04 Nisan 2020 03:42
Ilgın'daki Adatepe, Hareme ve Sarayada Tepe Höyüklerinin de
bulunduğu bölge, 900 bin yıl öncesine kadar tarihleniyor. Höyüklerde Geç Demir
Çağı, Helenistik, Roma Çağı’na ait birçok eşya bulundu.
Fotoğraf: ÇED raporu
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
Konya Ilgın’da işletilmek istenen termik santrale kömür
alabilmek için üç farklı höyüğün 1. derece korumalarının 3. dereceye
düşürülmesine istinaf mahkemesi de izin vermedi. Ekoloji Kolektifi şirketin
başka bir yöntemle bu kararı delmeye çalıştığı görüşünde.
TERMİK SANTRAL İÇİN DERECELERİ DÜŞÜRÜLDÜ
Ilgın ilçesinde yer alan Adatepe, Hareme ve Sarayada Tepe
Höyükleri 900 bin yıl öncesine kadar tarihleniyor. Höyüklerde Geç Demir Çağı,
Helenistik, Roma Çağı’na ait birçok seramik, çakmaktaşı aletleri bulundu.
Birinci derece arkeolojik sit korumaları bulunan höyüklerin koruma derecesi
yörede yapımı süren Ciner Grubuna ait Ilgın Termik Santraline kömür elde etmek
için 3. dereceye düşürülmüştü. Höyüklerin derecesinin düşürülmesine karşı
Ekoloji Kolektifi, Kültür Bakanlığına karşı dava açtı. Açılan davada Kültür
Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun sit derecesini düşüren 22.10.2014 tarihli
kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, bilimsel temeli bulunmadığı, bilimsel
araştırma ekiplerinin, Akşehir ya da Konya Bölge Koruma Kurulunun görüşlerinin
alınmadan karar verildiği iddia edildi.
Belge: Konya Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu
BİLİRKİŞİ: ‘KESİNLİKLE KORUNMALI’
Termik santral şirketi de davaya Kültür Bakanlığının yanında
müdahil olarak katıldı. Alanda nisan 2018 tarihinde yapılan bilirkişi keşfinin
raporunda, “Bölgede günümüzden 900 bin yıla tarihlenen Dursunlu gibi
Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden birisinin de bulunduğu göz önüne
alındığında, bu höyüğün tek başına değerlendirilmemesi ve havzadaki diğer eski
yerleşim yerleri de dikkate alınarak, bölgedeki kronolojik bütünlüğün
bozulmaması için kesinlikle korunması gerektiği...” denildi.
YEREL MAHKEMEDEN SONRA İSTİNAF DA ‘HÖYÜK KORUNMALI’ DEDİ
Davanın görüldüğü Konya 2. İdare Mahkemesi kararında “Hareme
Höyüğü’nün 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tesciline ilişkin dava konusu
işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığı
ve davalı müdahil olarak katılan Konya Ilgın Elektrik Üretim San. ve Tic.
AŞ’nin bu kararın kaldırılması için yaptığı istinaf başvurusu, Konya Bölge
İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi tarafından geçtiğimiz günlerde
reddedildi.
Fotoğraf: ÇED raporu
TERMİKÇİ ŞİRKETTEN YENİ HAMLE
Ekoloji Kolektifi Derneğinden Davanın Avukatı Fevzi
Özlüer ”Bu karara karşın şirketin bir ÇED başvurusunda bulunduğunu
belirterek, “Konya Ilgın’da bir yandan sit alanlarının korunması çabamız devam
ederken, diğer yandan da pek çok maden izni için başvurular sürüyor. En son
Ilgın AŞ. TKİ’den rödovans ile aldığı bir ruhsat sahasında ÇED yönetmeliği
geçici 3. maddesi kapsamında muafiyetten yararlanarak yıllık 160 bin ton
kapasiteli lavuar kurmak istiyor. Arama faaliyetlerinin ÇED sürecinden muaf
tutulması, arama ve işletme faaliyetlerinin birlikte planlanmaması gelecekte bu
koruma kararlarının da fiilen uygulanmamasına yol açabilir. Konya tarım,
hayvancılık ve tarih ekseninden şirketlerin çevresel maliyetleri
üstlenmedikleri çok kârlı yatırımlara yönelmesi halinde Türkiye’yi besleme
kapasitesi ile birlikte tarihsel önemini de yitirebilir. Bu nedenle süreci
izlemeye devam edeceğiz” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder