13 Mart 2013 Çarşamba

Bu dava böyle bitmez!...



Fotoğraf: Bu dava böyle bitmez!...

Özer AKDEMİR

5 Haziran Dünya Çevre Gününü Bergama Çamköy’de kutlamak isteyen çevrecilere altın madeni çalışanları tarafından yapılan taşlı yumurtalı saldırı davasının zaman aşımına uğrayacağı artık kesinleşti. Önceki gün Bergama’da görülen duruşmaya katılan yaşam savunucuları ciddi bir saldırı ile karşı karşıya kalmalarına rağmen, açılan davada ‘sanık’ yapılmalarını içlerine sindiremediklerini dile getirdiler. Gergin geçen duruşmada madenci şirket avukatlarının sözlerine tepki gösteren EGEÇEP eski dönüm sözcülerinden Ertuğrul Barka, hakim tarafından salon dışına çıkarıldı.

EKOLOJİ HAREKETLERİNE GÖZDAĞI

2005 yılında olan olayla ilgili aradan 5 yıl geçtikten sonra açılabilen davayı hukukçular, yargılamanın içeriği nedeniyle ‘zamanaşımına uğraması kesin’ olarak nitelendirdiler. Bergama Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya İzmir ve Bergama’dan çoğu 8 yıl önceki olaylarda saldırıya uğramış yaşam savunucuları katıldılar. Duruşmaya ayrıca Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi eş sözcüleri Sevil Turan, Arif Ali Cangı ve parti yöneticileri de katıldılar. Aynı zamanda çevrecilerin avukatı da olan Cangı’nın duruşmada yaşanan olayların özetini yapmasına maden şirketi avukatlarının ‘bunlar zaten dosyada var’ itirazları duruşma hakimi tarafından kabul edilmedi. Cangı konuşmasında, olayları yönlendiren maden şirketi patronu Akın İpek’in sanık yapılmasının ardından kendisinin de ‘olağanüstü yollarla’ adeta rövanş alır gibi ‘sanık’ yapıldığını söyledi. Cangı, “amaç Bergama hareketi ile özdeşleşen Türkiye ekoloji hareketine gözdağı vermektir. Yargı kararları etkisizleştirilerek, toplumsal tepkiler sindirilerek yaşam alanlarının sömürülmesinin önündeki engeller kaldırılmaya çalışılmaktadır” dedi. İzmir Barosu avukatlarından Halil Dönmez de maden çalışanlarının saldırısını barışçıl bir kutlamaya yönelik ‘organize bir saldırı’ olarak niteledi. Daha sonra söz alan yaşam savunucuları da barışçıl ve yasal bir kutlamaya madenci şirketin saldırısından şans eseri yaralanmadan kurtuldukların anlatarak, buna rağmen kendilerinin sanık yapılmasının adalete olan inançlarını zedelediğini söylediler. 

“MESLEĞİNİZE VE HUKUKA SAYGINIZ OLSUN”!

Bu konuşmalardan sonra söz alan madenci şirketi avukatı Zekai Uğraş’ın Cangı’ya nispet yapar biçimde uzun uzun olayları madenci şirketin gözüyle aktarması salonda bulunanlar tarafından gülümsemelerle karşılandı. Uğraş, çevre gününü kutlamaya gelenleri, maden alanında piknik formatlı çevre gününü kutlayan maden çalışanlarını provake etmekle suçladı. Uğraş’ın savunmasının ardından diğer şirket avukatı Akif Temel’e ‘Sen de uzun anlat. Uzasın duruşma’ yönündeki sözlerine tepki gösteren EGEÇEP eski dönem sözcülerinden Ertuğrul Barka, “Hukuka, mesleğinize saygınız olsun” dedi. Bu sözlere tepki gösteren Uğraşın talebi üzerine Barka duruşma hakimi Hüseyin çelebi tarafından dışarı çıkarıldı. 

Duruşma Cangı hakkında açılan dava ile birleştirilmesi talebiyle 17 Haziran 2013 tarihine ertelendi. 

Yaşam savunucuları duruşmada şunları söylediler: 

Dr. Oya Otyıldız: Kendi ülkemizde jandarma koridorunda saldırıya uğradık, taşlandık. Aradan 8 yıl geçti hala saldıranlar cezalandırılmadı. 

Prof. Dr. Gürel Nişli: Otobüslere atılan taşların bize zarar verebilirdi. Yasal bir kutlama için gittik oraya. Eski bir öğretim üyesi olarak bu olayın böylesine kötü bir yola sokulmasına ço5k üzüldüm. Davanın bir an önce sonuçlanarak, saldırganların gerekli cezaya çarptırılmasını bekliyoruz.

Erol Engel (Bergama Çevre Platformu Sözcüsü – sanık) : Avukatım Arif Ali Cangı’ya dava açılmasının nedenini anlayabilmiş değilim. Bergama’nın sahipsiz olmadığını göstermek için oradaydık. Olay günü iyi ki yanımızda avukatlar, bilim insanları ve meslek örgütü temsilcileri vardı. Yoksa orada ölümler yaşanabilirdi. Devlet görevini yapmadı, bizleri saldırganların açık hedefi haline getirdi. Davanın zamanaşımına getirilmesi ülkedeki hukuku sorgulamamıza neden oldu. 

Cezmi Tomrukçu: Biz araçlarımızın içinde taşlanırken üst rütbeli güvenlik görevlisinin gülmesini unutamıyorum. Suyuna, toprağına, havasına sahip çıkan bizler, adalet istiyoruz.

 (İzmir/EVRENSEL)
http://www.evrensel.net/news.php?id=51412
Özer AKDEMİR

5 Haziran Dünya Çevre Gününü Bergama Çamköy’de kutlamak isteyen çevrecilere altın madeni çalışanları tarafından yapılan taşlı yumurtalı saldırı davasının zaman aşımına uğrayacağı artık kesinleşti. Önceki gün Bergama’da görülen duruşmaya katılan yaşam savunucuları ciddi bir saldırı ile karşı karşıya kalmalarına rağmen, açılan davada ‘sanık’ yapılmalarını içlerine sindiremediklerini dile getirdiler. Gergin geçen duruşmada madenci şirket avukatlarının sözlerine tepki gösteren EGEÇEP eski dönüm sözcülerinden Ertuğrul Barka, hakim tarafından salon dışına çıkarıldı.

EKOLOJİ HAREKETLERİNE GÖZDAĞI

2005 yılında olan olayla ilgili aradan 5 yıl geçtikten sonra açılabilen davayı hukukçular, yargılamanın içeriği nedeniyle ‘zamanaşımına uğraması kesin’ olarak nitelendirdiler. Bergama Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya İzmir ve Bergama’dan çoğu 8 yıl önceki olaylarda saldırıya uğramış yaşam savunucuları katıldılar. Duruşmaya ayrıca Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi eş sözcüleri Sevil Turan, Arif Ali Cangı ve parti yöneticileri de katıldılar. Aynı zamanda çevrecilerin avukatı da olan Cangı’nın duruşmada yaşanan olayların özetini yapmasına maden şirketi avukatlarının ‘bunlar zaten dosyada var’ itirazları duruşma hakimi tarafından kabul edilmedi. Cangı konuşmasında, olayları yönlendiren maden şirketi patronu Akın İpek’in sanık yapılmasının ardından kendisinin de ‘olağanüstü yollarla’ adeta rövanş alır gibi ‘sanık’ yapıldığını söyledi. Cangı, “amaç Bergama hareketi ile özdeşleşen Türkiye ekoloji hareketine gözdağı vermektir. Yargı kararları etkisizleştirilerek, toplumsal tepkiler sindirilerek yaşam alanlarının sömürülmesinin önündeki engeller kaldırılmaya çalışılmaktadır” dedi. İzmir Barosu avukatlarından Halil Dönmez de maden çalışanlarının saldırısını barışçıl bir kutlamaya yönelik ‘organize bir saldırı’ olarak niteledi. Daha sonra söz alan yaşam savunucuları da barışçıl ve yasal bir kutlamaya madenci şirketin saldırısından şans eseri yaralanmadan kurtuldukların anlatarak, buna rağmen kendilerinin sanık yapılmasının adalete olan inançlarını zedelediğini söylediler.

“MESLEĞİNİZE VE HUKUKA SAYGINIZ OLSUN”!


Bu konuşmalardan sonra söz alan madenci şirketi avukatı Zekai Uğraş’ın Cangı’ya nispet yapar biçimde uzun uzun olayları madenci şirketin gözüyle aktarması salonda bulunanlar tarafından gülümsemelerle karşılandı. Uğraş, çevre gününü kutlamaya gelenleri, maden alanında piknik formatlı çevre gününü kutlayan maden çalışanlarını provake etmekle suçladı. Uğraş’ın savunmasının ardından diğer şirket avukatı Akif Temel’e ‘Sen de uzun anlat. Uzasın duruşma’ yönündeki sözlerine tepki gösteren EGEÇEP eski dönem sözcülerinden Ertuğrul Barka, “Hukuka, mesleğinize saygınız olsun” dedi. Bu sözlere tepki gösteren Uğraşın talebi üzerine Barka duruşma hakimi Hüseyin çelebi tarafından dışarı çıkarıldı.

Duruşma Cangı hakkında açılan dava ile birleştirilmesi talebiyle 17 Haziran 2013 tarihine ertelendi.

Yaşam savunucuları duruşmada şunları söylediler:

Dr. Oya Otyıldız: Kendi ülkemizde jandarma koridorunda saldırıya uğradık, taşlandık. Aradan 8 yıl geçti hala saldıranlar cezalandırılmadı.

Prof. Dr. Gürel Nişli: Otobüslere atılan taşların bize zarar verebilirdi. Yasal bir kutlama için gittik oraya. Eski bir öğretim üyesi olarak bu olayın böylesine kötü bir yola sokulmasına ço5k üzüldüm. Davanın bir an önce sonuçlanarak, saldırganların gerekli cezaya çarptırılmasını bekliyoruz.

Erol Engel (Bergama Çevre Platformu Sözcüsü – sanık) : Avukatım Arif Ali Cangı’ya dava açılmasının nedenini anlayabilmiş değilim. Bergama’nın sahipsiz olmadığını göstermek için oradaydık. Olay günü iyi ki yanımızda avukatlar, bilim insanları ve meslek örgütü temsilcileri vardı. Yoksa orada ölümler yaşanabilirdi. Devlet görevini yapmadı, bizleri saldırganların açık hedefi haline getirdi. Davanın zamanaşımına getirilmesi ülkedeki hukuku sorgulamamıza neden oldu.

Cezmi Tomrukçu: Biz araçlarımızın içinde taşlanırken üst rütbeli güvenlik görevlisinin gülmesini unutamıyorum. Suyuna, toprağına, havasına sahip çıkan bizler, adalet istiyoruz.
http://www.evrensel.net/news.php?id=51412
(İzmir/EVRENSEL)
http://www.evrensel.net/news.php?id=51412

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İklim değişikliği tarımı vuruyor: Gıda fiyatlarında sıçrama uyarısı!

  01 Haziran 2023 07:00 Dr. Oğuz Tutal'ın araştırmasına göre Türkiye için en büyük tehlike kuraklık ve aşırı sıcaklar... Araştırma g...