26 Mayıs 2023 13:00
Lapseki'de Nurol Holding'in TÜMAD Altın Madeni Projesine karşı açılan davada bilirkişi keşfi yapılıyor. Dr. Enver Yaşar Küçükgül “Maden işletilirse bir doğa parçası sonsuza kadar yok olacaktır" dedi.
Fotoğraf: Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
Özer AKDEMİR
Çanakkale Lapseki ilçesinde Nurol Holding'e ait Tümad Altın Madeni Projesine karşı açılan davada bilirkişi keşfi yapılıyor. Dün maden sahasında davacı kurum temsilcileri ve uzmanlar tarafından yapılan ön keşifte ise maden alanının yöredeki su kaynaklarına yakınlığı ve bölgenin tarıma açısından büyük risk taşıdığı yerinde gözlemlendi.
MADEN İÇME VE TARIMSAL SULAMA SUYU BARAJINA SADEC
Fotoğraf: Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
Maden alanında dün yapılan ön incelemeye Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, Avukat Cem Altıparmak ve TEMA Vakfı Çevre Politikaları Proje Koordinatörü Onur Küçük’ün yanı sıra Dokuz Eylül Çevre Mühendisliği Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Dr. Enver Yaşar Küçükgül ve yöreden yurttaşlar katıldı. Nurol Holding’e ait maden alanının ormanlık arazide ve bölgenin can damarı olan barajlar havzasında olduğunu söyleyen Lâpseki Çevre Koruma, Üretim ve Dayanışma Derneği (LAPSEKİDER) Başkanı Muammer Şimşek bulunulan alandan görülen barajlar hakkında bilgi verdi. Bayramdere Barajının hem içme hem de tarımda kullandıklarını ”Bayramdere boyunca şeftali kiraz, hurma ve erik yetiştiriyoruz. Hemen altında Adatepe köyü var ve Kovanlıkdere’den alınan su ile arazilerini suluyorlar. İddialara göre maden tahliye suyunu Kovanlıkdere’ye veriyormuş” dedi.
“BURADA HİÇBİR FAALİYETE İZİN VERİLMEMESİ GEREKİYOR”
Fotoğraf: Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
Bu söylenenlerin olayın görünen yüzü olduğunu söyleyen Dr.
Enver Yaşar Küçükgül, Türkiye’deki mevzuata göre her içme suyu barajının
kısa-orta-uzak koruma mesafeleri olması gerektiğini belirtti. Maden pasalarının
yığılacağı söylenen yerden Bayramdere Barajının kuş uçuşu
“SULAR KİRLENECEK, BİTKİ DE YETİŞMEYECEK”
Altın madeni cevherinin yanı sıra bölgede toplam 36 milyon
tonu bulan, 100 ve
“BİR DOĞA PARÇASI SONSUZA KADAR YOK OLACAK”
Madenden iki kilometre uzaklıkta bulunan Çanakkale Boğazı’nın da kirlilik tehdidi ile karşı karşıya olduğunu kaydeden Küçükgül, şöyle konuştu; “Buradan bin ton altın elde edilse bu atıkların arıtımı için çok daha fazla para harcanması gerekiyor. Bu maden işletilirse bir doğa parçası sonsuza kadar yok olacaktır. Dünyanın hiçbir yerinde eski haline getirilmiş bir tane bile altın madeni sahası yok. Birileri birkaç ton altın sahibi olsun diye, bütün bu güzelliklerin ortadan kaldırılması söz konusu. Bu topraklar bizim dedelerimizin kanı ile alındı. Bu toprakları bir daha kullanılamayacak hale getirme hakkı hiçbir kanunda yoktur”.
ECZACIBAŞI MADENİ NUROL HOLDİNG’E SATTI
Fotoğraf: Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği
2021 yılında Eczacıbaşı Holding’den Nurol Holding (TÜMAD
A.Ş.) tarafından devir alınan işletme ruhsatı kapsamında açılmak istenen
altın-gümüş madeni projesi için 2013 yılında
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder