19 Ocak 2013 Cumartesi

Aynı kabusa karşı ortak mücadele





Özer AKDEMİR

İki farklı şirket tarafından Turgutlu ve Gördes’te yapılmak için çalışmaları süren nikel madenciliği ile ilgili 19 Ocak Cumartesi günü Akhisar’da bir panel gerçekleştirilecek. Panele, 25 Kasım 2012’de Turgutlu’da yapılan panelde de konuşmacı olan Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa, Jeoloji Yük. Müh. Tahir Öngür ve İzmir Orman Mühendisleri Odası Başkanı Kenan Öztan katılacak. Özellikle Turgutlu’da nikel işletmeciliğinin gündeme geldiği 3-4 yıldır bu türden onlarca panel, söyleşi, basın açıklamasının yanı sıra, lokma dökme, kefen giyme gibi ‘renkli’ eylemlerin de yapıldığı biliniyor. Gördes, maden çalışmalarının geç gündeme oturması nedeniyle Turgutlu’ya oranla mücadeleyi örme sürecinde biraz geç kaldı. Yine de birbirine çok yakın konumda bulunan Turgutlu ve Gördes’in, aynı kabusu görüp, bu kabusu kovmak için birlikte hareket etmeleri olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

MADENİ SAVUNMAK İNSANLIK SUÇUDUR!

25 Kasım 2012’de Turgutlu’da gerçekleştirilen panelle ilgili açıklanan sonuç bildirgesi aslında yıllar önce söylenmesi gereken bir gerçeğin altını kalın çizgilerle çizdi. Dünyanın en verimli 7 tarım ovasından birisinde sülfürik asit yöntemiyle nikel madenciliğini savunan artık “insanlık suçu” işlemiş sayılacak. Bu anlayana çok şey anlatan ileti en başta Turgutlu Belediye Başkanı olmak üzere, onun partisini (AKP) ve ilçede madeni savunan bir avuç azınlığı frenler mi bilinmez ama bu sözün altının doldurulmasının gerektiği kesin. Bu kararlılık da tek başına, Turgutlu’da AKP dışında bütün siyasi partilerin, meslek örgütlerinin, sendikaların, derneklerin oluşturduğu Turgutlu Çevre Platformu (TURÇEP) ile, TURÇEP’le olacak bir şey değil! Madenin çevresindeki köyler, Manisa hatta İzmir kamuoyu mücadelenin içine çekilmediği sürece, tüm Gediz Havzasını asite bulayacak, İzmir’in içme sularını kirletecek olan bu madenleri durdurmak zor görünüyor. Hal böyleyken geçtiğimiz yıllarda maden çevresindeki köylerde cılız da olsa var olan karşı çıkışın son süreçte iyice azaldığı gerçeği ile de yüzleşmek gerekiyor. Köylüler, madenin uyguladığı işçi alımı politikası, maden yanlısı tutumu nedeniyle adı ‘İngiliz Serhat’a çıkan belediye başkanının etkisi, baskı vs yöntemlerle ses soluk çıkaramaz hale getirildi. B günün en önemli sorunu, madenler çevresindeki köylerin yanı sıra Manisa ve İzmir kamuoyunda da gerekli duyarlılığı yaratarak mücadelenin nasıl kitlelere mal edileceği gibi görülüyor.

KISA SÜREN ’ZAFER HAVASI’

Turgutlu’daki madenin ilk sahibi İngiliz şirketin “buradaki işten vazgeçip Filipinlere gideceğiz” açıklaması yapmasına neden olan sürecin ertesinde bu durum ‘zafer’ olarak değerlendirilmişti. Hemen sonrasında madenin Türk vatandaşı üç kişi tarafından kurulan VTG adlı bir şirkete satıldığı ve şirketin de madenin işletilmesi için hızla çalışmalara başladığı haberi bu ‘zafer havası’nı dağıttı. AKP’li bakanları bile birbirine düşüren Çaldağındaki orman kesim izni bu el değişimin ardından hızla uygulandı ve bu satırlar yazılırken bile Çaldağındaki orman katliamı devam ediyor. Akhisar panelinde de konuşmacı olan Orman Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Kenan Öztan 2 milyon ağacın kesileceği bilgisini veriyor. Çaldağının bağrındaki ‘cehennem çukuru’, maden açık ocağı her geçen gün büyüyor, büyüyor…

MÜCADELE TAKVİMİ

Öte yandan, Çaldağını maden talanından korumak için çırpınan TURÇEP, yeni yıla yeni bir mücadele takvimi ile girdi. Platforma katılan öğretmen sendikaları ve ziraat odasının konuyu okullarda ve köylerde gündeme taşıması ve bu kesimlerin mücadeleye katılımının sağlanması takvimdeki en önemli işlerden birisi olarak görünüyor. Geçtiğimiz günlerde TURÇEP'in bileşeni olan 3 öğretmen sendikası Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen ortak bir basın açıklaması yaparak, "Turgutlu'da öğretmenlerin maden isyanı" mesajını verdiler. Takvimde, önümüzdeki Mayıs ayında da geniş katılımlı bir miting öngörülüyor.

(İzmir/EVRENSEL)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haberin izini sürmek (Pazartesi yazısı)

  24 Haziran 2024 04:25 Fotoğraf: Özer Akdemir / Evrensel   Özer Akdemir Tüm yazıları Geçen senenin mart ayıydı. Gece gele...