Ege Çevre ve Kültür Platformu Dönem Sözcüleri, İzmir’deki
orman yangınlarının söndürülmesinde ağır ihmal olduğunu belirttiler.
21 Ağustos 2019 Çarşamba, 23:13
Ege Çevre ve Kültür Platformu Dönem Sözcüleri Alime Yalçın
Mitap ve Hüsnü Dilli, “İzmir’deki son orman yangınlarında 500 hektarlık bir
alanın değil, 5000 hektarlık bir alanın yandığı tahmin ediliyor” dedi. Yangın
söndürmede ağır sorumsuzlukların ve ihmallerin bulunduğunu belirten EGEÇEP
sözcüleri, “Yangında zarar görmüş alanlar üzerinde olası madencilik, imara
açılma vb gibi girişimlerin kesinlikle karşısında olacağımızın ve böylesi
girişimleri engellemek için tüm gücümüzle mücadele edeceğimizin bilinmesini
isteriz” dediler.
Açıklamanın tam metni şöyle:
İzmir Karabağlar’da 18 Ağustos Pazar günü öğlen saatlerinde
başlayan ve ciddi hatalar ve ihmaller nedeniyle 3 gün boyunca devam ederek
Seferihisar ve Menderes’e kadar ulaşan, Urla’da da görülen orman yangını, çok
büyük bir doğa yıkımına neden olmuştur.
Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli 500 hektarlık bir alanın
yandığını ifade ederek bu yıkımın boyutlarını gizlemeye çalışmaktadır. Bölgede
yapılan incelemelerde çok daha büyük (5000 hektar civarında)
bir alanın yandığı tahmin edilmektedir.
Yanan sadece ağaçlar değildir. Ormandaki tüm canlılar
hayatını yitirmiştir. Ormanlar, havadaki karbondioksiti emip oksijen üretirler.
Yaşam için hayati önemleri vardır.
Yangının söndürülmesi konusunda ciddi hatalar olduğu
anlaşılmaktadır.
Yangın söndürmede daha etkili olacağı bilinen THK ve TSK
uçaklarının kullanılmamış olması, en azından ağır bir sorumsuzluktur, eksiklik
ve ihmaldir. Birçok ülkede kullanılan gece görüşlü helikopterlerin satın
alınmamış olması, koruyucu önlem ve hazırlıkların yetersizliği de orman
yangınına duyarlı bir ülke için bağışlanmaz bir eksikliktir.
Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde 2013’te çıkartılan bir
yönetmelikle devreye sokulan “Orman görevli personelinin rotasyonu” nedeniyle
bölgeyi, orman içi yol, patika vb geçişlerini bilmeyen -bölgeye yabancı-
görevlilerce, müdahalelerde bir çok eksiklikler, yanlışlık ve gecikmeler
yaşanmıştır.
Yangınların, çoğunlukla rantı yüksek ya da olası maden
sahalarında çıkması da üzerinde durulması gereken bir konudur. Bu yangınların,
gerçekten kasıtlı olup olmadığının çok iyi araştırılması gerektiğini, bundan
önceki yangınlar gibi geçiştirilmemesi gerektiğini özellikle belirtiyoruz.
Bunun takipçisi olacağız.
Bakan Pakdemirli, daha yangın tam söndürülmeden, yanan
alanların ağaçlandırılacağından; ağaç dikmede Guinness rekorlar kitabına
girmekten söz ederek, sorumluluğunu örtmeye çalışıyor.
Oysa bir orman yüzlerce yılda yetişiyor. Ağaç dikmekle orman
olmuyor. İçindeki tüm yaşamla birlikte orman bir ekosistemdir; tüm canlıların
yaşam alanlarıdır. İklim yıkımına karşı en önemli varlıklarımızdır. Yanan, yok
edilen ormanların tekrar eski halini alması yüzyıllar sürmektedir.
Ormanlarımızın korunması,önceden koruyucu tedbirlerin
alınmış olması ve yangın çıkması halinde en etkili söndürme yollarına hızla
başvurulması daha önemlidir.
Yanan/yakılan bölgede zarar gören üreticilerimizin, zeytin,
üzüm bağları, meyve bahçesi; küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarla ilgili zararları
karşılanmalı; sulama altyapılarına ilişkin hasarlar giderilmelidir.
Gerek bu yangının çıkış nedeni gerekse söndürülmesindeki
hata ve ihmaller bir an önce açıklığa kavuşturulmalıdır. Yetkililer hesap
vermelidir.
Başta bakan olmak üzere, yangında sorumluluğu ve ihmali
bulunan kamu görevlileri hakkında soruşturma ve Meclis araştırması açılmalıdır.
EGEÇEP olarak bu yangında zarar görmüş alanlar üzerinde
olası madencilik, imara açılma vb gibi girişimlerin kesinlikle karşısında
olacağımızın ve böylesi girişimleri engellemek için tüm gücümüzle mücadele
edeceğimizin bilinmesini isteriz.
21.08.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder