01 Mayıs 2020 00:31
Mühendis Eşref Atabey, Salda’nın kumlarının huntit olduğunu,
bunların da akciğer sorunlarına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan
Kantarcı’yla aynı görüşte olmadığını söyledi.
Fotoğraf: CHP
Birçok koruma derecesi bulunan Salda Gölü’nün kumlarının
AKP’nin “millet bahçesi” projesi çerçevesinde kamyonlarla taşınması kamuoyunun
tepkisi sonrası durdurulmuştu. "Doğa katliamı" olarak nitelenen bu
uygulamaya dönük Antalya Barosu avukatları ve yurttaşlar tarafından hukuki
süreç başlatılırken göl kıyısından taşınan malzemenin niteliği ve sağlık
etkileri ile ilgili tartışmalar devam ediyor. Prof. Dr. Doğan Kantarcı’nın,
“Göl kıyısından taşınan beyaz metaryal kum değil huntit minerali. Toz olarak
yayıldığında önemli akciğer sorunlarına neden olur” diyerek gündeme getirdiği
görüşlere Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey daha farklı yaklaşıyor, “Beyaz
kumların huntit olduğuna dair bilgi yok. Huntit olsa bile akciğer
hastalıklarına yol açtığına dair de bir bilgi yok."
PROF. DR. KANTARCI: KUM DEĞİL HUNTİT MİNERALİ
Salda Gölü’nün kumlarının kamyonlarla taşınması sürecine
dair İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Ana Bilim
Dalı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Kantarcı geçtiğimiz günlerde bir rapor
açıklamıştı. Kantarcı raporunda, “Huntit bir organo mineraldir. Kum
değildir. Üstünde ayakkabı ile basılarak yüründüğünde ezilip, ufalanıp, çok
ince toza dönüşür. Bu yoldan geçen ve geçecek olan araçların sürücüleri ve halk
ince tozu akciğerlerine alınca ne olacağını da iyi düşünmek gerekir. Yola
serilen huntit mineralinin oradan hemen kazınıp, kaldırılması gerekir"
görüşlerine yer verdi. Kantarcı, huntit minerallerinin kamyonlarla taşınarak
yollara serilmesini "Taammüden cinayet gibi bir şey" diye değerlendirdi.
"HUNTİT OLDUĞUNA DAİR BİR BİLGİ YOK"
Tıbbi jeoloji alanında önemli çalışılmaları ve kitapları
bulunan Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Eşref Atabey konuya dair sorularımıza
verdiği yanıtlarda Prof. Dr. Kantarcı’nın bu iddialarına mesafeli yaklaştı.
Salda Gölü’nde beyaz kumların huntit olduğuyla ilgili bir bilginin, şimdiye
kadar yapılan jeolojik çalışmalarda ve analizlerde ortaya konmadığını dile
getiren Atabey, huntitle ilgili şu bilgileri verdi, “Aksine hidromagnezit
oluşumuyla ilgili bilgiler yer almaktadır. Huntit, bir kalsiyum magnezyum
karbonat minerali olup, dağılgan, saf beyaz görünümlüdür. Islak olduğu zaman
çok plastiktir. Alev geciktirici, boyalarda özel bağlayıcı ve yapıştırıcı,
özel tip lastiklerde dolgu sertleştirici ve kağıt sanayinde kaplama malzemesi
olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de tek, dünyada ikinci, Denizli Çameli
ilçesi Suçatı köyü yakınında açık ocak işletmesi bulunmaktadır. Yurt dışına
ihraç edilmektedir”. Salda Gölü’ndeki beyaz oluşumun “Stromatolitik güncel
hidromagnezit mineral oluşumu” olarak tanımlayan Atabey, “Hidromanyezit
mineralinin bileşiminde silis bulunmamaktadır” dedi.
Fotoğraf: AA
"KUŞKULARIM BULUNMAKTA"
Atabey, göl kıyısındaki kumların taşınmasının sağlığa
etkileri ile ilgili şunları dile getirdi; “Asbest gibi lifsi, eriyonit gibi
iğnemsi kristallere sahip mineral tozlarının uzun süre solunduğunda akciğer
zarı ve karın zarı kanserine (mezotelyoma) yol açtığı bilinmektedir. Lifsi
olmayan tozların uzun süre solunmasıyla da pnömokonyoz akciğer hastalıkları
oluşmaktadır. Bunların hepsinin bileşiminde demir hariç silis bulunmaktadır.
Huntit minerali bileşiminde silis bulunmamaktadır. Mermer tozu gibi inert tozlar
arasına girmektedir. Huntit tozunun akciğerlerde herhangi bir hastalık
yaptığına dair bir çalışmaya ben ulaşmadım. Pnömokonyoz yaptığı iddiasıyla
ilgili de kuşkularım bulunmaktadır. Kaldı ki Salda Gölü’ndeki Huntit minerali
değil”.
"GÖLÜN GÜNEYDOĞU KIYISINDA AĞIR METAL KİRLİLİĞİ
VAR"
Göl kenarında yapılan inceleme ve analizlerde çok az oranda
silisyum dioksit, çok az diyatoma oluşumu, özellikle güneydoğu kenarında nikel,
bor, çinko, selenyum, kadmiyum gibi ağır metallerin belirgin oranda yüksek
olduğu ve arsenik değerinin de sınırda saptandığını belirten Atabey, “Bu durum
gölün bu kesiminde kirlenme olduğuna işaret olabilir. Salda Gölü’ndeki beyaz
kumlar, oluşumlar güncel hidromagnezit mineral oluşumu olup, tozlarının sağlık
açısından riskli olduğuyla ilgili tıbben bir çalışma var mıdır? Bilemiyorum.
Ancak hidromagnezit tozları içinde yoğun şekilde, fazla oranda diyatoma silisli
kavkı tozları da varsa ki çok az oranda saptanmış, o zaman sağlık yönünden
dikkatli olmak gerekiyor” dedi.
Fotoğraf: DHA
SALDA DÜNYADA TEK!
Salda Gölü’nü “Doğal güzelliği, bembeyaz kumsalı, beyaz,
mavi, yeşil ve turkuaz rengi, güncel hidromanyezit oluşumu, fauna ve flora
açısından, dünyada tek” diye niteleyen Atabey, “Salda Gölü’nün var olan koruma
sınırlarının göz ardı edilerek, koruma ve kullanma ilkelerinin yerine
geleneksel piknik alanı, otopark muamelesi gösterilerek kullanımı, çok hassas
dengelere sahip olan ekosistemde kayıplara neden olunmuştur ve olacaktır da.
Salda Gölü çok hassas bir alan olup, yine hassas alanlarımızdan Pamukkale gibi
özene ve yönetime ihtiyaç duyulmaktadır” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder