18 Eylül 2012 Salı

Kaz Dağları'nda sabotaj şüphesi

 
Kaz Dağları'nda sabotaj şüphesi

Madencilerin ilgi odağı Kaz Dağları'nda geçen hafta çıkan 50 bin ağacın kül olduğu yangın için 'sabotaj değil' denilse de bölge halkı "Bu ihtimal göz ardı edilmesin" diyor.

Alp Dağları’ndan sonra oksijen oranının en yüksek olduğu ve Marmara Bölgesi’nin ciğerleri olarak kabul edilen Kaz Dağları ’nda geçen hafta çıkan yangında 500 hektarlık alan kül oldu, 50 bin ağaç yandı. Yemyeşil dağların büyük kısmı şu an bedenleri karaya bürünmüş ağaçlarla kaplı. Bölge halkı üzgün ve kuşkulu. Yetkililer, “Sabotaj yok” dese de, yanan bölgenin madencilerin gözdesi olması şüpheleri gündemde tutuyor. Köylüler, “Kundaklama ihtimali göz ardı edilmesin” diyor.

Radikal'den İdris Emen, Güney Marmara Çevre Derneği’yle (GÜMÇED) beraber Kaz Dağları ’na gitti ve gözlemlerini anlattı: Yangının çıktığı bölgede, Balıkesir Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı yangın söndürme ekipleri olası yeni bir yangın ihtimaline karşı tam beş gündür nöbet tutuyor. Çünkü, yanan ağaçların köklerinde ateş hâlâ köz olarak duruyor ve her an yeniden alevlenme ihtimali var. Yangına ilk müdahale eden ekipten Saadettin Ay, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Rüzgâr çok şiddetli estiği için saatlerce müdahale edemedik. Çevre illerden takviye ekipler geldi. Biz bir yeri söndürürken yangın başka yere sıçrıyordu. Bir ara rüzgâr ters yöne doğru esince alevler üzerimize gelmeye başladı. Canımızı kurtarmak için yüksek tepelere kaçtık. Bu sefer de yangının tam ortasına düştük. Rüzgar yavaşlayınca yangın bölgesinden çıkıp güvenli bölgeye geçtik.”

‘10 bin ağaç katledildi’
Ay, felaket gecesi yaşadıklarını böyle anlatırken, köylülerin gündemindeyse yangının sabotaj olduğu ihtimali var. Yangın gecesi Tepeova Köyü’nün gençleri itfaiye ekiplerine yol göstermişler. Tepeova Köyü’nden Umut Kara da bu gençlerden biri. Kara, köyde dilden dile dolaşan ihtimali dile getiriyor. Yangında zeytin ağaçları yanan Kara, “Madenin bulunduğu yer yangın bölgesine çok yakın. Yaklaşık 100 ağacımız yandı. 20 bin lira zararımız var. Yetkililerden bu zararın devlet tarafından ödenmesini istiyoruz” diyor. Aynı talebi ağaçları yangında yanan bütün köylüler dile getiriyor.
GÜMÇED sözcüsü Nuri Özdemir ise bölgenin ilk ve tek maden ocağı olan bakır ve molipten maden ocağının inşaatı için 10 bin ağacın kesildiğini söylüyor. Yeni kurulacak maden ocaklarının Kaz Dağları ’ndaki ormanlık alanı tamamen yok edeceğini savunan Özdemir şöyle devam ediyor: “Maden inşaatı devam ediyor. Bitene kadar yaklaşık 25 bin ağaç daha kesileceğini tahmin ediyoruz. Burada onlarca madene izin verilmiş durumda. Her maden bu kadar ağaç keserse Kaz Dağları ’nda bir tek ağaç bile kalmaz.”

Yeni ağaç dikilecek mi?
Yangının başladığı Tepeova köyü kırsalında birtakım incelemede bulunan CHP komisyonu, sabotaj olup olmadığının ileride verilecek maden ruhsatlarıyla belli olacağını savundu. CHP Edremit İlçe Başkanı Yurt Yıldırım şöyle konuşuyor: “Edindiğimiz bilgilere göre bölgede altın , bakır gibi değerli madenlerin çıkartılması için 72 firmaya ruhsat verilmiş durumda. Ormanlar yeni maden ocaklarına yeni alanlar açmak için kundaklanmış olabilir. Devlet yetkililerinin ilerideki çalışmaları yangının ne sebeple çıktığını bize gösterecek. Eğer yanan ağaçlar yerine yeniden dikim yapılırsa o zaman yangın doğal sebeplerle çıkmış demektir. Fakat o alanlar boş bırakılırsa demek ki yangın kundaklama sonucu ortaya çıktı.”

Çoban ateşi ya da sigara
Çıkan yangında sabotaj ihtimalinin çok düşük olduğunu ve eline geçen bilgilere göre yangının dikkatsizlik sonucu çıktığını söyleyen Balıkesir Valisi Ahmet Turhan yangından sonra yaptığı açıklamada sabotaj ihtimalinin olmadığını söylemişti: ‘‘Bana verilen teknik bilgilere göre, yangın ya bir çoban ateşi ya bir sigaradan ortaya çıktı. Çok ciddi bir rüzgâr vardı. Sabotaj ihtimali çok çok zayıf. Hatta zayıf demiyoruz, yok diyoruz. Teknik uzmanların görüşü bu doğrultuda. Terör açısından bir şey söz konusu değil. Tarla açma açısından olacak bir bölge de değil.”
Balıkesir Orman Bölge Müdürü Recep Ateş ise açıklamasında yanan ağaçların kesilip yerine yeni fidanlar dikileceğini ifade etmişti.

İlk maden arama çalışmaları 2000 yılında başladı
Kaz Dağları ’nda ilk maden arama faaliyetleri 2000 yılının başında başladı. 36 farklı noktada 10 firma tarafından sesizce yürütülen arama faaliyetleri, 2007 yılında civar köylerin çeşmelerinden çamurlu su akmaya başlaması üzerine dikkat çekmeye başladı. Bunun üzerine bölge halkı, ‘Siyanürlü altın istemiyoruz’ sloganıyla bir eylem yaparak maden ocaklarına tepki gösterdi. Çevrecilerin tepkilerinden sonra gündemden düşen Kaz Dağları ’nda maden arama faaliyetlerine bir süre ara verildi. Daha sonraki dönemlerde ise Kaz Dağları ’nda maden arama faaliyetleri CHP tarafından TBMM ’ye taşındı. 2012 yılında ekolojik dengeye zarar verdiği ileri sürülen madenlerin bölgeye ne kadar zarar verdiğini araştırmak üzere CHP yazılı olarak soru önergesi verdi. 2012 yılı itibariyle çevre derneklerinin verdiği bilgilere göre 72 firma maden arama faaliyeti için ruhsat almış durumda.
 http://www.haberlink.com/haber.php?query=77118#.UFh0_66jhfw

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İklim değişikliği tarımı vuruyor: Gıda fiyatlarında sıçrama uyarısı!

  01 Haziran 2023 07:00 Dr. Oğuz Tutal'ın araştırmasına göre Türkiye için en büyük tehlike kuraklık ve aşırı sıcaklar... Araştırma g...