukatlarından Fevzi Özlüer devletin Gerzelilere düşman hukuku uyguladığını dile getirdi.
Fotoğraf: Özer Akdemir I Evrensel
Özer AKDEMİR
İzmir
Sinop Gerzelilerin termik santrale karşı direnişine yıllar sonra ceza verildi. Termik santralin Yaykıl köyü yakınlarında işletme kurmasına karşı direnen Gerzelilere açılan davada 37 kişiye toplamda 42 yıl 10 ay hapis ve 63 bin TL para cezası verildi. Davanın avukatlarından Fevzi Özlüer devletin Gerzelilere düşman hukuku uyguladığını dile getirdi.
DÜNYANIN EN ETKİLİ ON ÇEVRE DİRENİŞİNDEN BİRİSİ
Ülkenin en büyük sermaye odaklarından Anadolu Grubu tarafından Gerze Yaykıl köyü yakınında yapılmak istenen termik santrale karşı Gerzeliler yıllarca süren son derece kararlı bir mücadele süreci yürüttüler. Dünyanın en etkili 10 çevre direnişinden birisi olarak değerlendirilen Gerze direnişine kadın, çoluk, çocuk her yaştan Gerzelilerin ve köylülerin yoğun katılımı oldu.
Termik santral kurulmak istenen alana giden yol üzerine direniş çadırları kurarak nöbete başlayan Gerzeliler aylarca termik santral araçlarının geçişine izin vermediler. Termikçi şirketin sondaj makinelerinin alana gidebilmesi için robokop giysili polis jandarmalardan oluşan devletin kolluk güçleri TOMA'lar eşliğinde direnişe müdahale ederken, 5 Eylül 2011 tarihinde meydana gelen ve 24 saat boyunca devam eden olaylar sonrası şirket ve devlet güçleri alandan çekilmek zorunda kaldılar.
KÖYLÜLER ARI KOVANLARI İLE DİRENDİLER
Saatlerce Gerzelilerin deyimiyle "adeta bir meydan muhaberesi gibi" gelişen olaylarda biber gazı, tazyikli su ve kolluk şiddetine direnen köylüler, arı kovanlarını bile savunma amaçlı kullanmışlardı. Köylülerin kararlı direnişi sonrası şirket araziyi terk ederken, 2013 yılında bu direnişe katılan Gerzeliler hakkında "sondaj çalışması için gelen kamyonlara ve işçilere taş atmak suretiyle iş ve çalışma hürriyetini ihlal, mala zarar verme, jandarma ve emniyet görevlilerine silahla görevi yaptırmamak için direnme" gibi suçlamalarla dava açılmıştı.
Gerze Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ve 32 celse süren dava geçtiğimiz günlerde sonuçlandı. Mahkeme 21 Gerzelinin İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali ve Görevi Yaptırmamak İçin Direnme suçlarından beraatlerine karar verirken, 37 kişiye toplamda 42 yıl 10 ay ay hapis ve 63 bin TL para cezası verildi. Beraat edenler arasında iddianamede "Jandarma ve Emniyet görevlilerine elinde bulunan sopa ile vurmak suretiyle birden fazla kişi ile birlikte ve silahla görevi yaptırmamak için direnme suçunu ve hukuka aykırı olup cebir şeklinde gelişen bu eylemi ile şikayetçi şirket ve olay yerine sondaj çalışması için gelen kişilere karşı birden fazla kişi ile birlikte ve silahla iş ve çalışma hürriyetini ihlal" suçlamaları yöneltilen, bugün Birgün Gazetesinde ekoloji editörü olarak görev yapan Gökay Başcan da yer aldı. Olaylar sırasında yaşı küçük olduğu için açılan davada "suça sürüklenen çocuk" olarak bahsedilen Başcan, kendisinin de sanık olarak yer aldığı ve yıllar sonra sonuçlanan davanın haberini ilk yapan gazeteci oldu.
GERZELİLERİN HAKLI OLDUĞU ZAMANLA GÖRÜLDÜ
Kararla ilgili görüşlerini aldığımız davanın avukatlarından Fevzi Özlüer, devletin Gerzelilere düşman hukuku işlettiğini dile getirdi. Gerze halkının termik santralin hukuka aykırı olduğunu belirterek bu projenin iptalini istediğini aktaran Özlüer şunları dile getirdi; "Dört yıl süren kararlı mücadele sonrasında devlette projenin yanlış olduğunu kabul etti ve rafa kaldırdı. Firmaya izin verilmedi. Bu tamamen Gerze halkının ve direnişin başarısıdır."
Gerze halkının temelde kömürlü termik santral projesine karşı olduğu için direndiğini ve projenin de iptal edildiğini kaydeden Özlüer, "Ceza hakimi davayı bu bağlamından kopartarak olayı bir kriminal vakaya dönüştürecek bir karar vermiştir. Sanki bir grup vatandaş bir sabah toplanmış ve kolluğa direnmiş gibi bir karar ortaya çıkmıştır. Oysa devletin de daha sonradan kabul ettiği üzere bu işletme en başından hukuka aykırı hale gelmiş ve izinler hem resen hem de dava yoluyla iptal edilmiştir. Mahkeme yoluyla lisansı iptal edilen bir faaliyeti kolluk güçlerinin koruması hukuka aykırıdır. Bunu o gün de Gerzeliler hem mahkemeye hem de kolluğa iletmişlerdir" dedi.
"BU CEZALAR SADECE GERZELİLERE DEĞİL"
Gerzelilere verilen bu cezaların çevre mücadelesine yönelik güçlü bir siyasal müdahale olarak gördüğünü ifade eden Özlüer, "Bu cezanın hukuki dayanağı ortadan kalktı. Lisansı iptal edildi. Devletin bu faaliyeti koruması hukuken boşa düştü. Yurttaş haklı çıktı. Peki o halde bu cezalar neden verildi? Bu cezalar Gerzelilere verilmedi. Erbalılara, Kazdağılılara, Çinelilere, Silopililere de verildi. Bu cezalar önlem amaçlı ve ders verme işlevi taşıyor" dedi.
"TOPRAKLARINI KORUMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY YAPMAYANLAR BU CEZALARA TABİİ Kİ İTİRAZ EDECEK"
Yeşil Gerze Çevre Platformundan Şengül Çalışkan Şahin de, "Termik santrale karşı yürütülen ve 7 yıl süren mücadelede, bizlere karşı defalarca dava açılmıştı. Gerze-Yaykıl direnişinde en büyük dava, '5 Eylül 2011 Yaykıl Direnişi'yle ilgili olandır. 2 Ekim 2013'te ilk duruşması yapılan davada, 40 yaşam savunucusu başta, '2911 Sayılı Gösteri ve Yürüyüşleri Yasasına muhalefet' olmak üzere 'güvenlik güçlerine görevlerini yaptırmamak için direnmek', 'iş ve çalışma hürriyetini engellemek' gibi pek çok suçlamayla karşı karşıya kaldılar. Sekiz yıl süren dava, 26 Ocak 2021 günü yapılan 32. duruşmasında karara bağlandı. Gerzeli ve Yaykıllılardan oluşan 37 kişiye, toplamda yaklaşık 42 yıl hapis cezası verildi. Anayasa'nın 56. Maddesi gereğince topraklarını korumaktan başka bir şey yapmayan bu insanlar, kendilerine verilen bu cezalara tabii ki itiraz edeceklerdir" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder