Özer Akdemir, Bergama'da
pazar yerinde EGEÇEP üyelerinin hayır bildirisi dağıtımı sırasındaki
izlenimlerini yazdı.
Özer AKDEMİR
İzmir
İzmir
Pazartesi günü Bergama’da EGEÇEP ve Bergama Çevre Platformu
tarafından düzenlenen “Anayasa Referandumu ve Çevre “ konulu panele katılım
için Bergama’daydık. Panel öncesi İzmir’den giden yaklaşık 25 kadar EGEÇEP’li,
Bergama Çevre Platformu üyeleri ile buluşarak Bergama pazarında “Hayır”
içerikli bildiriler dağıttı. Bergama’nın dış mahallelerinde, devlet hastanesi
ile karşı karşıya olan pazar yeri, yöre köylülerinin buluşma noktasıydı aynı zamanda.
Yetiştirdikleri sebze-meyvesini satmak için haftanın bir günü ilçeye inen
Bergama köylülerinin referandum eğilimlerinin gözlenmesi açısından iyi bir
fırsattı bu.
SON İKİ SEÇİMDE BERGAMANIN TERCİHLERİ
Bergama yıllardır sağ muhafazakar bir seçmen profiline sahip
olmasına rağmen iki dönemdir CHP’li genç belediye başkanı Mehmet Gönenç yarışta
ipi göğüsleyen kişi olmuştu. 7 Haziran ve 1 Kasım Genel seçimlerine
baktığımızda CHP’nin %42.7 (7 Haziran) - 43.3 (1 Kasım) oranında bir oy aldığı
görülürken, 7 Haziranda %33’lere kadar gerileyen AKP (2011’de %43 idi) 1
Kasım’da ülke genelinde olduğu gibi Bergama’da da oyunu arttırmış, artış oranı
ise %5’i bulmuştu. AKP’nin bu %5’lik oyu MHP ve diğer sağ partilerden belki bir
miktar HDP’li seçmenden de aldığını sonuçlara bakarak söylemek mümkün. Bu arada
7 Haziran’da %3.5 oy alan HDP’nin 1 Kasım Genel Seçimlerinde oyunun %2.8’e
düşürdüğünü söyleyelim.
‘EVET’Çİ İLE KARŞILAŞMA ŞAŞKINLIĞI
Çok da örgütlü bir şekilde olmayan, ellerinde “hayır” yazılı
herhangi bir parti ya da kurum imzası taşımayan bildirilerle pazar yerindeki
pazarcı esnafa ve alışveriş yapan vatandaşlara bildiri dağıtımı başladığında
iki farklı tepki ortaya çıktı. İzmir’de Karşıyaka, Konak, Güzelbahçe, Buca gibi
sol-sosyal demokrat siyasi görüşe sahip vatandaşların yaşadığı yerlerden gelen
EGEÇEP’lilerin birkaç bildiri dağıtımının ardından yaşadıkları şaşkınlığı
buraya not etmek gerekiyor. “Referandum’da hayır diyoruz” sözleriyle dağıtılan
bildirileri bazı esnaf ve vatandaşlar alıp teşekkür ederken bazılarının sert
bir şekilde geri çevirmesi, hiç almak istememeleri ya da terslemeleri bildiri
dağıtanların şaşkınlığına neden oldu. Bu aslında doğal bir şaşkınlıktı çünkü
İzmir’de oturdukları mahallelerde de bu tür referandum çalışmasına katılanların
hiçbiri bu çalışmalar sırasında böyle tepkilerle karşılaşmamışlardı. Tek tük
“Evet”çi çıksa da “Hayır” içerikli bildirilere yoğun bir ilgi ve sahiplenmenin
olduğu İzmir metropol ilçelerinden sonra Bergama gibi taşra bir ilçede yapılan
çalışma kent/kır arasındaki siyasi eğilim farkını ve kutuplaşmayı da ortaya
seriyordu.
‘EVET’ÇİLERDE SERTLİK DİLİ
Gözlemlenen başka birşey ise “Evet”çi olduklarını söyleyen
kesimlerin “Hayır”cılara yaklaşımındaki sertlikti. Bildirileri reddederkenki
söylemleri hergün AKP’nin borazanı olan televizyonlarda izlediklerinin birebir
kopyasıydı; “PKK da hayır diyor. Bu bildirinin aynısını geçen Diyarbakır’da da
dağıtıyorlardı. Avrupa’nın hayır dediği yerde tabii ki evet diyeceğiz.
Türkiye’nin güçlenmesini istemeyenler “Hayır” diyorlar...” gibi. Bildirileri
reddederken ya da kendileriyle iletişim kurmaya çalışanlara karşı
sergiledikleri vücut dili de tehditkar, ötekileştirici, kutuplaştırıcı bir
dildi. Hepimizin her gün en üst düzeyde, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere
AKP’nin tüm kadrolarında görmeye artık alıştığımız dildi bu.
KARARSIZ DEĞİLLER AMA KORKUYORLAR
Bir diğer dikkat çeken konu ise bazı vatandaşların
bildirileri alırken, görüşlerini gizleme gereği duymalarıydı. Özellikle “daha
kararımı vermedim” diyenlerin tedirginliği gözlerinden okuyordu. Kararlarını
vermiş ama bunu açıktan söylemeye çekinen bir halleri var gibiydi.
Bildiri dağıtımı sırasında birkaç kişinin “Hayır çıkarsa ülke karışacak
diyorlar. Bundan korkuyoruz” demeleri, AKP yöneticilerinin tıpkı 1 Kasım
seçimleri öncesinde olduğu gibi “Biz kazanamazsak kaos olur. İç savaş çıkar”
tehditlerinin halkta belli bir karşılık bulduğunu, korku ve endişeye yol
açtığını gösteriyordu.
‘HAYIR’CILAR TEDİRGİN
“Hayır” cephesindeki duruma bakacak olursak; AKP’nin
tüm devlet kurumlarını yanına alarak yarattığı baskı, ötekileştirme,
“Hayır”cıları ‘terör örgütleri’ ile yan yana anma söylemlerinin bu kesimi de
etkilediğini, en azından psikolojik olarak referandum çalışmasına endişeli bir
ruh hali ile başlamalarına neden olduklarını söylemek mümkün. Bildiri dağıtımı
sırasında sergilenen çekingen tutum ve Bergamalıların özellikle tanıdıkları,
bildikleri kişilere verme çabaları bunun bir göstergesi idi.
BERGAMA’DA HAYIR ÖNDE
Sonuç olarak, bildiri dağıtımı sonrası dağıtanlarla
yaptığımız değerlendirmede tüm baskılara ve çalışmanın yetersizliğine rağmen
“Hayır” oylarının ‘Evet’i Bergama’da da geçeceği yönünde. Bu oranını %55, %60’a
çıkaran görüşler de vardı, %50’yı çok az geçeceğine yönelik olanlar da.
16 Nisana çok az bir süre kalmışken Bergama’da ve İzmir’in
taşra ilçe ve köylerinde “Hayır” oylarının “Evet”e oranla yüksek ama bu oranın
merkezdekine göre çok daha düşük olduğunu söylemek mümkün. Çalışmanın buralarda
yoğunlaştırılması, AKP’nin ve onun güdümündeki devlet kurumlarının baskılarına
göğüs gererek, cesaretle “Hayır”ın meşruluğunu ve haklılığını anlatmak
gerekiyor.
30 Mart 2017