01 Mart 2017 14:00
Aliağa'da mahkeme ÇED iznini iptal etmişti, daha kararın
mürekkebi kurumadan şirket yeni ÇED sürecine başladı.
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
Aliağa yakınlarındaki İzdemir Termik Santrali'ne verilen ÇED
izninin iptal edilmesi kararının daha mürekkebi kurumadan şirket yeni ÇED
sürecinne başladı. Şirket 2009/7 genelgesine dayanarak hazırladığı yeni ÇED
dosyasında önceki ÇED'in mahkemece iptal kararına dayanak yapılan sakıncaları
giderdiğini ileri sürüyor. Hukukçular ise mahkeme kararlarını aşmaya yönelik bu
durumu Aliağa ve İzmir'e yapılmış en büyük kötülüklerden birisi olarak
yorumladı.
BİLİRKİŞİ RAPORU 'TERMİK YAPILAMAZ' DEMİŞTİ
İzdemir Termik Santrali, yöre halkının mücadelesine, mahkeme
sürecinin devam etmesine ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından verilmesi
gereken Gayri Sıhhi Müessese İzni olmamasına rağmen 2014 yılında aldığı geçici
faaliyet belgesi ile üretime başlamıştı. Davalar sürecinde termik santralle
ilgili yapılan bilirkişi keşfi sonrası hazırlanan raporda, beş bilirkişiden üçü
santrale verilen ÇED izninin iptal edilmesi yönünde görüş bildirmişlerdi.
Heyette bulunan Şehir Planlama, Arkeoloji ve Sanat tarihi uzmanı
bilirkişiler santralin özellikle Kyme antik kentine ve bölgedeki arkeolojik
varlıklara olumsuz etkilerine dikkat çekerek ÇED Raporu aleyhine görüş verirken
Çevre Mühendisliği ve Ziraat Fakültesi’nden öğretim üyeleri ise santralle
ilgili olumlu görüş bildirmişlerdi.
2009/7 Genelgesine göre hazırlandığı belirtilen yeni ÇED
raporunda mahkemenin iptal kararına gerekçe yapılan konularla ilgili alınan
"bilimsel" görüşlerle eksikliklerin giderildiği ileri sürülüyor.
Şirket özellikle yöredeki antik kentler, arkeolojik ve kentsel sit alanları,
koruma altındaki tescilli kültür varlıkları olduğu ve ÇED raporunda bu duruma
dair bir koruma planının bulunmadığı gibi mahkemenin iptal kararında altı
çizilen konuların
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi öğretim üyelerinden aldığı yeni bir "bilimsel" görüşle çürütüldüğünü ileri sürüyor. Fakültenin Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Z. Kenan Bilici ile Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner'in değerlendirmelerinde termik santralin çevresindeki antik kentlerin uzaklıklarının “tesisin faaliyetinin durdurulması sonucunu doğuracak şekilde karara esas alınmasının bilimsel gerçeklere" uymadığı ileri sürülüyor.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi öğretim üyelerinden aldığı yeni bir "bilimsel" görüşle çürütüldüğünü ileri sürüyor. Fakültenin Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Z. Kenan Bilici ile Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner'in değerlendirmelerinde termik santralin çevresindeki antik kentlerin uzaklıklarının “tesisin faaliyetinin durdurulması sonucunu doğuracak şekilde karara esas alınmasının bilimsel gerçeklere" uymadığı ileri sürülüyor.
BU TERCİH HER ŞEYİ ANLATIYOR!
Termik santralin antik kentler üzerinde tek başına negatif
etki doğurmasının mümkün gözükmediğini iddia eden iki "bilim insanı"
Foça ve Çandarlı kalelerinin de santrale uzak oldukları için etkilenmeyeceğini
dile getirdi. "Termik santrali nasıl kurtarırız" yönlü bir çalışma
olduğu izlenimi doğuran bu değerlendirmelerde "mahkeme kararına esas
teşkil eden yukarıdaki antik ve Orta Çağ yerleşimlerine ilişkin gerekçeler “makul”
bulunursa, Türkiye gibi arkeolojik zenginliğe sahip bir ülkede herhangi bir
modern küresel üretim faaliyetinin icra edilmesinin pek mümkün olamayacağı
kanısındayız" sözleriyle bir anlamda arkeolojik kültürel varlıkları değil
sanayinin tercih edildiği ortaya konuyor.
