25 Ocak 2013 Cuma

“Sen salla başını ben bilirim işimi”!..



Fotoğraf: “Sen salla başını ben bilirim işimi”!..

Özer AKDEMİR

İstanbul Bağımsız milletvekili A. Levent Tüzel’in Munzur Vadisinde yapımı planlanan barajlarla ilgili 24 Aralık 2012 tarihli yazılı soru önergesine Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’dan yanıt geldi. 15 Ocak 2013 tarihli yanıtında kamu yararını sorgulayan soruya Bayraktar barajların Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) yönetmeliğinden muaf olduklarına vurgu yaparak yanıt verdi. Oysa, daha geçtiğimiz haftalarda verilen mahkeme kararı ise tam tersi yönde karar vermişti. 

KAMU YARARI NE?

İstanbul Bağımsız milletvekili Tüzel verdiği soru önergesinde Munzur Vadisi'nde yapımı planlanan baraj ve HES'lerle ilgili olarak yargının verdiği iptal ve yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen baraj ve HES yapımlarının devam ettiğine dikkat çekti. Dersim halkının, çevre uzmanları ve akademisyenlerin projelere karşı çıkmasına rağmen, baraj projelerinin yapımına devam edildiğini aktaran Tüzel, yargının verdiği yürütmeyi durdurma kararının da bu baraj ve HES inşaatlarına engel olmadığının altını çiziyordu. İdare Mahkemeleri ve Danıştay’ın Munzur Milli Parkındaki bu projelerin iptali yönündeki kararlara karşın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 18 Nisan 201 l'de Munzur Vadisi Mili Park sınırları dahilinde yapımı kararlaştırılan baraj ve HES'lerin 'yapılmasında zorunluluk' olduğunu ve 'projelerde üstün kamu yararı' bulunduğuna ilişkin bir karar alabildiğini anımsatan Tüzel, “Kamu yararı her zaman ekolojinin korunmasından yanadır. Türkiye'de ilk defa bir milli parkta yapımı planlanan baraj için 'üstün kamu yararı vardır' şeklinde karar alınmıştır. Bölge halkının tepkilerine, ekolojik dengenin bozulmasını sağlayacak olan bu çalışmaya nasıl 'üstün kamu yararı vardır' kararı verilmiştir?” sorusun yöneltti. 

BİR SORUYA YANIT VERDİ

Bakan Erdoğan Bayraktar yanıtında  “milli parka baraj yaptıran bu kamu yararı nedir?” konusuna hiç girmezken, baraj projelerinin ÇED muafiyetine ilişkin yasal düzenlemeleri sıralamakla yetindi. 2008 yılında Çıkarılan ÇED yönetmeliğine dayanılarak baraj projelerinin ÇED sürecinden muaf tutulduğunu dile getiren Bayraktar, Milli Park konusundaki kararın ise Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından belirlendiğini belirtmekle yetindi. Bayraktar Tüzel’in 4 maddelik yazılı soru önergesinin 2,3 ve 4. maddelerini de “bizim sorumluluk alanımızın dışında, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından bilgi alın” diyerek yanıtlamadı. 

EN BÜYÜK MİLLİ PARK

Bayraktar’ın, soru önergesinin ilk maddesine verdiği, soruyla alakasız yanıt bile bakanlığın mahkeme kararlarını değil bildiğini okuduğunu gösteriyor. Tüzel’in ‘kamu yararı’nı sorduğu sorusuna, projenin ÇED muafiyetini anlatarak yanıt veren Bayraktar’ın bu yanıtı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ve İdare Mahkemeleri kararları ile çelişiyor. Ankara 8. İdare Mahkemesi Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapımı devam eden Bozkaya Barajı ve Hidroelektrik Santrali inşaatının durdurulması ile ilgili kararının ana dayanağını projenin ÇED’den muaf tutulmasına dayandırıyor. Baraj iptali için açılan davada projenin ÇED’den muaf olmasının olanaksızlığına dikkat çekilerek, “Munzur Vadisinin Çevre Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca korunması gereken alan olduğu, bölgenin Türkiye' nin en büyük milli parkı olduğu, üretilmek istenilen enerjinin güneş ve rüzgar enerjisi ile daha ucuza üretilebileceği, söz konusu alanda yapılacak barajlar ile ekolojik dengenin bozulacağı” dile getiriliyordu
 
BİLDİKLERİNİ OKUYORLAR

Ankara 8. İdare Mahkemesi Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 07.10.2010 günlü “ÇED sürecinden muafiyet sağlayan düzenlemede, çevrenin korunması ilkesi açısından hukuka uyarlık görülmediği” gerekçeli kararına dikkat çekerek, barajın ÇED’den muaf tutulmasının hukuka aykırı olduğu sonucuna vardı. Mahkeme projenin iptaline karar verdi. 

Bakan Bayraktar’ın bu açık mahkeme kararlarına rağmen yanıtında hala ÇED muafiyetini getiren yönetmeliğe vurgu yapması yürütmenin yargı kararlarına rağmen bildiğini okumaya devam ettiği şeklinde yorumlanıyor. 

