24 Ocak 2018 05:02
İzmir'deki sel ve taşkınların nedenleri arasında derelerin
yok edilmesi var. Körfeze dökülen 30’a yakın dereden, çoğu doldurulup
yapılaşmaya açıldı.
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
İzmir, yoğun yağışlarda su baskınları ve sellerin yaşandığı
kentlerden. Geçtiğimiz günlerde yağan yağmur ve şiddetli rüzgar sonrası 1.
Kordon adeta denizle birleşirken, birçok işyeri ve sokaklar da sular altında
kaldı. Altyapı yetersizliğinin yanı sıra doğaya yapılan plansız müdahalenin
sonuçlarını İzmirli, nehirlere dönen caddeler, ev ve dükkanlarda meydana gelen
su baskınları, taşkınlar olarak hemen her yıl yaşıyor.
YAĞIŞ MİKTARI AZALIYOR AMA
8 – 10 Ocak 2009 tarihinde İzmir’de gerçekleştirilen İzmir
Kent Sempozyumunda sunulan bir bildiri, eski bir çalışma olarak görülse de bu
durumun nedenlerini ele alması ve günümüzde de sürecin pek değişmemesi
nedeniyle önemli tespitleri barındırıyor. İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nden
Ayşe Yarıcı’nın “Kentimizde Su baskınlarının Meydana Gelişi ve Çözümler”
başlıklı sunumu yağmurlar sonrası meydana gelen sel ve su baskınlarına ışık
tutuyor. Zaman içerisinde kente düşen yağmur miktarının yılda 700 km/m2’den
400-500 m2’ye düşmesine rağmen bu yağmurların kısa süreli ve şiddetli olduğunun
ifade edildiği raporda genelde İzmir’de yağmursuyu probleminin nedenleri üç ana
başlık altında toplanıyor.
1-Kapatılan dere ve göl yatakları,
2-Alansal çökmeler sebebiyle zemin kotlarının deniz
seviyesine ve deniz seviyesi altına düşmesi sonucu yağmursuyu ve deniz suyu
basmaları,
3-Atıksu ve yağmursuyu kanallarının denizin içerisine batık
olması sebebiyle suların deşarj edilememesi sonucu yaşanan su baskınları.
DERELER NEDEN TAŞIYOR?
İzmir’in yaşama alanı olarak elverişli konumunun, yanlış yer
seçimi, yanlış kent planlaması, çarpık kentleşme ve kaçak yapılaşma gibi nedenlerle
elverişsiz duruma getirildiğini dile getiren Yarıcı, “Dere yataklarına bina
yapılması, imar uygulamaları ile dere yataklarının daraltılması, üzerlerine,
içlerine, ev-iş merkezi-akaryakıt istasyonu v.b. yapılar yapılması, yol
yapılması, park yapılması ve hele üzerlerinin kapatılması derelerin taşmasına
yol açmaktadır. Dere yatakların hafriyat deposu, çöp tenekesi olarak
kullanılması, bütün bunlar yapıldıktan sonra da üzerlerine gelişigüzel
köprülerin kurulması, kabloların geçirilmesi, yataklarına gelişigüzel kanal
döşenmesi dereleri taşıran öteki nedenlerdir.” dedi.
26-27 DERE DOLDURULDU!
Jeofizik Mühendisleri İzmir Şubesi’nin önceki dönem başkanı
ve EGEÇEP Yürütme Kurulu üyesi Erhan İçöz’de İzmir’deki taşkın ve sel
baskınları ile ilgili kapatılan derelere vurgu yaptı. İçöz, “Körfeze dökülen
26-27 dereden bugün 5-6 dere dışında hepsi doldurulup yapılaştı. Yerlerini
bilen yok. Topografik haritalarda bu dereler görülüyor” dedi.
DERE ISLAH ÇALIŞMALARI YETERSİZ KALDI
İzmir’e kısa sürede çok miktarda yağmur yağmasının ardından
denizden kısa bir mesafeden itibaren yükselen topoğrafik yapı nedeniyle
yağmursuyu kısa sürede denizden çok az yüksekte olan sahil kesiminde
toplandığının ifade edildiği raporda, yağmur suyunu taşıyan geniş kanalların
çıkış ağızları denizin içinde olması nedeniyle de sahil kesiminde toplanan
suyun tahliyesi zorlaştığı, yağmurla beraber esen lodosun deniz seviyesini 30
ila 60 santimetre
daha yükselttiği dile getirildi. Raporda sel ve taşkınlara karşı yapılan Büyük
kanal Projesi ve dere ıslah çalışmalarının yetersizliği ifade edildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder