İşin uzmanından sabotaj iddiası Kazdağlarında çıkan yangında resmi açıklamalara göre 500 hektar ormanlık ve tarım alanı yandı. 2009 yılında yine Kazdağlarında çıkan yangınla ilgili hazırladığı raporda, yangının sabotaj olduğunu ileri süren Orman Mühendisleri Odası Eski Genel Başkanı Salih Sönmezışık, bu son yangının da sabotaj sonucu çıkarıldığı görüşünde. Sönmezışık yangının çıktığı bölgedeki altın madenlerine dikkat çekerek, “Yangında boşaltılan köy madene karşı çıkan bir köydü. Bu çok manidar geliyor bana” dedi. |
‘Acaba madenciler…’
Kazdağlarındaki altın
işletmeciliği ve termik santrallere karşı mücadele eden Çanakkale Çevre
Platformu Sözcüsü Hicri Nalbant, yangınla ilgili sabotaj iddialarına
‘Kesin kanıtlar olmadan bir şey söylemek zor’ diye yaklaşırken,
geçenlerde yaşadıkları bir olayı da şu şekilde aktarıyor: “Geçenlerde
burada Kızılelma köyü Çamyurt Altın İşletmesi ÇED’i görüşülüyordu.
İşlemler tamamlanırken, bölgede maden alanında bir orman yangını çıktı.
Kısa sürede söndürüldü ama insanın aklına bunlar da geliyor. İnsan
‘Sabotaj var mıdır, varsa kim yapmıştır’ diye düşünüyor. Bu bölgede
köylüler maden için ormandan ağaç kesimine karşı direniyorlar. Acaba
madenciler işlerini kolaylaştırmak için böyle bir yola mı başvuruyorlar
diye düşünüyor insan”
Kazdağlarında çıkan yangında resmi açıklamalara göre
500 hektar ormanlık ve tarım alanı yandı. 2009 yılında yine
Kazdağlarında çıkan yangınla ilgili hazırladığı raporda, yangının
sabotaj olduğunu ileri süren Orman Mühendisleri Odası Eski Genel Başkanı
Salih Sönmezışık, bu son yangının da sabotaj sonucu çıkarıldığı
görüşünde. Sönmezışık yangının çıktığı bölgedeki altın madenlerine
dikkat çekerek, “Yangında boşaltılan köy madene karşı çıkan bir köydü.
Bu çok manidar geliyor bana” dedi.
Korktuğum şey iki günde gerçek oldu
Kazdağlarında Havran’a bağlı Kalabak ve Tepeoba köyü
yakınlarında çıkan orman yangını iki günde söndürülebildi. Karaçam,
fıstık çamı gibi orman ağaçlarının yanı sıra zeytinlikler, üzüm bağları
ve meyve bahçelerinin de bulunduğu bölgede yaklaşık 500 hektar alan
zarar gördü. Salih Sönmezışık bu alanın 500 hektarın çok daha üzerinde
olabileceğini söylüyor. Yangından iki gün önce yanan yerleri dolaştığını
aktaran Sönmezışık o an aklına gelen düşüncenin iki gün sonra
gerçekleşmesinin acısını yaşadığını dile getirdi. Sönmezışık,
“Kazdağlarında yeni açılan maden işletmelerini görüntülemek, eski
bildiğim ocakların son durumunu da tespit etmek için kendi aracımla 2
gün süren bir inceleme gezisine çıktım. Havranı dolaşıp, Kalkım’a doğru
ilerlerken (9 Eylül günü) Tepeoba madenine uğrayıp o vahşi doğa kıyımını
yeniden görüntüledim ve abdala malum olur örneği kendi kendime ‘Çok
yakında buralarda bir orman yangını çıkar’ dedim. Korktuğum şeyin çok
kısa bir sürede gerçekleşmesinin üzüntüsü içindeyim” dedi.
Kesinlikle sabotaj!
Yanan bölgenin altın madenlerine ve yapımı sonrası
binlerce yarasanın mağaralarını yok eden Havran Barajına yakın olduğuna
işaret eden Sönmezışık, Yangının kaza sonucu çıktığına inanmadığını
belirterek “Bu kesinlikle sabotaj” dedi. Sönmezışık, sabotaj görüşünü
destekleyen verileri şöyle sıraladı: “Öncelikle yangının akşamüstü
çıkması ilginç. Sabotaj olan bütün yangınlar akşamüzeri çıkar ki sabaha
kadar müdahale edilemesin diye. Yine yangının rüzgarlı bir güne denk
getirilmesi de düşündürücü. Üstelik yangının Thebe antik kentine ve
yerleşim yerlerine yakın konumda çıkarılması da manidar. Boşaltılan
Tepeoba köyü madene karşı mücadele eden bir köydü. Bu da çok anlamlı
geliyor bana” Yangınla ilgili Orman İdaresindeki eski meslektaşlarını
arayarak bilgi edinmek istediğini dile getiren Sönmezışık, kendisine
bilgi vermekten kaçınıldığını aktardı. Bölgedeki birkaç köylü ile
görüşebildiğini belirten Sönmezışık, köylülerin yangının 3-4 farklı
yerden aynı anda çıktığını anlattıklarını kaydetti.
‘Acaba madenciler…’
Kazdağlarındaki altın işletmeciliği ve termik
santrallere karşı mücadele eden Çanakkale Çevre Platformu Sözcüsü Hicri
Nalbant, yangınla ilgili sabotaj iddialarına ‘Kesin kanıtlar olmadan bir
şey söylemek zor’ diye yaklaşırken, geçenlerde yaşadıkları bir olayı da
şu şekilde aktarıyor: “Geçenlerde burada Kızılelma köyü Çamyurt Altın
İşletmesi ÇED’i görüşülüyordu. İşlemler tamamlanırken, bölgede maden
alanında bir orman yangını çıktı. Kısa sürede söndürüldü ama insanın
aklına bunlar da geliyor. İnsan ‘Sabotaj var mıdır, varsa kim yapmıştır’
diye düşünüyor. Bu bölgede köylüler maden için ormandan ağaç kesimine
karşı direniyorlar. Acaba madenciler işlerini kolaylaştırmak için böyle
bir yola mı başvuruyorlar diye düşünüyor insan” Altın madenciliğine
karşı hukuki sürecin devam ettiğini kaydeden Nalbant, kesinleşen 4 altın
madeni ÇED raporu ile ilgili davaları açtıklarını belirtti. Nalbant,
madencilerin köylüleri para ya da iş vaadi ile kandırmaya devam
ettiklerini de sözlerine ekledi.
Özer Akdemir(İzmir –Evrensel)
|
14 Eylül 2012 Cuma
İşin uzmanından sabotaj iddiası
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)
24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...
-
07 Ağustos 2018 14:41 CHP Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Menderes Nehri ve havzasındaki kirliliği Meclise taşıdı:...
-
13 Aralık 2020 14:35 Çiçekbaba Dağı günümüzde ülkemizdeki binlerce dağın kaderini paylaşıyor. Çiçekbaba da Kazdağları, Bolkarlar, Istranca...
-
08 Temmuz 2018 03:20 Tüm yazıları Günün şavkı Erciyes’e vurup, beyaz doruklarını kızı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder