19 Aralık 2017 Salı

Mücadelenin adı: Beggiatoa bakterisi

 19 Aralık 2017 14:28
   
 Karaburunda balık çiftliğine karşı verilen mücadelenin ortak adı bir bakteri oldu: Beggiatoa bakterisi
Mücadelenin adı: Beggiatoa bakterisi
Özer AKDEMİR
İzmir
Karaburun Yerel Fok Komitesi balık çiftliklerine karşı verilen mücadelenin adının Beggiatoa bakterisi olduğunu açıkladı. Küçükbahçe açıklarında yapılmak istenen balık çiftliklerine geçtiğimiz günlerde "denizdeki Beggiatoa bakterisinin fazlalığı" gerekçesi ile bakanlık izin vermemişti.
ÇED SÜRECİ SONLANDIRILDI
Aylardır Agromey adlı şirketin yapmak istediği balık çiftliklerine karşı mücadele eden Karaburunlular, bu kararlı mücadelelerinin meyvesini geçtiğimiz günlerde Bakanlık tarafından balık çiftliğinin ÇED sürecinin sonlandırılması ile almışlardı. Mevcut balık çiftliklerinin 11 kat kapasite arttırarak Karaburun Merkez-Kaynarpınar arasına  387 hektarlık deniz alanına (Agromey 1, Agromey 2 ve Agromey 3 olarak)  olarak taşınması ve 84 kafes kurulması projesi ile ilgili ÇED süreci, İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) Toplantısından sonra geçtiğimiz günlerde sonlandırıldı. Çevre Yönetim Genel Müdürlüğü' nün konuya dair yazısında "Denizel ortamda çevresel ortamın kirliliğini gösteren en önemli kriterlerden olan Beggiatoa bakterisinin yoğun olduğu ve bu nedenle söz konusu alanda çevresel koşulların balık çiftliği kurulması için uygun olmadığı" gerekçesi yer aldı.  
BAKTERİNİN ÜREMESİNE NEDEN OLANLARA SELAM OLSUN!
Karaburun Yarımadası’nda Akdeniz Foku (monachus monachus) ve Habitatlarının korunması, adına çalışmalar yürüten Karaburun Yerel Fok Komitesi tarafından konu ile ilgili yaptığı açıklamada bu gerekçe ile ilgili şöyle denildi; “Karaburun Yarımadası’nda tüm bileşenleriyle Karaburun Kent Konseyi’nin yıllardan beri ekosistemi koruma adına yürüttüğü mücadelenin, yerelin sesinin bir ifadesi ve ÇED Raporuna vize verilmemesine neden olan karara yansıyan biçiminin adıdır, Beggiatoa Bakterisi. Bu bakterinin doğaya, denizimize, Akdeniz fokları, deniz çayırları ve bir bütün olarak ekosisteme katkısı yadsınamaz. Bu bakterinin üremesine neden olan yerel tüm bileşenlere, emeği ve katkısı olan tüm doğaseverlere ve bu kararı alanlara selam olsun."
KARABURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA ALANI OLMALI

Komite, Karaburun Yarımadası kıyılarının 1. derece doğal SİT alanı olması, kültürel varlıklarının bulunması, kıyıda pek çok kuş türü ve Akdeniz Foku barınma üreme alanlarının bulunması, deniz çayırları varlığı  ve bu  bütün içinde kıyı ve deniz ekosistemi tahribatı,  turizm ve kıyı balıkçığı başta olmak üzere yöre ekonomisi üzerinde oluşacak yıkıcı etkilerin dikkate alınarak Karaburun Yarımadasının su ürünleri yetiştiriciliği potansiyel alanları kapsamından çıkarılmasını talep etti. Komite ayrıca Yarımada’nın ÖÇKA ilanı için gerekli bakanlar kurulu kararının ivedilikle çıkarılması gerektiğine dikkat çekti.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İklim değişikliği tarımı vuruyor: Gıda fiyatlarında sıçrama uyarısı!

  01 Haziran 2023 07:00 Dr. Oğuz Tutal'ın araştırmasına göre Türkiye için en büyük tehlike kuraklık ve aşırı sıcaklar... Araştırma g...