İzmir Selçuk’taki doğal sit alanlarının statülerinde yapılan
değişiklik onaylandı. Koruması kaldırılan alanlar içinde Meryemana Tabiat Parkı
da var.
Fotoğraf: ŞPO İzmir Şubesi
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
İzmir'in Selçuk İlçesinde bulunan doğal sit alanlarının
statülerinde yapılan değişiklik onaylandı. Şehir Plancıları Odası Koruma
alanlarının statülerinin sermaye talepleri doğrultusunda değiştirilmesinin kamu
yararına aykırı olduğunu ve kabul edilemeyeceğini belirterek bu değişikliklere
dava açacağını açıkladı. Koruması kaldırılan alanlar içinde Meryemana Tabiat
Parkı da var!..
DEĞERLİ ALANLAR SERMAYE İÇİN YENİDEN PLANLANIYOR
AKP Hükümetinin koruma altındaki kültür ve tabiat
varlıklarını sermayeye rant amaçlı açma çalışmaları yeni değil. Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu (KTVKK) kapsamında dönemin Kültür Bakanlığı
tarafından yapılan çalışmalar sonucunda tespit ve tescili gerçekleştirilen
doğal sit alanları konusundaki yetkiler 2011 yılında yapılan mevzuat
değişiklikleri ile Çevre Şehircilik Bakanlığı’na devredildi. Bu devrin ardından
da bu korunan alanlar yeniden değerlendirilmeye başladı. Şehir Plancılar Odası
(ŞPO) İzmir Şubesi konuya dair yaptığı açıklamada bu süreçte doğal sit alanlarının
bütünlüklü ve korumacı bir yaklaşımla ele alınmasından uzaklaşıldığı ve bu
değerli alanların sermayenin talep ve beklentilerine göre yeniden planlanmakta
olduklarının altını çizdi.
EKOLOJİK KORİDOR HIZLA YOK OLABİLİR
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Selçuk İlçesi sınırları
içerisinde yer alan 12. Grup Doğal Sit Alanlarının koruma statülerinin “Doğal
Sit – Nitelikli Doğal Koruma Alanı” ve “Doğal Sit – Sürdürülebilir Koruma ve
Kontrollü Kullanım Alanı” olarak tescil edilmesi çalışmalarının da bu sürecin bir
devamı olduğunu belirten ŞPO, "Gerçekleştirilen koruma statüsü
değişiklikleri en başta; Bozdağlar’dan doğarak 175 km boyunca uzanan ve
8000 yıllık süreçte oluşan bir ekolojik koridor yaratan Küçük Menderes Nehri
havzasında yer alan Önemli Doğa Alanlarının biyolojik çeşitliliğinin (özellikle
sadece bu bölgede yaşayan endemik bitki ve hayvan türlerinin) hızlıca yok
olmasına neden olacak riskler taşımaktadır. Geldiğimiz süreçte Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı’nın İzmir genelinde ekosistemin bütüncül olarak korunmasına
darbe vuracak değişikliklerde ısrarcı olduğu, kamu ve doğa yararı ilkelerini ve
bilimsel koruma yaklaşımlarını hiçe sayar bir tutumla sermayeye kucak açmakta
olduğu, Selçuk ilçesi örneği ile bir kez daha görülmüş durumdadır" dedi.
MERYEMANA TABİAT PARKI SİT ALANI DIŞINA ÇIKARILDI
Doğal Sit alanlarında bilimsel dayanaktan yoksun bir şekilde
gerçekleştirilen statü değişikliklerinin kabul edilemez olduğuna işaret eden
ŞPO, Selçuk ilçesinde yer alan koruma alanlarının sit statülerinin yeniden
belirlenmesi ile ilgili kararları koruma altındaki alanların yapılaşmaya
açılması riskini barındırdığını aktardı. Bölgede bulunan “Meryemana Tabiat
Parkı”nı kapsayan alanda yapılan değişiklikle bu bölgenin bir bölümünün tamamen
doğal sit alanı dışına çıkarıldığına dikkat çeken ŞPO, "büyük bölümünde
ise daha önce 1. Derece Doğal Sit Alanı statüsünde olan bölgelerin “nitelikli
doğal koruma alanı” olarak belirlenmiş olduğu hususları tespit edilmiştir.
Yukarıda ifade edilen hususlar dikkate alındığında sit statüsünün yeniden
belirlenmesine yönelik işlemin herhangi bilimsel dayanağının olup olmadığının
tartışmalı olduğu görülmektedir. Gerçekleştirilen koruma statüsü
değişikliklerinin özellikle yerleşim alanı çeperlerinde ve turizm alanı
sınırları içinde yer alan bölgelerdeki doğal sit alanlarında yapılmış olması
ayrıca düşündürücü bir durumdur ve korunması gereken alanlarda geri dönüşü
olmayan kayıplara neden olacaktır." dedi.
ŞPO: DAVA AÇACAĞIZ
Koruma statülerini değiştirerek bütüncül koruma yaklaşımını
ve geçmişte belirlenmiş süreklilik arz eden koruma statülerini ortadan
kaldırmanın, yasal boşluklar ve mevzuat eksiklikleri yaratacağı ve Bakanlık
aracılığı ile milyonlarca hektar koruma alanında çeşitli yatırımlar
yapılmasının önünü açacağı uyarısında bulunan ŞPO, "özellikle dünya genelinde
iklim değişikliğinden kaynaklı bir ekolojik hassasiyet süreci yaşanırken,
gelecek kuşakların, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını tehlikeye atmak
olacaktır" dedi. ŞPO İzmir Şubesi, sit statüsü değişikliklerinin kamu
yararına, koruma mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına
aykırı olduğu ve uygulanması halinde ileride doğada telafisi mümkün olmayan
yıkımlara neden olacağı gerekçeleri ile söz konusu işlemi yargıya
taşıyacaklarını dile getirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder