21 Mayıs 2023 17:34
Prof. Dr. Ali Şahin, Bakan Mahmut Özer'in PIRLS sonuçlarına göre Türkiye'nin puanını en çok arttıran ikinci ülke olduğu açıklamasının gerçeği yansıtmadığını, algı yaratmaya dönük olduğunu belirtti.
Arşiv | İzmir'de 3 okulun eğitim verdiği bina | Fotoğraf: MA
Özer AKDEMİR
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer geçtiğimiz gülerde yaptığı açıklamada Uluslararası Okuma Becerilerinde Gelişim Araştırması (PIRLS) sonuçlarına göre Türkiye'nin puanını en çok arttıran ikinci ülke olduğunu söyledi. Bu rakam gerçekten doğru mu? Durum gerçekten bakan dediği gibi mi?” diye sorduğumuz Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Şahin durumun aktarıldığı gibi olmadığını, bakanın başarı öyküsünün aslında algı yaratmaya dönük olduğunu söyledi.
PIRLS NEDİR?
Bakan Özer geçenlerde yaptığı açıklamada "Türkiye'nin PIRLS'te 2001 yılında 449 olan ortalama puanı, 2021 yılında 47 puanlık artışla 496'ya yükseldi. Bu sonuca göre Türkiye puanını en çok artıran 2. ülke oldu" dedi. Kısaca PIRLS (Progress in International Reading Literacy Study) olarak bilinen Uluslararası Okuma Becerilerinde Gelişim Araştırması Türkiye’nin de üyesi olduğu Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu -IEA tarafından 5 yıllık döngülerle yapılıyor. Araştırma ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin farklı metin türlerine göre okuduğunu anlama becerilerini ve okuma alışkanlıklarını değerlendiren bir çalışma.
TÜRKİYE 20 YILDIR KATILMIYORDU
Bakanın açıklamalarını ve PIRLS değerlendirmelerini sorduğumuz Prof. Dr. Ali Ekber Şahin, PIRLS kapsamında, dördüncü sınıf öğrencilerinin okuduğunu anlama ve okuma alışkanlıklarını değerlendirmenin yanında bunları etkileyen faktörleri ortaya çıkarmak için okul özelliklerini, öğretmen özelliklerini, program özelliklerini, öğrenci özelliklerini, anne-baba özelliklerini ve ev ortamlarını ortaya koyan anketlerin de uygulandığını aktardı. Ekber, öğrenci, öğretmen ve velilere uygulanan bu anketlerden elde edilen bilgilerin öğrencilerin sınav sonuçları ile ilişkilendirildiğini ifade etti. PIRLS’in 5 yıllık döngülerle yapılmasına rağmen Türkiye 2001 yılındaki ilk katılımından 20 yıl sonra, 2021 yılında bu araştırmada ikinci kez yer aldığını belirten Şahin, Türkiye’nin 2006, 2011 ve 2016 araştırmalarına niçin katılmadığına ilişkin herhangi bir açıklamanın da yapılmadığını dile getirdi.
Fotoğraf: Ali Şahin'in arşivinden
TÜRKİYE’NİN PUANI 20 YIL SONRA DA ORTALAMANIN ALTINDA
2001 yılında yapılan PIRLS’e 35 ülkenin katıldığını ve ortalaması 500 olan PIRLS projesinde en başarılı ülkenin 561 puan ile İsveç olduğunu kaydeden Şahin, Türkiye 449 standart puan ile 35 katılımcı ülke arasında 28. sırada yer aldığını vurguladı. Şahin’in verdiği bilgilere göre Türkiye’nin altında yer alan ülkeler Makedonya, Kolombiya, Arjantin, İran, Kuveyt, Fas ve Beliz. 2021 yılında yapılan PIRLS’e ise 57 ülkenin katıldığını sırasıyla 587 puanla Singapur, 573 puanla Hong Kong ve 567 puanla Rusya’nın ilk üç sırada yer alan ülkeler olduğunu aktaran Şahin, Türkiye ise 496 puan ile 2001 yılında olduğu gibi 500 ortalama puanın altında kalarak 39. sırada yer aldığını dile getirdi.
Grafik: pirls2021.org
"BU VAHİM TABLONUN NEYİYLE ÖVÜNÜYORSUNUZ?"
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in Türkiye’nin 20 yıl sonra girdiği ve ortalama puanda 2001’e göre 47 puanlık artışı “Türkiye puanını en çok artıran 2. ülke oldu.” diyerek bir başarı öyküsüne dönüştürdüğünü belirten Şahin bakana, "Türkiye 20 yılda 500 ortalama puana dâhi ulaşamamış. Mısır, Türkiye’nin 20 yılda gerçekleştirdiği artışı 5 yılda gerçekleştirip puanını en fazla artıran 1. ülke olmuş. Bu vahim tablonun neyiyle övündüğünüzü açıklayabilir misiniz?” sorusunu yöneltti. 2001’den sonra yapılan tüm PIRLS değerlendirmelerine katılan Singapur’un sürekli daha iyi sonuçlar elde ederek son 20 yılda 59 puanlık bir artış gerçekleştirdiğine dikkat çeken Şahin, “Singapur’un durumu “sürekli iyileştirmelere”, “sürekli gelişmeye” gerçek bir örnektir. Sayın Bakan gerçek bir başarı öyküsünden söz etmek için PIRLS verilerini ve grafiklerini bir bilim insanı gözüyle analiz etmeli, siyasi hedeflerine yönelik algı yaratmaktan özellikle kaçınmalıdır” dedi.
DÜZENLİ KATILIM GEREKİYOR
Şahin, PIRLS, PISA, TIMSS gibi uluslararası öğrenci değerlendirme çalışmalarının sonuçlarının eğitim süreçlerinin iyileştirilmesi amacıyla kullanılması gerektiğine vurgu yaparak, "Türkiye 2001’de PIRLS’e katılıyor. 2006, 2011 ve 2016’da katılmış olsaydı nasıl bir tabloyla karşılaşabilirdik? Sürekli artış gösteren bir grafik mi olurdu, yoksa İran örneğindeki gibi 2011’den sonra hızlı bir düşüş mü yaşardık? Unutmayalım, 4+4+4 2012’de başlatıldı” diye konuştu. Şahin, iyileştirmelerde süreklilik sağlanabilmesinin ancak bu çalışmalara düzenli bir katılım ile mümkün olabileceğini söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder