4 metrekarede 1 ömür

• 
  
• 
• KUBİLAY YILLARDIR GAZETE BÜFESİ İŞLETİYOR
• Özer Akdemir
• Gazetenizde sizin bu haberi okumanız için onlarca, yüzlerce kişinin yoğun bir emek harcadığını elbette biliyorsunuz. Muhabirinden, editörüne, matbaasından, dağıtım işine kadar her gün yüzlerce kişi, gazetenin sizlere ulaşması için uğraş veriyor. Gazete merkezi ve bürolarında günün erken saatinde başlayan telaş, haberlerin izlenip, yazılıp, düzeltilip matbaaya gönderilmesine kadar zamanla yarışır bir halde devam ediyor. Matbaadan çıkan gazetelerin ise uçağa yetiştirilmesi ve sonrasında ülkenin dört bir yanına dağıtımı başlıyor. Okuduğunuz gazetenin sizin elinize geçmeden önceki son durağı ise gazete bayileri. İşte bu haberde bu bayilerden birisinin öyküsünü bulacaksınız….
  ‘ÖLÜM BİLE BURADAN ÇIKACAK’
  Özkan Kubilay, 68 yaşında. Askere gitmeden önce başladığı gazete bayiliğinden emekli olmuş. Emeklilikten sonra da bayilik yapmaya devam ediyor. Hem de kendi deyimiyle para için değil, bu işi çok sevdiği için...
  Özkan Kubilay’ın çok sevdiği ve “Ölüm bile buradan çıkacak” dediği gazete büfesi denize dik inen Fevzi Paşa Bulvarının üzerinde, Basmane Garı’na yakınca bir yerde. Her gün binlerce insanın gelip geçtiği kaldırımın bir köşesindeki büfe iki metreye iki metre ölçütlerinde. İçinde bulunan gazete ve dergi dolu rafların kapladığı alanı çıkarırsanız, Özkan Kubilay’ın biraz irice vücuduna neredeyse dönmek için zor yer kalıyor. Büfenin küçük dikdörtgen penceresinden bazen önündeki otobüs durağındakilere dalmışken ama çoğu zaman da elinden düşürmediği sigarası ve yanında bir bardak demli çayı ile görmek mümkün onu. Her gün belki yüzlerce kişi yol, adres soruyor ona. O ise hiç usanmadan herkesi aynı güler yüzle yanıtlıyor; “Otogar otobüsleri paralel caddede”, “Toros’a öbür durakta duruyor otobüsler”, “Kemeraltı’na 500 metre ilerde soldan girebilirsiniz”…
  ‘TATİLİM BURASI BENİM’
  1962 yılında geldiği İzmir’de geldikten bir yıl sonra başladığı gazete bayiliği işini o günden günümüze kadar sürdürmüş. “İşçievleri’nde bayilik yaptım uzun süre. Zeytinlik’te de baş bayi olarak 10 yılım geçti. Başka hiçbir iş de düşünmedim” diyor Özkan Kubilay. Bayramlar dahil her gün çalıştığını anlatan Kubilay, “Tatilim burası benim. Düzenli gazete alan müşterilerim var ve onlara gazete vermem gerekiyor. Bir kere Muğla Ortaca’daki oğluma gittim, akşama döndüm, zor durdum. Oğlan ‘Baba bırak gel başımızda dur’ diyor ama ben istemiyorum. Bu işi para için de yapmıyorum. Zaten bütün bu gazetelerin aylık bıraktığı para 300 lirayı geçmiyor”.
  Kubilay 30-40 metre ilerdeki bakkala gidip gelmesi dışında bütün gün büfesinde oturuyor. “Sabah 06.30’da geliyorum akşam 18.30’a kadar. Karşı bakkalla gazete değişimi yapıyoruz. Günde 10 kere oraya gidip geliyorum. Hareket oluyor bana. Birçok kişi ‘Çekilir mi bu iş’ diyor ama ben ‘Benim ölüm buradan çıkacak’ diyorum”.
  MİLLET BUNALMIŞ GEÇİM DERDİNDEN
  İşini “Kültüre dayalı bir meslek” olarak tarif ediyor. Bütün gazetelere göz gezdirmeyi sevdiğini ama en çok Cumhuriyet, Evrensel, Aydınlık gibi gazetelerin haberlerini beğendiğini söylüyor. “Bu milleti anlamıyorum. Millet bunalmış geçim derdinden. O nedenle sıkıntıları, nedenlerini yazan gazeteleri değil daha çok renkli gazeteleri alıyorlar. Bir de gidip yine de AKP’ye oy vermelerini anlamıyorum” diyor.
  Yaptığı işin inceliklerini de şöyle anlatıyor; “Dar bir yer bu büfe. Dergiler hariç 20 çeşit gazete geliyor. Yerleştirmesini düzgün yapmazsanız zorlanırsınız. Kontörlü telefon da var. Onca gazeteden daha çok para bırakıyor”. Büfenin hemen önündeki durakta ve yanı başında akıp giden insan kalabalığında çok değişik olaylara tanıklık ettiğini söyleyen Kubilay, insanların psikolojilerinin her geçen gün bozulduğunu ve bunda da AKP’nin politikalarının önemli payı olduğunu düşünüyor.(İzmir/EVRENSEL)
  http://www.evrensel.net/news.php?id=46142
  http://www.facebook.com/photo.php?fbid=521213251246365&set=a.123634057670955.13149.123575381010156&type=1&theater