BU DAVA BİTMEDİ
İzdemir'e karşı açılan davaların hukukçularından Avukat
Diler Bosut Güven, mahkemenin ÇED iptal kararında belirtilen eksikliklerin
2009/7 Genelgesi hükümlerince tamamlanacak gibi olmadığı görüşünde. Güven,
"mahkeme kararında keşifle belirlenmiş, yörenin arkeolojik sit tanımı
dosyaya konmuş bir raporla değişemez" dedi. EGEÇEP Hukuk Komisyonu üyesi
Av. Arif Ali Cangı ise ne pahasına olursa olsun termik santralin bacasının
susmaması için yapılan bir işlemle karşı karşıya olunduğunu belirterek, 2009/7
Genelgesinin bile zorlama bir biçimde kılıf olarak kullanıldığını dile getirdi.
Cangı, "Danıştay'ın bozma kararlarıyla yıllardır süren zorlu bir hukuki
mücadele ile kazanılan bir mahkeme kararının aşılması için çok hızlı, hukuk
dinlemeyen bir uygulama söz konusu. Aliağa'nın, İzmir'in sağlığına karşı
İzdemir'in karını sürdürülmesi sağlanmaya çalışıyor. Bu, İzmir ve bölgesine
yapılmış en büyük kötülüklerden bir tanesidir. Bu hukuksuz süreci sessiz sakin
karşılamayacağız, müdahil olacağız. Dava bitmiş değil" dedi.
İzdemir'e karşı yürütülen mücadelede yer alan FOÇEP Yürütme
Kurulu üyesi Bahadır Doğutürk mahkeme kararının ardından tesisinin mühürlenmesi
tehlikesine karşı köşeye sıkışan şirketin yeni argümanlar geliştirme yoluna
gittiğini dile getirdi. Doğutürk, "Hukuk kararlarının arkasından dolaşmak
ne ilk ne de son olacak maalesef. Mücadele devam edecek" diye
konuştu.
EN KİRLİ BÖLGENİN YENİ KİRLETİCİSİ
Aliağa'ya yaklaşık 7 kilometre uzaklıktaki
İDÇ Termik Santrali Çakmaklı, Horozgediği, Bozköy ve Kozbeyli köylerinin
ortasında yer alıyor. İzmirin ve Ege Bölgesinin olduğu kadar Türkiye'nin de en
kirli sanayi kollarının (petro-kimya, demirçelik, gemi söküm, gübre sanayi,
haddehane vs) yoğunlaştığı Aliağa - Foça arasındaki bölgede yapılan termik
santralde yakıt olarak ithal kömür kullanılıyor. Kömür, Rusya başta olmak
üzere, Güney Amerika ve Güney Afrika'dan getiriliyor.
ŞİRKETLERİ MAHKEMEDEN KURTARMA GENELGESİ
İzdemir 2 santralinin yeni ÇED dosyasında önceki İzmir 2.
idare mahkemesinin kararına atıfta bulunularak 2009/7 genelgesine göre
hazırlandığı yer alıyor. Hukukçular tarafından çevre davalarında şirketler
aleyhine çıkacak mahkeme kararlarının aşılması için çıkarıldığı dile getirilen
genelgenin son örneği İzdemir 2 Termik Santrali oldu. Mahkemenin iptal
kararının ardından, şirketin iptal gerekçelerinin giderildiğine yönelik
taahhütleri ile hazırlanan yeni ÇED Raporunda halkın görüşüne dahi
başvurulmuyor. Yeni hazırlanan ÇED Raporu Ankara'da şirket yetkilileri ve
bürokratların kapalı kapılar ardındaki toplantısının ardından projeye yeniden
çalışma izni veriliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder