13 Ağustos 2014 Çarşamba

Koza, hukukla baş başa kaldı

Koza, hukukla baş başa kaldı
Özer AKDEMİR
İzmir

Danıştay 10. Dairesi Koza Altın İşletmesinin Bergama Ovacık’taki altın madenine 2009 yılında verilen ÇED izni ile ilgili yerel mahkemenin kararını bozdu. Yerel mahkeme aralarında çeşitli meslek örgütlerinin de bulunduğu yaşam savunucularının ÇED izninin iptali istemiyle açtığı davayı reddetmişti. Danıştayın bu kararını değerlendiren davanın hukukçularından Av. Arif Ali Cangı, Bergama’da yeni bir süreç başlayabileceğine işaret ederken, yıllardır beklenen mahkeme kararlarının çıkmasının ardında ise AKP-Cemaat çatışması olduğu görüşünde. Cangı, “Koza Altın şirketi hükümet aradan çıkınca hukukla baş başa kaldı. Bu durumda onları yeneriz” dedi.
İŞÇİLERİNİ MÜDAHİL YAPTI
Ovacık’taki madenin çalışmasının dayanağı olan 2009 yılındaki ÇED izni süreci aslında oldukça tartışmalı bir şekilde geçmişti. Madene verilen ÇED iznine EGEÇEP, TMMOB’ye bağlı bazı odaların yanı sıra Kozak Yaylası’ndaki 12 köyün muhtarları da davacı olarak katılmıştı. Bunun karşısında altıncı şirket kendi madeninde çalıştırdığı işçileri bakanlığa açılan davada bakanlık yanında müdahil olarak davaya katmıştı.
BAŞKA BİLİRKİŞİ RAPORUNA DAYANILDI
Açılan davada keşif istemine rağmen mahkeme keşif talebini reddetmiş, daha önce yargılaması yapılan başka bir davadaki keşif ve bilirkişi raporuna dayanarak karar vermişti. Oysa, mahkemenin dayanak yaptığı bu dava da verilen karar bozulmuştu. Yani dayanılan bilirkişi raporunun hiçbir hukuki değeri kalmamıştı. Öte yandan, zaten o bilirkişi raporunun dava konusu, işlemleri ve hukuksal düzlemleri de farklıydı. Üstelik, dayanak yapılan dava dosyası ile bu dava dosyasının tarafları da aynı değildi. Mahkemenin, 2009 yılında dava açanların katılmadığı, itiraz, istem ve savunmalarda bulunamadığı bir keşif sonunda düzenlenen bilirkişi raporunu esas alması bu karara itiraz dilekçesinde “Adil yargılanma hakkının ihlali” olarak nitelendirildi.
Koza Altın’ın ÇED sürecinde yapacağını duyurduğu halkın katılımı toplantısına köylülerden katılım olmazken, yöre halkı ve bazı örgütler aynı saatte alternatif bir ÇED toplantısı düzenleyerek  proje ile ilgili halkın olumsuz görüşlerinin tutanakla bakanlığa iletti ve ÇED sürecinin durdurulmasını talep etti. Buna karşın Bakanlık bu kaygılar  ve istemlerle ilgili hiçbir işlem yapmadı.

BERGAMA’DA BAŞA DÖNÜLDÜ
Bir iki ana başlığını saydığımız hukuki süreç sonunda Danıştay 10. Dairesinin ÇED raporuna itirazı reddeden yerel mahkeme kararını, özellikle “Bilirkişi keşfi yapılmadan karar verilemez” gerekçesine dayanarak bozmasını hukuken doğru bir karar olarak yorumlayan Cangı, Bergama için yeni bir sürecin başlayabileceğini kaydetti. İdari mahkemede bu kararın yürütmeyi durdurma yerine geçeceği yönünde maddeler olduğunu aktaran Cangı, Bergama’da başa dönüldüğünü ifade ederek, “Hareketin yeniden başlatılması şansı doğdu. Bunun için yaşam savunucuları ve köylüler daha çok çalışmalı” diye konuştu.
MADEN TEMELLİ KAPATILABİLİR
Bilirkişi incelemesinde olası risklerin anlatılması durumunda iddiaların kanıtlanacağını dile getiren Cangı, “Bu madenin temelli kapatılması şansını doğruyor. Buranın kapatılması demek, Kozak’ın, Havran’ın ve diğer yerlerin de kurtuluşu demektir. Çünkü burası siyanürleme merkezi ve tüm cevherler buraya geliyor” dedi.
HÜKÜMETLE BAĞLARI KOPUNCA
AKP-Cemaat çatışmasının yüksek yargıda da yansımasını bulduğunu ifade eden Cangı, “Kışladağ ve Efemçukuru ile ilgili açtığımız davalarda olumsuz kararlar çıktı. Yani TÜPRAG’da sorun yok, KOZA’da var. Karar hukuken doğru, keşif yapılması gerekiyordu.  ama şimdiye kadar şirketin hükümetle bağı nedeniyle bu kararlar çıkmadı. Hükümetle KOZA’nın bağı kopmuş olması KOZA’yı hukukla baş başa bıraktı. Biz normal işleyen bir hukuk düzleminde onları yeneriz” dedi.
www.evrensel.net
Eklenme tarihi: 2014-08-13 10:58:59
http://www.evrensel.net/haber/89874/koza-hukukla-bas-basa-kaldi.html#.U-tFc_l_uSp

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İklim değişikliği tarımı vuruyor: Gıda fiyatlarında sıçrama uyarısı!

  01 Haziran 2023 07:00 Dr. Oğuz Tutal'ın araştırmasına göre Türkiye için en büyük tehlike kuraklık ve aşırı sıcaklar... Araştırma g...