(İzmir/EVRENSEL)

- Doğa İçin El Ele -

Özer AKDEMİR

İstanbul Bağımsız milletvekili A. Levent Tüzel’in Munzur Vadisinde yapımı planlanan barajlarla ilgili 24 Aralık 2012 tarihli yazılı soru önergesine Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’dan yanıt geldi. 15 Ocak 2013 tarihli yanıtında kamu yararını sorgulayan soruya Bayraktar barajların Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) yönetmeliğinden muaf olduklarına vurgu yaparak yanıt verdi. Oysa, daha geçtiğimiz haftalarda verilen mahkeme kararı ise tam tersi yönde karar vermişti.

KAMU YARARI NE?


İstanbul Bağımsız milletvekili Tüzel verdiği soru önergesinde Munzur Vadisi'nde yapımı planlanan baraj ve HES'lerle ilgili olarak yargının verdiği iptal ve yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen baraj ve HES yapımlarının devam ettiğine dikkat çekti. Dersim halkının, çevre uzmanları ve akademisyenlerin projelere karşı çıkmasına rağmen, baraj projelerinin yapımına devam edildiğini aktaran Tüzel, yargının verdiği yürütmeyi durdurma kararının da bu baraj ve HES inşaatlarına engel olmadığının altını çiziyordu. İdare Mahkemeleri ve Danıştay’ın Munzur Milli Parkındaki bu projelerin iptali yönündeki kararlara karşın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 18 Nisan 201 l'de Munzur Vadisi Mili Park sınırları dahilinde yapımı kararlaştırılan baraj ve HES'lerin 'yapılmasında zorunluluk' olduğunu ve 'projelerde üstün kamu yararı' bulunduğuna ilişkin bir karar alabildiğini anımsatan Tüzel, “Kamu yararı her zaman ekolojinin korunmasından yanadır. Türkiye'de ilk defa bir milli parkta yapımı planlanan baraj için 'üstün kamu yararı vardır' şeklinde karar alınmıştır. Bölge halkının tepkilerine, ekolojik dengenin bozulmasını sağlayacak olan bu çalışmaya nasıl 'üstün kamu yararı vardır' kararı verilmiştir?” sorusun yöneltti.

BİR SORUYA YANIT VERDİ


Bakan Erdoğan Bayraktar yanıtında “milli parka baraj yaptıran bu kamu yararı nedir?” konusuna hiç girmezken, baraj projelerinin ÇED muafiyetine ilişkin yasal düzenlemeleri sıralamakla yetindi. 2008 yılında Çıkarılan ÇED yönetmeliğine dayanılarak baraj projelerinin ÇED sürecinden muaf tutulduğunu dile getiren Bayraktar, Milli Park konusundaki kararın ise Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından belirlendiğini belirtmekle yetindi. Bayraktar Tüzel’in 4 maddelik yazılı soru önergesinin 2,3 ve 4. maddelerini de “bizim sorumluluk alanımızın dışında, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından bilgi alın” diyerek yanıtlamadı.

EN BÜYÜK MİLLİ PARK


Bayraktar’ın, soru önergesinin ilk maddesine verdiği, soruyla alakasız yanıt bile bakanlığın mahkeme kararlarını değil bildiğini okuduğunu gösteriyor. Tüzel’in ‘kamu yararı’nı sorduğu sorusuna, projenin ÇED muafiyetini anlatarak yanıt veren Bayraktar’ın bu yanıtı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ve İdare Mahkemeleri kararları ile çelişiyor. Ankara 8. İdare Mahkemesi Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapımı devam eden Bozkaya Barajı ve Hidroelektrik Santrali inşaatının durdurulması ile ilgili kararının ana dayanağını projenin ÇED’den muaf tutulmasına dayandırıyor. Baraj iptali için açılan davada projenin ÇED’den muaf olmasının olanaksızlığına dikkat çekilerek, “Munzur Vadisinin Çevre Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca korunması gereken alan olduğu, bölgenin Türkiye' nin en büyük milli parkı olduğu, üretilmek istenilen enerjinin güneş ve rüzgar enerjisi ile daha ucuza üretilebileceği, söz konusu alanda yapılacak barajlar ile ekolojik dengenin bozulacağı” dile getiriliyordu

BİLDİKLERİNİ OKUYORLAR


Ankara 8. İdare Mahkemesi Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 07.10.2010 günlü “ÇED sürecinden muafiyet sağlayan düzenlemede, çevrenin korunması ilkesi açısından hukuka uyarlık görülmediği” gerekçeli kararına dikkat çekerek, barajın ÇED’den muaf tutulmasının hukuka aykırı olduğu sonucuna vardı. Mahkeme projenin iptaline karar verdi.

Bakan Bayraktar’ın bu açık mahkeme kararlarına rağmen yanıtında hala ÇED muafiyetini getiren yönetmeliğe vurgu yapması yürütmenin yargı kararlarına rağmen bildiğini okumaya devam ettiği şeklinde yorumlanıyor.
(İzmir/EVRENSEL)
http://www.evrensel.net/news.php?id=47487

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İklim değişikliği tarımı vuruyor: Gıda fiyatlarında sıçrama uyarısı!

  01 Haziran 2023 07:00 Dr. Oğuz Tutal'ın araştırmasına göre Türkiye için en büyük tehlike kuraklık ve aşırı sıcaklar... Araştırma g...